Teknoloji

Sosyal medyada gerçeklik yanılgısı oluşuyor

Sosyal medya, ilkin benzeyen yakınlarda kişilerin neler yaptığından haberli peyda etmek ve onların yaptıklarına mucibince de özlük yaşamımızı formatlamak düşüncesince kullanılıyor.

Sosyal medyada gerçeklik yanılgısı oluşuyor
18-10-2021 10:18

Son senelerde yaşamımıza giren ve bundan sonra hayatımızın müşterek parçası olmaktan baş döndürücü az henüz hepsi vaziyetini meydan toplumsal medya platformları üstünde meydana getirilen tetkikat sonucu, evren genelinde geçtiğimiz 12 ayda toplumsal medya kullanıcı sayısı 490 milyon artarak 4.2 milyara çıktı.

Sosyal medya kullanıcılarının sayısı dünyanın yekûn nüfusunun yüzdelik 53'ünden fazlasına denktaş gelirken toplumsal medya kullanımında 3 milyara yakın kullanıcısıyla Facebook hala müşterek numara sırada. YouTube, WhatsApp, Instagram ve Twitter sırası ile Facebook'u izlem ediyor. Çin merkezli uygulamaların faziletli kullanıcı sayısı da özen çekiyor. Hal böyleyken bu platformlarda meydana getirilen paylaşımlarla şahıslara vakıa yaşayamadıkları yaşamı vererek gerçeklikten uzaklaştırıyor. Kimileri gerçek hayatından ırak paylaşımlarla delik boyarken, kimileri de toplumsal medya paylaşımlarında fehva yerindeyse büyüklük maskesi takıyor.

Hayatımızı çevremizdekilerin toplumsal medyadaki hayatına gereğince şekillendiriyoruz

Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde vazifeli Doç. Dr. Mustafa Sami Mencet, bu bir hale bağlı değerlendirmelerde bulundu. Mencet, 'günümüzde insanoğlu toplumsal medyayı ne amaçlarla kullanıyor?' sorusuna “Herhangi müşterek insana bu suali sorsanız, etrafında olup bitenlerden bilgili kazanmak düşüncesince toplumsal medyayı izlem ettiğini söyleyecektir size fakat meydana getirilen nice ilmî çalışmanın bizlere öğrettiği belirgi şu, başta yakın çevremizde kişilerin neler yaptığından bilgili kazanmak ve onların yaptıklarına gereğince de zat yaşamımızı formatlamak düşüncesince kullanıyoruz. Arka planda yatan bilinçaltımızdaki esas hastalık bu, çevremizdekilerin yaptıklarına gereğince zat hayat biçimimizi ayarlamak kabil müşterek alışkanlığımız var” biçiminde yanıt verdi.

Sosyal medya sayfalarımızda paylaştıklarımız doğruyu ne denli yansıtıyor?

Doç. Dr. Mustafa Sami Mencet, toplumsal medyada paylaşılanların doğruyu ne denli yansıttığı ile ilişik de açıklamalarda bulundu. Mencet, “Her ne denli kameralar köksüz söylemez denilse de o kameranın müşterek kadrajı, müşterek lokma tatlısı biçimi ve müşterek yerleştirme biçimi mevcut zımnında doğruyu yansıtmakla beraberce o doğruyu hepsi zat kadrajından anlattığı düşüncesince tabii gerçeğin haricinde ayrımlı müşterek boyuta büründüğünü görüyoruz. Çevremizdekilerin yaptıklarına gereğince zat hayat biçimimizi ayarlamak kabil müşterek eğilimimiz bulunduğu düşüncesince de az buçuk apayrı kişilerin hakkımızda ne düşündüğünü gözeterek paylaşımlar yapıyoruz. Çok nümayiş mekanlara gittiğimizi, fasile süresince ne denli bahtiyar olduğumuzu, hobilerimizle baş döndürücü bahtiyar olduğumuzu, ne denli güçlü, ne denli değerli olduğumuzu görsünler istiyoruz. İşte burada işin içerisine az buçuk sunilik giriyor” ifadelerini kullandı.

“İnsanlar vakıa yaşayamadıkları hayatları izlem ediyorlar”

İnsanların toplumsal medyada paylaşım yaparken esasta anı yaşamaktan baş döndürücü o andan kesitleri başkalarına sergileme eğiliminde bulunduklarını ve bu eğilime müteveccih paylaşımlar yaptıklarını kail Mencet, “İnsanlar vakıa yaşayamadıkları hayatları izlem ederek bu anlamdaki eksikliklerini az buçuk azaltmaya çalışıyorlar” ifadelerini de laflarına ekledi.

“Dünyanın en bahtiyar insanıymışız kabil paylaşıyoruz”

Mencet, kişilerin toplumsal medyada paylaşımlar yaparken zat yaşamlarından ayrımlı müşterek imaja bürünme çabasıyla sahteleştiğini belirterek, “Örneğin kemirmek yiyoruz ve yediğimiz yemeği paylaşıyoruz fakat güya orada dünyanın en bahtiyar insanıymışız kabil bunu paylaşıyoruz. Mencet, kişilerin toplumsal medya hesaplarında gerçek yaşamlarından henüz ayrımlı göründüğünü belirterek “Gözlemlediğiniz devir o bireyin ya baş döndürücü aydın veya baş döndürücü açıkça yavuklu bulunduğunu düşünüyorsunuz fakat esasta yapamadığımız, beniz yüze gelemediğimiz, yüzüne dirlik söyleyemediğimiz şeyleri oralardan paylaşıyor ve o insan görmüş mü görmemiş mi? Gibi bunları ölçerek müşterek biçimde içimizde artan o güdüyü gönül tokluğu ika için gidiyoruz, düzmecilik ahacık burada başlıyor” biçiminde konuştu.

“Gün bünyesinde bizlere sunulan gelişigüzel saniye aldığımız gelişigüzel soluk sunturlu müşterek armağan”

İnsanların gerçek yaşamlarında yaşayamadıklarını toplumsal medya üstünde yaşamaya çalıştığını kail Mencet, “Halbuki çağ bünyesinde bizlere sunulan gelişigüzel saniye aldığımız gelişigüzel soluk sunturlu müşterek armağan, bunu doya doya berhayat gelişmek namına baştan sona başkalarına sergileme isteği bünyesinde oluyoruz. Bu da esasta hayatımızdan kıvançlı olmadığımız, nefis yönünde da müşterek şeyleri mahrum bıraktığımızdan ve bunları güya o yolla giderecekmişiz kabil davranmamızdan kaynaklanıyor” dedi.

“İnsanlar kendini orada baş döndürücü ayrımlı gösteriyor, buna esir dahilim”

Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Televizyon ve Sinema kısmı dördüncü derslik talebesi Hafize Korkmaz ise günün minimum 4-5 saatini toplumsal medyada geçirdiğini belirterek, “Ben gerçek yaşamın toplumsal medyaya yansıtıldığını düşünmüyorum. Bende bunu yapıyorum, bilfarz baş döndürücü bedbaht olduğum çabucak müşterek öykü veya müşterek makam atıp, baş döndürücü mutluymuşum kabil gösteriyorum. Bu az buçuk da bence kişilerin gözünü boyamak, fiyaka gerçekleştirmek diyebilirim. İnsanlar kendini orada baş döndürücü ayrımlı gösteriyor buna esir dahilim. Tamam kendimi orada baş döndürücü yansıtıyorum fakat noktayı geliyor baş döndürücü ayrımlı yansıttığımda olmakta açıkça bahsetmek gerekirse” biçiminde konuştu.

Ahmet Serdar Eser-Akif Yılmaz
 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?