Sakarya
AA muhabirinin Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerinden icra ettiği derlemeye göre, Sakarya, senenin 9 ayında meydana gelen ihracatta İstanbul, Kocaeli, Bursa, İzmir, Gaziantep, Ankara ve Manisa'nın arkası sıra 8. tam arsa aldı.
Türkiye'nin ihracatında yüzdelik 2,37 oranı mevcut Sakarya, ilkin otomotiv edinmek az daha çıpa ve çıpa dışı metaller, makine ve aksamları, iklimlendirme sanayi, kimyasal maddeler ve mamulleri, çimento, cıncık seramik ve arsa ürünleri, çelik, yalıtım ve elektronik sektörleriyle diyar ekonomisine çelim katmayı sürdürüyor.
Geçen sene ocak-eylül devrinde 2 bilyon 934 milyon 710 bin dolar ihracat oluşturan Sakarya, yatırımlar ve destek sunar sebebiyle bu senenin ayrımsız devrinde aut satımı yüzdelik 19,28 artırdı. Buna göre, kentten senenin 9 ayında 148 diyar ve 9 başıboş alana 3 bilyon 500 milyon 587 bin dolarlık ihracat gerçekleştirildi.
İhracatta otomotiv zirvede
Toyota, TürkTraktör ve Otokar az daha istihsal tesislerine ev sahipliği önleyen şehrin ihracatında en şişman pay, yüzdelik 87,16 ile otomotiv sahasının oldu. Sakarya'dan sabık senenin 9 ayında otomotivde 2 bilyon 620 milyon 806 bin dolarlık ihracat yapıldı, bu senenin ayrımsız devrinde ise yüzdelik 16,4 artışla 3 bilyon 51 milyon 123 bin dolarlık satı yapıldı.
Dış satımda ikinci tam 89 milyon 132 bin dolarla çıpa ve çıpa dışı metaller arsa aldı. Bu sahası 51 milyon 274 bin dolarla kimyasal maddeler ve mamulleri, 48 milyon 897 bin dolarla iklimlendirme sanayi, 44 milyon 40 bin dolarla makine ve aksamları ile 40 milyon 218 bin dolarla polat izledi.
Sakarya'dan en aşkın ihracat, Türkiye'nin en ehemmiyetli pazarlarından Birleşik Krallık'a yapıldı. Bu ülkeye senenin 9 ayında 373 milyon 51 bin dolar aut satı gerçekleştirildi.
Kentten en aşkın ihracat meydana getirilen ikinci diyar ise 368 milyon 430 bin dolarla Fransa oldu. Bu devletleri 311 milyon 42 bin dolarla Almanya, 274 milyon 95 bin dolarla İspanya ve 243 milyon 299 bin dolarla Amerika izledi.
"Üretimin eskisi az daha yükselişe geçeceğini umuyorum"
Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası (SATSO) Yönetim Kurulu Başkanı Akgün Altuğ, AA muhabirine, ihracatta yaşanmış bulunan kaba düşüşlerin sebebi bulunan global yonga krizinin dünkü sene bakımından hafiflemesinin beklendiğini belirterek, "Sakarya'nın sonuç zamanlardaki aut tecim verilerine baktığımızda, dünyada yaşanmış bulunan sıkıntıların yansımalarını görüyoruz. En asliye problemimiz, üreticinin kaba bap ihtiyacıdır." dedi.
Çip krizinin bilhassa otomotiv ihracatında ağırbaşlı düşüşe hastalık bulunduğunu gördüklerini aktaran Altuğ, şöyleki bitmeme etti:
"2022'nin evvel yarısına denli bu krizin aşılacağını bekliyoruz. Çip tedarikinde yaşanmış bulunan bu menfilik dolayısıyla evren çapında markalar, bilhassa makine üreticileri, üretimi yavaşlatma yahut tevkif sonucu aldılar. İlimiz ihracatının sulp bulunan otomotiv üretimi de bu açıdan yavaşladı. Sakarya ihracatındaki asliye düşüşün sebebi de budur. Bu krizin global ekonomiye tesirinin derinliğine sürmeyeceğini ve üretimin eskisi az daha yükselişe geçeceğini umuyorum. Yapılan bilirkişi değerlendirmeleri de bu yönde."
Altuğ, salgının global ekonomide dengeleri değiştirdiğini vurgulayarak, bu doğrultuda iktisat ve içtimai politikaların etkinliğinin artırılması düşüncesince hepsi kesimlerle elan devim bilimi teşrikimesai geliştirilmesine gerekseme olduğunu, iş dünyası temsilcileri adına bu devim bilimi iş donanmasında işlevsel biçimde arsa almaya, kuma akılla şehir ekonomisindeki problemlerin çözümüne dayanak olmaya hız ettiklerini bildirdi.
Salgın sürecinin, elan aşkın ve kalifiye üretimden apayrı seçeneklerinin olmadığını gösterdiğine ayraç fail Altuğ, şunları kaydetti:
"Bu doğrultuda ihracat ve üretimin artırılmasına müteveccih dünkü politikalar geliştirilmeli, iş dünyasının finansmana ulaşımına müteveccih meydana getirilen çalışmalara yenileri eklenmelidir. Ayrıca, domestik üretime evleviyet verilmelidir. Bu, bizi dünkü global nesiç sürecinde müşterek aşama ileriye taşıyacaktır. İhracat ve ithalatın akilane uygun artışının önüne bu yolla geçebiliriz. Bir şeyi de esasen anımsatmak isterim. Kabul etsek de etmesek de bundan böyle sayısal son zamanların içindeyiz. Bu gelişime ve değişime direnenler hepyek bulunmayan oluyor. Ar-Ge yapmalıyız, inovatif üretime ciddiyet vermeliyiz. Kısacası, gelişigüzel devir dile getirdiğim az daha bu dünkü düzenin öncüsü olmalıyız. Sakarya'nın geleceğini bu değişim işlemi eline geçiren iş dünyası belirleyecek. Bu mesuliyeti katiyen unutmayalım."