Gündem

Sakarya'da havai fişek fabrikasındaki patlamaya bağlı 7 maznun yargılanıyor

Sakarya'nın Hendek ilçesindeki havai fişek fabrikasında meydana mevrut patlamaya bağlı aralarında fabrika sahiplerinin de bulunmuş olduğu 2'si vakfedilmiş 7 sanığın yargılanmasına bitmeme ediliyor.

Sakarya'da havai fişek fabrikasındaki patlamaya bağlı 7 maznun yargılanıyor
01-02-2022 18:07
Sakarya

Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesince Ferizli ilçesinde delik kampüsündeki salonda tanıdık yedinci duruşmanın ikinci gününde, vakfedilmiş yargılanan fabrika sahiplerinden Yaşar C. ile Hasan Ali V, tutuklanmadan sanıklar Erşan Ö, Asiye A, Aslı B. ile tutuklanmadan şikâyetçi maznun Ahmet Ç. ve yan avukatları anık bulundu.

Duruşma salonu binası içi ve etrafında manşet kuvvetlerince degaje düzenlilik önlemi alındı.

Salona müştekiler, patlamada yaşamını kaybedenlerin yakınları ve öbür izleyiciler, Kovid-19 tedbirleri uygulanarak alındı.

Yoklama yapılmasının arkası sıra ortak müştekinin şikayetinden vazgeçtiğine değgin dilekçesini gönderilmiş olduğu zapta geçirildi.

Esas ile alakalı savunmasını eden maznun Aslı B, çalışmış olduğu müddet süresince vazifesini gereğince hesabına getirmeye çalıştığını söyledi.

Eğitimleri verdiğini tamlayan maznun Aslı B, "Çalışanların çokları benden şikayetçi olmadı, bu da görevimi hesabına getirdiğimi gösteriyor. Kazada ortak kusurumun olmadığını düşünüyorum. İş güvenliği uzmanı şekilde kanunun bana verdiği yetkiler çerçevesinde görevimi dört başı mamur hesabına getirdim. Patlamada ihmalim ve kusurum yoktur. Beraatimi arzu ediyorum." dedi.

Sanık Aslı B'nin avukatı Rahşan Bengi Gezgin Kayan da sundukları belgelerin müvekkilinin eyleminin kazaya sebebiyet vermediğini gösterdiğini dile getirdi.

Müvekkilinin, kanunların verdiği yetkiler zarfında vazifesini en güzel biçimde yaptığını korumak için çaba sarfeden Kayan, "Sorumlu olmayacağı ortadadır. Müvekkilin unsurları oluşmayan suçlardan beraatini yargıevi hırçın kanaatte ise lehe bulunan hususların kullanılmasını arzu ediyoruz." ifadelerini kullandı.

Sanık Asiye A. ise patlamada yaşamını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara onma diledi.

Adalete asistan olma hesabına bilmiş olduğu gelişigüzel şeyi anlattığını kaydeden Asiye A, "İş durumunda yaşanmış bulunan aksaklıklar hesabına sözümün geçmiş olduğu denli uyarıda bulunabiliyordum. Çalışanların mıhlı ve emniyetli ortak biçimde çalışmalarına asistan olmaya çalıştım. Benden şikayetçi olunmaması da görevimi hesabına getirdiğimi gösteriyor. Hiçbir boşlama ve kusuru ikrar etmiyorum, beraatimi arzu ediyorum." diyerek konuştu.

Sanık Asiye A'nın avukatı hür Bayraktar da mütalaaya katılmadıklarını, müvekkilinin fariza ve yetkisi dışındaki ortak yerde yaşanmış bulunan patlamayla dikkat cezalandırılmasını hukuka karşıt bulunduğunu düşündüklerini söyledi.

Müşteki maznun Ahmet Ç. de mütalaaya katılmadığını ve bilmiş olduğu gelişigüzel şeyi anlattığını anlatım etti.

Ahmet Ç, "Ben çalıştıran vekili şekilde geçiyorum ama benim de Asiye A'nın da gır irat hakkımız yoktu. Sorumlu müdür, çalıştıran vekilliği vasfını tek devir taşımadım." dedi.

Müşteki Sanık Ahmet Ç'nin avukatı Mustafa Güçlüer de suçlamaları ikrar etmediklerini belirterek, müvekkilinin beraatini arzu etti.

Sanık Erşan Ö. de nan hakkı ve ailesinin rızkı düşüncesince çalıştığını dile getirdi.

Ne iş verilerse onu yaptığını, işçiyi emisyon yahut işçiye ukubet ödeme yetkisinin olmadığını özetleyen Erşan Ö, şöyleki bitmeme etti:

"İşçi ne çalışıyorsa esir onun üzere çalışıyorum. Benim ortak imza yetkim, tek yetkim yok. İşçi sınıfında çalışanım, buyuru kuluyum. Bana içeride söylenenleri hapishane gidip büro şeflerine söylüyorum. Müdür değilim, hoppadak ustabaşıyım. Beraatimi arzu ediyorum."

Sanık Erşan Ö'nün avukatı Yusuf Kantar da mütalaaya katılmadıklarını dile getirerek, müvekkilinin beraatini istedi.

"Verdiğiniz tefekkür iddianamenin aynısı"

Tutuklu maznun Yaşar C. de mütalaaya gönül rahatlığı defans yapmayacağını bildirdi.

Gerekli fevk mahkemelere defans yapacağını kaydeden Yaşar C, "Bugün bu söylediklerimin altını dolduracağım. SEGBİS'ten alışmak istiyordum. Geçen yargıevi SEGBİS'ten bağlandım, bana hakaret, küfürler ediliyor, en şen yargıevi sabık duruşmaydı. SEGBİS'ten değişmeyen veremiyor musunuz? Sağlık sorunlarım var, buraya doğmak psikolojimi bozuyor, sövme yiyorum. Bana ortak obje olursa bunun sorumlusu sizsiniz, buranın patronu sizsiniz." dedi.

Yaşar Ç, 9 Temmuz'daki ikinci patlamaya değinerek,"Birinci patlamada boşlama mevcut mı, görüngü ne oldu, baltalama varmı anlaşılan değil. İkinci patlamada ihmal, nedeni belli, ego 20 aydır tutukluyum, bu sanıklar sebep vakfedilmiş değil. Adalet her insana değişik mı? Ben tutuklansın demiyorum ama hak diyorum." ifadelerini kullandı.

"Bu mahkemeyi anlamsız mı yapıyoruz, anladığım kadarıyla değişmeyen doğrusu verilmiş." diyen Yaşar C, savunmasını şöyleki sürdürdü:

"Burada istediğim denli anlatayım. Verdiğiniz tefekkür iddianamenin aynısı. Bu mütalaayla ukubet vermeniz suçtur, bu mütalaayla 7 sanığın aklanma etmesi gerekiyor. Tek kanıt sabotaj, bambaşka kanıt yok. Sabotaj iddiasının üstü kapandı. Sürekli konuşacağım, yargıevi bitsin gine konuşacağım ama bu iş ağır ortak iştir, hata işidir. Kardeşlerimiz öldü, 7 kişi. 55 salname emeklerimiz gitti. Babam fevt olmak üzere, bunun sorumlusu siz olacaksınız. İlk günden bu yana hak istiyorum, ki yaptıysa sorumlusu bulunsun. Böyle şişman ortak dava 9 ayda bitirilmeye çalışılıyor."

Savunmasını sürdüren Yaşar C, şöyleki konuştu:

"CHP, HDP milletvekillerini getiriyorlar ama bana politika diyorlar. Bu dava politik ortak dava değildir. MÜSİAD üyesi olmaktan alım çalım duyuyorum. Siyasetçi değilim, iş adamıyım. Hakkınızı arayın ama siyasete maşa olmayın, kimlerle defa yürüdüğünüzün bilincinde değilsiniz, araştırın, hakkınızı akıllıcasına arayın, kusur yolda gitmeyin. Hazreti Ömer adaletini temin etmek zorundasınız. Bizi denktaş yargılayın. HDP'lilerin tesiri altında durum bunları yapıyorsanız yazıklar olsun.

30 ferdin tazminatını verdik. Bunlar arpa değildi, hakları ödendi. Cezaevindeyken eşimden, dostumdan, çevremden namus borcu alarak ödedim bu parayı. Ödedik ama kabahatli olduk. 'Olası kast' vardı mademki sebep yeniden açılmadı, ikrar etmiyoruz. Daha güzel bölgelere gelirsiniz inşallah ama deneme kazanırken elinizi vicdanınıza koyun."

Öte yandan, maznun ve avukatları "olası kastla ölüme sebebiyet verme", "olası kastla yaralamaya sebebiyet verme" suçlarına bağlı savunmalarını hazırlamaları düşüncesince ek müddet talebinde bulundu.

Verilen aranın arkası sıra maznun ve avukatları, cumhuriyet savcısının mütalaasına gönül rahatlığı beyanda bulunmaya bitmeme edecek.

Süreç

Sakarya'nın Hendek ilçesi Yukarıçalıca mevkisinde kısaca 15 dönüm üstünde müesses havai fişek fabrikasında 3 Temmuz 2020'de vakit 11.15'te meydana mevrut ve görüngü hesabına 50 kilometre mesafedeki nice noktadan mahsus patlamalarda 7 insan yaşamını kaybetmiş, 127 insan yaralanmıştı.

Kontrollü imha neredeyse Adapazarı ilçesi Taşkısığı mevkisine getirilen fabrikadaki patlayıcıların 9 Temmuz'da vakit 11.35'te kamyondan inmiş olduğu tam meydana mevrut patlamada da 3 er martir olmuştu.

İlk patlamaya bağlı hazırlanmakta bulunan 27 sayfalık iddianame, 7 sanığın "bilinçli taksirle çabucak çok ferdin ölümüne ve yaralanmasına sebep olma" suçundan 2 sene 8'er aydan 22 sene 6'şar taban denli hapisle cezalandırılması arzu ediliyor.

Aralarında fabrika sahibinin de bulunmuş olduğu 5 meşkûk tutuklanmış, ortak kuşkulu ise adli arama şartıyla başıboş bırakılmıştı. Patlamada vurulan Ahmet Ç, davada şikâyetçi maznun şekilde yargılanıyor.

Öte yandan, vakfedilmiş yargılanan iş güvenliği uzmanı Aslı B. ile mesul başöğretmen Asiye A. ve formen Erşan Ö. boşaltma edilmişti.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?