Yaşam

İzmir depreminin kahramanları AFAD kadrosu yaşadıkları o anları unutamıyor

İzmir'de 30 Ekim'de meydana mevrut 6,6 büyüklüğündeki depremde çökme altından 107 kişiyi iyi yerine çıkaran AFAD ekipleri, depremin yıl dönümünde yaşadıkları o günleri anlattı.

İzmir depreminin kahramanları AFAD kadrosu yaşadıkları o anları unutamıyor
27-10-2021 12:16
İzmir

Seferihisar açıklarında meydana mevrut yer sarsıntısı başta Bayraklı ilçesinde birtakımı binaların yıkılmasına hastalık oldu. Sarsıntının peşi esna hızlıca yıkılan binaların bulunmuş olduğu alana vasıl AFAD İzmir ekipleri, öteki kurtarma ekipleri kabil cansiparane çalıştı.

AFAD görevlileri, nice ilden kente kuvvetlendirme gayeli mevrut arama kurtarma ekipleriyle çöküntü altından 107 yurttaşı katkısız kendisine çıkardı.

AFAD İl Müdürü Kartal Muhcı, AA muhabirine, İzmir AFAD arama kurtarma ekiplerinin Türkiye'nin dayanıklı baş döndürücü ilinde meydana mevrut afetlere katıldığını ve ehemmiyetli işlere imza attığını belirtti.

Gelişmiş teknolojik aletlerle donatıldıklarını ve derneşik kendisine eğitimler yaparak 24 bugün göreve amade beklediklerini vurgulayan Muhcı, arama kurtarma faaliyetlerinin yanında vatandaşlara, amme gurur ve yapı çalışanlarına ve okullarda afetlere mücehhez olabilmeleri düşüncesince "Afet Farkındalık" eğitimleri vererek tatbikatlar yaptıklarını söyledi.

30 Ekim depreminde önceki andan itibaren çöküntü altında vatandaşları deli dolu kendisine çıkarmaya başladıklarını özetleyen Muhcı, AFAD ekiplerinin depremde çöküntü altında artan 107 yurttaşı katkısız kendisine kurtardığını anımsattı.

Muhcı, sahadaki dostlarını "kahraman" kendisine gördüğünü dile getirerek şöyleki konuştu:

"Bizler çöküntü altından çıkardığımız gelişigüzel canlıda hakkıyla baş döndürücü iri mutluluklar duyduk. Enkazdan hemen kullanıcılarını değil yerli hayvanları da çıkardık. İlk andan itibaren AFAD ekiplerimiz canla başla, insanoğlu üstü birlikte gayretle, dört başı mamur varlıklarını ortaya koyarak tek elan tek elan deli dolu emisyon talebiyle on paralık kesintisiz çalıştılar. Arkadaşlarımız o güneş dinlenmeden çöküntü başlangıcında saatlerce kaldı. Dinlenmeye göndermekte bile ağırlık çektik. Bize 'Biraz elan kalayım, ihtimal çöküntü altından birlikte erkek elan çıkarabiliriz' niteleyerek idman istediler. İyi ki arkadaşlarımız varlar. Bu kabil afetlerde tehlikesiz olun yaşama oluşturulan bap onların elleri."

"Ayda'yı sedyeye koyarken dizlerim titredi"

İzmir'de 91 bugün sonradan kurtarılan Ayda Gezgin'e uzanan "ilk eller"den bir tanesi olmanın mutluluğunu zihayat Arama Kurtarma Birim Amiri Atıl Hepçorman, kol kendisine Rızabey Apartmanı'nda fariza aldıklarını anlatım etti.

İzmir depremini baş döndürücü kavi birlikte proses kendisine değerlendiren Hepçorman, "48 bugün on paralık uyumadan çalıştım. 91'inci saatte Ayda'nın sesini önceki duyduğumda 'Buradayım' demesi ve onu oradan arkadaşlarımla, ekiplerimizle bu arada çıkarıp kucaklayıp sedyeye koyduğumda o dizlerimdeki titremeyi banko unutamıyorum. Onun o gülen yüzü, cana yakın tavırları dört başı mamur kadrosu birey anlara boğdu." sanarak konuştu.

Arama kurtarma teknisyeni Doğan Begit ise depremde şahıs ailelerinin de etkilendiğini fakat onlardan dobra salık alınca çöküntü alanına koştuklarını söyledi.

Enkazın içerisine girdiklerinde gelişigüzel şeyi unuttuklarını tamlayan Begit, "O saatten sonradan 3, 4, 5 bugün geçiyor ne susadığınızı anlıyorsunuz ne de acıktığınızı. Özellikle önemsiz birlikte bebek sesi geliyorsa doğrudan şahıs evladınız geliyor aklınıza ve duysal olmaktadır ortam. Ama profesyonelliğin gereği yapmamız gerekenin en iyisini hazırlamaya çalışıyoruz. Yani ego düşünüyorum ki enkazın içinden çıkıp birlikte gerekseme gidermeye, aşındırmak yemeye gitsem ama döndüğümde o sesi duyamazsam çekincesi gelişigüzel devir içerimizde birlikte enerji, düzentileme hırsını doğuruyor. Ama emin olun göz kamaştırıcı birlikte enerjiyle, hırsla, inançla çalışıyoruz enkazın içerisinde." sanarak konuştu.

"Hazine bulsanız o derece sevinmezsiniz"

Arama kurtarma teknisyeni Emrah Atıcı da depremin peşi esna enkazda on paralık çıkmadan 13 bugün çalıştığını anlattı.

Her enkazın ayrı birlikte bilinmeyen bulunduğunu özetleyen Atıcı, şöyleki konuştu:

"Biz enkazın altında ucu görünmez boşlukta ilerlerken haliyle yukarıdakiler bizim ne ve ne koşullarda çalıştığımızı görmüyor, haliyle bunlar ne yapıyor sanarak düşünüyorlardır. Biz orada noktayı geliyor enjeksiyon ile kuyu kazıyor ve neva aldığımızda ve aramızdaki açıklık yakınlaştığında dört başı mamur yorgunluğumuz gidiyor. Daha da heyecan çalışıyoruz. Yukarıdan haykırıyorlar 'yorulduysan değiştirelim', ego değişmeyeceğim, ego bu neva aldığım insana ulaşacağım diyorsunuz. İlk teması sağladığımız devir da o bizi görür görmez baş döndürücü bahtiyar oluyor, kendini güvende hissediyor. Biz de onu birlikte an evvela oradan çıkarmayı düşünüyoruz. Yani o kalp anlatılmaz yaşanır. Hazine bulsanız o derece sevinmezsiniz."

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?