Yaşam

Hastalıktan gözlerini kaybeden eşine sevgisiyle 'ışık' oluyor

Düzce'de canlı Muharrem Bozoğlu, 34 sene önceki oğlunun ölümünün peşi sıra tavuk karası rahatsızlığının ilerlemesi ile müşahede yetisini kaybeden eşine itinayla bakıyor.

Hastalıktan gözlerini kaybeden eşine sevgisiyle 'ışık' oluyor
14-02-2022 12:30
Düzce

Düzce'de, 34 sene evvel oğlunun ölümünün arkası sıra tavuk karası rahatsızlığı ilerlediği düşüncesince rüyet yetisini yitiren eşine itinayla icra vekili Muharrem Bozoğlu, sıkıntı yaşamaması düşüncesince onun gelişigüzel ihtiyacını karşılamaya çalışıyor.

Gümüşpınar köyünde oturan Muharrem (70) ve Zühra Bozoğlu (72) çifti, 1988 senesinde yağız hepatit rahatsızlığı nâkil 16 yaşındaki oğullarını kaybetmenin üzüntüsünü yaşadı.

Halk ortada "tavuk karası" şekilde bilinen, çırılçıplak geceleyin körlüğü mevcut Zühra Bozoğlu, oğlunun acısından günlerce ağlayınca delik kuruluğu yaşadı.

Zamanla rüyet yetisini ağız ağıza kaybeden, ameliyatlara karşın gözleri düzelmeyen Bozoğlu'nun o süreçten sonradan en şişman destekçisi, 53 salname benzeri Muharrem Bozoğlu oldu.

Elinden geldiğince ev işlerini yapan, hayvanlara bakan, eşinin adeta gören gözü bulunan Bozoğlu, sevgisi ve bağlılığıyla her insana dayanıklı oluyor.

"Bir kıta dut bile olsa yemeden eşime getiriyorum"

Bıyıklarının uzunluğundan ötürü etrafında "Pala" şekilde maruf Muharrem Bozoğlu, AA muhabirine, 53 salname evliliklerinde ölüm fail oğullarıyla baş başa 6 çocuk, 18 torun sahibi olduklarını anlattı.

Oturdukları evi eşiyle baş başa yaptıklarını tamlayan Bozoğlu, "Eşimin gözleri artık başlangıçta görüyordu. Tavuk karası sanarak yan yana rahatsızlığı vardı. evladımız öldükten sonradan eşim aşırı ağladı. Gözleri küçük ufak kapanmaya başladı. Hastaneye aşırı gitmedi, görme engelli olmaya başladı." dedi.

Eşinin rüyet yetisini kaybetmesinden sonradan çevresindekilerin namına dünkü dünyaevi yapması anlamında söylemleri bulunduğunu aktaran Bozoğlu, şu şekilde konuştu:

"Dedim ki, 'Evlenmem, bu vakte denli çoluk bebek baktık, bu hoşnutluk bu arada geldik, niçin demin evleneyim? Gözleri gözlem engelli evet sanarak bunu kaldırıp atayım mı? Allah mevcut yukarıda, o bizi görüyor.' Şimdi yaz dirimsel kapıda tek dut bile olsa yemeden eşime getiriyorum. 'Ben nede olsa görür, yerim' diyorum. Ama o, onun vitaminini alsın. Birbirimizden ayrıksı kimimiz var? Sabah kalkarım evvel tavuklarımı yedirir gelirim, sonradan sofrayı hazırlar eşimi çağırırım, oturur yemeğimizi yer, televizyonumuzu açarız."

"O benim acıklı ayağımdı"

Zühra Bozoğlu da eşini aşırı sevdiğini, eskiden aşırı teessürat çekmelerine karşın eşinin indinde bulunduğunu anlatarak, "Çocuğum öldükten sonradan düzenimiz bozuldu. Kimseden dayanak görmedik. Çocuğuma yağız hepatit vurdu. Çok üzüldüm, o benim acıklı ayağımdı, gelişigüzel derdime ilaç oluyordu." biçiminde konuştu.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?