Yaşam

Göçerlerin ağıllardaki güçlü 'kuzu' nöbeti

Erzincanlı göçerler, acemi doğan kuzuların annelerince emzirilmesini getirmek düşüncesince dondurucu soğuklara karşın ağıllarda dönüşümlü keşik tutuyor.

Göçerlerin ağıllardaki güçlü 'kuzu' nöbeti
25-01-2022 11:56
Erzincan

Erzincan'da literatür yaylalarda küçükbaş efsanevi yetiştiriciliği karşıcı göçerler, şu sıralar mevlit sürecindeki koyunlarının bakımını gerçekleştirmek ve acemi doğan kuzuların annelerince emzirilmesini bildirmek düşüncesince koyu efor gösteriyor.

Erzincan'da, besiciler yörenin en ehemmiyetli barışma kaynakları ortada bulunan, coğrafi tescil işaretine erbap gayda peyniri üretiminde sütünden yararlandıkları hayvanlarının gereksinimlerini istikbal etmek düşüncesince topu topu zorluklara döş geriyor.

Yaz aylarında hayvanlarıyla efdal rakımlı yaylalara çıkan göçerler, havanın soğumasıyla art döndükleri kışlaklarda kucak sürülerinin tagaddi gereksinimlerini karşılayabilmek düşüncesince koyu çalışma harcıyor.

Yaklaşık 5 ay süresince hayvanların oyun ihtiyacını karşıladıkları, flora itibarıyla ensesi kalın bulunan Munzur ile Mercan dağlarındaki yaylalarda nazil besiciler, şita aylarında da yaşamlarını köylerinde mevcut kışlaklarda sürdürüyor.

Kış aylarında havaların şimdi hamam ve kar yağışının az sansasyonel bulunduğu aşağılık rakımlı Karatuş köyünde nazil göçkün ailelerin, umutla bekledikleri kuzuların dünyaya gelmesiyle hem yüzleri gülüyor aynı zamanda iş yoğunluğu artıyor.

Her sene ocakta süregelen ve marta denli bitmeme fail kuzu doğumları zımnında ağıllardaki mesaileri küsurat besiciler, gerekseme olması şeklinde doğumda koyunlara araştırma görevlisi olgunlaşmak düşüncesince daima iş tutuyor.

Kuzuların dimdik doğması, mevlit sonrası annelerince emzirilmesi ve yüzlerce koyunun altında ezilerek katil olmaması düşüncesince iş markajcı aileler, mevlit sonrası dem almakta zorluk çeken bazısı kuzuları his masajı yaparak art düzeltmek düşüncesince de iri efor harcıyor.

Doğduklarında göçerlerin desteği ile annelerini emen, şimdi sonraları ise günde dü el anneleriyle buluşturulan kuzular hem ağıllara şenlik katıyor aynı zamanda göçerlerin yüzünü güldürüyor.

Besicilerden Zeynel Irmak, AA muhabirine, koyunların yavrulamaya başlamasıyla ağılda mesaisinin arttığını söyledi.

"Ağıllarda iş tutuyoruz"

Dondurucu soğuklarda tün sabaha denli iş tutuklarını anlatım fail Irmak, şu şekilde konuştu:

"Havalar baş döndürücü soğuk. Koyunlarımızın yavrulamasıyla eşim ve oğlumla dönüşümlü namına ağıllarda iş tutuyoruz. Bu nöbetler esnasında yavrulamada zorluk çeken koyunlara araştırma görevlisi oluyoruz. Yeterince mazot emmeyen kuzular düşüncesince de homoseksüel sütü satın alıp karınlarını doyurmaya çalışıyoruz. Yazın yaylalarda ve meralarda yaşanmış bulunan susuzluk zımnında ot kısıtlıydı. Hayvanlarımız maatteessüf şimdi birlik menfaatlerini toparlayamadılar. Yeni doğan kuzuları koyunlar çiğnemesin niteleyerek iş tutuyoruz. Bazen mevlit tarihi kuzu dar vardığında kucak yavrulayamıyor, bu üzere hallerde yavrulamaları düşüncesince araştırma görevlisi oluyoruz. Sabaha denli bu ilgisiz havada ağıla gidip geliyoruz. Bizler 2-3 ay bundan dolayı yatamıyoruz. Yazın apayrı türlü, kışın apayrı türlü, ilkbahar ayları apayrı ayrışık geçiyor. Sonbaharın dü kocaoğlan dünya senenin neredeyse tamamında yaşantımız çetin koşullarda geçiyor."

"Yeterince beslenemeyen kuzularımıza homoseksüel sütü veriyoruz"

Kuzular doğduğunda baş döndürücü sevindiklerini dile getiren Nevin Irmak da "Kuzularımız doğduğunda baş döndürücü seviniyoruz lakin ölen kuzularımıza da baş döndürücü üzülüyoruz. Akşama denli kesintisiz hayvanlarımızın içindeyiz. Geceleri değme ayrışık sıkıntılarında hayvanlarımıza araştırma görevlisi oluyoruz. Şu anda kuzularımız annelerini emerek besleniyor. Bazen koşa doğurduklarında kuzulara mazot yetmediği düşüncesince dışardan homoseksüel sütü alarak karınlarını doyuruyoruz. Nisan ayına denli yeteri kadar beslenemeyen kuzularımıza mazot satın alıp veriyoruz." dedi.

Irmak, vurulan ve dondurucu soğuklarda ara sıra üşüyen kuzulara ise evde baktıklarını belirterek, şunları kaydetti:

"Bazen soğuktan üşüyen ve koyunların altında kalmış şekilde vurulan kuzularımız oluyor, onları da battaniyeye sarıp evde sobanın beraberinde haftalarca tutuyor, tedavilerini yapıyor ve mazot veriyoruz. Onlar da birlikte can taşıyor. Kuzular mevlit sonrası dem almakta engel çekinme his masajı yaparak canlandırmaya çalışıyoruz, şimdi sonraları da evde bakımlarına bitmeme ediyoruz."

Ozan Irmak ise kışın çetin koşullarda hayvancılık yaptıklarını anlatım ederek, "Kışın ağıllarda mevcut bazısı hayvanlarımız donarak ölebiliyor. Bunun düşüncesince sağlıksız saat, 1 zaman aralıklarla ağıllardaki hayvanlarımızı arama ediyoruz. Biz hayvancılığı şimdi baş döndürücü süt, peynir üretimi düşüncesince yapıyoruz. Erzincan'ın öz gayda peynirini bu civarda yetişen koyunlardan, katıksız şirden mayasıyla yapıyoruz." bilgisini verdi.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?