Gündem

Bakan Yanık: Kadın meselesi müşterek yegâne güne sığdırılacak müşterek maslahat değil

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, "Kadın meselesi ortak birim tane güne sığdırılacak ortak iş değil. Toplumsal, sosyal, kazançlı nice tarafı bulunan meseleden bahsediyoruz." dedi.

Bakan Yanık: Kadın meselesi müşterek yegâne güne sığdırılacak müşterek maslahat değil
08-03-2022 23:33
İstanbul

Bakan Yanık, Habertürk TV yayınında soruları yanıtlayarak, gündeme değgin değerlendirmelerde bulundu.

8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutlama kartı fail Yanık, esasen simgesel günlerin gelişigüzel birinin o meseleye dikkati tefriş geçirmek düşüncesince kurma edilen vakitler bulunduğunu söyledi.

Bakan Yanık, ''8 Mart özelinde konuşacak olursak, amele eş hakları başlığı altında hanımefendilerin denktaş şekilde fırsatlardan yararlanabilmeleri ve olanakları onlara sunabilmemiz gerekiyor. 8 Mart; ne yapmışız, apayrı ne yapmamız gerekiyor, bunları bahsetmek düşüncesince okazyon yerine değerlendireceğimiz ortak gün. Kadın meselesi ortak biricik güne sığdırılacak ortak iş değil. Toplumsal, sosyal, iktisadi nice tarafı bulunan meseleden bahsediyoruz." niteleyerek konuştu.

Taksim'de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde edilmek maksut gösterilere bağlı de Bakan Yanık, şunları kaydetti:

"Taksim konusu ortak vakitler bu yana tamamı eylemlerde baş döndürücü tartışılır. Normal koşullarda demonstrasyon ve kavuşum gerçekleştirmek düşüncesince müsaade almaya ister yoktur. İnsanlar rastgele ortak mevzuyla ilgili öz kanaatlerini topluca tabir geçirmek istediklerinde bunu yapabilirler. Ancak mahsus mekanlar, bölgeler vardır, amme güvenliği diğer sebeplerle toplantılar gerçekleştirmek yasaklanmıştır. Taksim, bu meydanlardan birisi. Kadınların 8 Mart yahut rastgele ortak nedenle toplanmaları değil, Taksim'de toplanmalarıyla ilişik ortak iş var."

İstanbul Sözleşmesi

"İstanbul Sözleşmesi'nden çıkılması hanıma müteveccih sertliği arttırmıştır mı?" sorusuna cevap Bakan Yanık, "Türkiye'nin İstanbul Sözleşmesi'nden çıkmasının hanıma müteveccih sertliği artırdığına değgin kanıt ortaya koyamayız. Türkiye'nin eş hakları savaşı acemi ortak savaş değil. İstanbul Sözleşmesi ile başlamış bulunan ortak proses değil. AK Parti'nin eş hakları, hanıma müteveccih hızlı savaşı İstanbul Sözleşmesi'yle başlamış bulunan proses değil.'' biçiminde konuştu.

Bakan Yanık, İstanbul Sözleşmesi'nin, eş hakları, hanımefendilerin gelişigüzel çeşitli şiddete gönül rahatlığı korunması ve sosyal, siyasal, iktisadi yaşama katılmasıyla ilişik mücadelenin ortak parçası yerine ortaya çıktığını belirterek, ''İstanbul Sözleşmesi, Avrupa Konseyi üyesi ve yan ülkelerin iradesini ortaya koyan ortak söve metin. Oluşturulan eksiksiz edinç önemli. Bu söve metnin içinde sağlam baş döndürücü ayrımlı gruplar ağız dalaşı noktaları çıkardılar." dedi.

Kadına gönül rahatlığı şiddete müteveccih elan ciddi cezaların gündemlerinde bulunduğunu vurgulayan Yanık, acemi yapılacak düzenlemelerle, hanıma müteveccih saldırılarda konkre nedamet emaresi içermeyen göz boncuğu davranışın indirime editör olamayacağını kaydetti.

Bakan Yanık, bilerek yaralama, öldürme, azap kabil suçların cezasının artırılacağına ayraç ederek, ''Kadın yahut koca ayrımı yoktu. Şimdi hanıma gönül rahatlığı işlenen suçların sonuçlarının ağırlaştırılması dolayısıyla hanıma müteveccih işlenen taksirat tanımı zımnen işlenmiş olacak. Nikahlı yahut boşanmış olanlarca işlenen suçların madun sınırı 9 taban çıkarılıyor. Israrlı kovuşturma zeval kapsamına alınıyor, lazım takdirde durdurma sonucu verilecek. Eş yahut boşanan eşlere gönül rahatlığı işlenen taksirat fihrist zeval düzenlemesine müdahale edilecek.'' ifadelerini kullandı.

Bakanlık olarak, hanıma gönül rahatlığı şiddete müteveccih gerçekleştirdikleri emek harcamaları ''önleyici hizmetler'' ve ''koruyucu hizmetler'' biçiminde dü başlıkta toplamanın beklenir bulunduğunu özetleyen Yanık, laflarını şu şekilde sürdürdü:

''Önleyici hizmetler kapsamında, şiddete gönül rahatlığı farkındalık, eğitim, adalete erişim, kamuda topyekun seferberlik. Kadınların ortak hız tehdidiyle karşılaştıklarında kullanabilecekleri siper mekanizmalarının oluşturulmasından bizim Alo 183 hattı, İçişleri Bakanlığının KADES uygulaması, 6284 mahdut anayasa kapsamında tedbirlerin uygulanması, aracısız doğruya sertliği inhibütör çalışmalar. diğer tarafta hanımefendilerin iktisadi yerine güçlendirilmesi, eş istihdamının artırılması, ev eksenli üretimi heveslendirme edecek çalışmalara derece sağlam baş döndürücü başlık. Koruyucu hizmetler kapsamında eş siper merkezleri, hız önleme merkezleri var. Şiddet tehdidi altında olana, hız önleme ve kovuşturma merkezine başvurma ettikten itibaren tığ görev sunuyoruz. Hukuki yardıma gereksinimi var ise sadece sağlıyoruz. Korumaya gereksinimi var, sadece eş konukevlerimize alıyoruz. Ağır yıldırma altında ise mahremiyet sonucu alıyoruz. Can güvenliğini bünye edecek mekanizmayı oluşturuyoruz.''

Yardım parası tartışması

15 Temmuz martir ve gazileri düşüncesince birleşen iane paralarıyla ilişik tartışmalara bağlı istifham üstünde de Yanık, şunları kaydetti:

"Paralar kasada duruyor, ortak yere gittiği yok. Bu paraları nite hakeza manipüle ediyor insanlar. 15 Temmuz gibi, şehitlerimiz, gazilerimiz kabil bizim düşüncesince kırılan başlıkları manipüle etmeyi baş döndürücü güzel oruçlu bulmuyorum. Ay ay meydana getirilen ödemeleri hem benim ferdî hesabımdan bununla birlikte vakfın genel ağ hesabından açıklıyoruz. 15 Temmuz Dayanışma Kampanyası'nda 310 milyon liralık toplanmış. İstanbul Beşiktaş yıldırı saldırısı sonrası planlı kampanyada 52 milyon liralık toplanmış. Zeytin Dalı operasyonunda martir ve gazi olanlar düşüncesince 2 milyon liralık toplanmış. Toplam 364 milyon liralık hediye vakfa aktarılmış. Vakıf bu bağışla kuruldu. Mart 2022 bakımından adalet sahiplerine yekûn 104 milyon 145 bin liralık dayanaklık geçirmek ödemesi gerçekleştirilmiş. Şehit yakınları ve gazilerimiz düşüncesince gelişigüzel ay 1500 liralık ödüyoruz. Bugün bakımından vakfın vezneci hesaplarında yekûn 387 milyon 719 bin 354 liralık bulunuyor."

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?