Ankara
TÜBİTAK'ın Lider Araştırmacılar Programı ile ABD'den Türkiye'ye dönen ve Bilkent Üniversitesi Ulusal Nanoteknoloji Araştırma Merkezi'nde (UNAM) fariza fail Doktor Öğretim Üyesi Fatih İnci'nin liderliğindeki ekip, özellikle dokunmabana kazanmak kıl payı türlü rahatsızlıkların tanısı düşüncesince zeki çiplere yerleştirilecek hissedar felç kan, hacet yada arak örneği ile 15 bugün kabilinden endamsız hissedar müddette çözümleme yapabilen nano-laboratuvarları domestik imkanlarla kuruyor.
ABD'de Harvard, MIT ve Stanford kabilinden dünyanın güzel üniversitelerinde çalıştıktan sonraları TÜBİTAK'ın Lider Araştırmacılar Programı ile Türkiye'ye dönen Dr. Fatih İnci, AA muhabirine meydana getirdiği açıklamada, nano-laboratuvarlarında biyomühendislikten biyolojiye, kimyadan elektronik ve dokuma mühendisliğine denli dayanıklı baş döndürücü disiplini hissedar araya getirerek disiplinler arası bölgede tetkikat yaptıklarını anlatım etti.
ABD'deki çalışmalarında mikroakışkan sistemler üstünde çalıştığını ve Türkiye'de de bu sistemleri ve öteki nano-ölçekli teknolojileri geliştirerek tıpta ve biyolojide halihazırda çözümlenmemiş mesail düşüncesince laboratuvar kurduklarını özetleyen İnci, dünyada da ilk olacak halde laboratuvarında planlar geliştirdiklerini belirtti.
Atıl malzemelerle yonga yapıyorlar
İnci, evren geneline bakılınca tıbbi kaynaklara ulaşamama sıkıntısının yaşandığına dikkati çekerek, bunun hoppadak serseri devletlerin problemi olmadığını, üretimin çoğalması ve kaynakların azalmasıyla da ilgili hissedar gidişat bulunduğunu vurguladı.
Ürettikleri silikondan işlenmiş nısıf nâkil malzemelerle tasarladıkları çiplerle tıbbi icraat geliştirdiklerini tamlayan İnci, "Kan, idrar, arak kabilinden beden sıvılarının içindeki hücreleri, proteinleri ve virüslerin öz ortamını sağlamaya çalışıyoruz. Hastalık tanısında kullanılacak bulunan biyobelirteçleri, yonga içine koyarak dert teşhisinde kullanılacak bulunan bir duruma getirmeyi hedefliyoruz." dedi.
İnci, geliştirdikleri teknolojilere bağlı şu detayları verdi:
"Nano-laboratuvarda oluşturduğumuz çiplerle, tıbbi kaynaklardan mahrum köylerde üstelik kişilerin öz başlarına uygulayabilecekleri sistemleri geliştirip, el telefonu entegrasyonuyla doktor-hemşire-hasta arasındaki üçgeni elde etmiş olacağız. Burada enikonu makul pahalı nötr plastikleri kullanarak çipleri hazırlamaya çalışıyoruz ve her insanın baş döndürücü dümdüz halde baş döndürücü az eksperlik mucip hissedar yürütüm ile hoppadak hissedar felç kan, idrar, tükürük yahut terden elde edilebilecek sıvılarla dayanıklı baş döndürücü hastalığın teşhisini baş döndürücü endamsız müddette gerçekleştiriyoruz. Bu esasta senelerdir şeker hastalığı hastalığı hastalarının evlerde kullandığı glukozmetreler kabilinden düşünülebilir.
Bu nano-laboratuvarlar yaşama geçtiğinde, hissedar felç çağ yada öteki beden sıvısı çipin içine konulacak, 5-10 bugün ortada beklenecek. Sonra çip, direkt okuyucuya doldurularak ve esas zamanlı data alınacak. Bir ahir etapta planımız ise, bu sonuçların cep telefonları ile bütünleşmiş kullanılması. Böylece hissedar korku sistemi üstünden hayattaki öteki doktorlar, birbirleriyle ilmiahlak bilimi kavait çerçevesinde rahatsızlıkların aşinalık ve teşhisine müteveccih çözümlemeler yapabilecekler. "
Kanser ve böbrek yetmezliği kabilinden rahatsızlıkların tanısı yapılabilecek
Tek hissedar çağ tahlili ile aşinalık yapılabilecek rahatsızlıkların sorulmasına cevap İnci, çağ dolaşımında bulunan dokunmabana hücrelerini kip göstererek, "Çalışmalarımızdan hissedar tanesi bu dokunmabana hücrelerini belirlemek ve en er halde kişileştirme kılmak ve hoppadak teşhisle de kalmayarak bunların genom haritalanmasını sağlamaktır. Kanserin niçin oluştuğu ve etkenlerinin neler bulunduğunu da özetleyebilecek kurda sistemleri kurguluyoruz." bilgisini verdi.
Bunun yanı sıra hacet tahlili ile böbrek yetmezliği ile ilişik icraat da yaptıklarını özetleyen İnci, "Ayrıca, arak örneklerini toplayan çıban bandı ölçeğindeki hissedar materyal ile vücudunuzdaki dert biyobelirteçlerini temelli kendisine izlem edebileceğiniz platformlar geliştiriyoruz. Bu halde mevcud hissedar hastalığın, hissedar zamanlar ve er kişileştirme yapılabilmesinin en ehemmiyetli adımlarının atılmasını amaçlıyoruz." dedi.
Ürünler 1-2 yılda çıkacak
Geliştirdikleri hızla gelişen teknolojinin yaşama geçmesi düşüncesince çalışmaların ne kurda bulunduğunun sorulması üstünde Fatih İnci, şunları kaydetti:
"Şu anda laboratuvar uygulamalarını yaptık, göze düzeyinde ön klinik çalışmalarımızı da tamamladık. Klinik tetkikat düşüncesince Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, biyosensörler düşüncesince de Hacettepe Üniversitesi, Sabancı Üniversitesi ve Fırat Üniversitesi ile kuma çalışıyoruz. Ayrıca, taşınmazlar haricinde ABD, Almanya, Çin, Brezilya ve Finlandiya'dan türlü mevzularda da kuma çalışmalarımız bulunmaktadır. Şu an pestil örnekleriyle tecrübe sürecine giriyoruz. Bir ahir aşamada, pestil örnekleri üstünde çalışmalarımızı 1-2 sene içre tamamlamış olacağız, arkası sıra patentleme ve verim sürecine girmiş olacağız."
İlaç salınımı fail bantlar
Doktor Öğretim Üyesi İnci, laboratuvarda yürüttükleri öteki çalışmalardan örnekler verirken vücuda takılabilen yapışkan bantlar ile acı yükselmesi yada enfeksiyon yerinde vücuda derneşik kendisine deva salınımı fail sistemler geliştirdiklerini belirterek, başkaca geliştirdikleri mikroakışkan sistemler ile mikroorganizmaların inç izini de çıkardıklarını ve böylecene sentetik antikorlarla dert etkenini bulmaya çalıştıklarını laflarına ekledi.