Türkiye'nin evvel yüz, ikiz paradigma ve dünyanın evvel ana rahmi nakline imza atan ekibin başındaki Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik cerrahı Prof. Dr. Ömer Özkan, hayvandan insana nakil düşüncesince tetkikat gerçekleştirmek kıl payı girişimlerde bulunduklarını belirterek, "Bilim vadisi kurmak istiyoruz. Cumhurbaşkanımızın bilgisi kadar desteklerimizi aldık. Hatta ihalesi de oluşturuldu. Bununla ilgilendiren madun çatı oluşturmuşken, bu çalışmanın içinde toprak ilişki kullanmakta olanları da buraya yerleştirmeye çalışıyoruz. Ana teması araştırı dair olacak. Bir domuzun kalbini alıp nakledemiyorsunuz naşir ancak bunu nite yapacaksınız yahut mevzun sıfır birlikte dokuyu nite mevzun bir duruma getirebilirsiniz kıl payı icraat yapılacak" dedi. Akdeniz Üniversitesi Rektörü Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan ise "Evet klinikte muhteşemiz ancak laboratuvar çalışmalarını hızlandırmamız gerekiyor. Çok geride kalıyoruz ve şayet treni kaçırırsak, devir bizim yanımızda olmayacak" ifadelerine toprak verdi. Türkiye'de evvel organ naklini oluşturan Prof. Dr. Tuncer Karpuzoğlu anısına Akdeniz Üniversitesi, Türkiye Organ Nakli Kuruluşları Koordinasyon Derneği, Türk Hepato Pankreato Bilier Cerrahi Derneği ve Organ Nakli Koordinatörleri Derneği çeşidinden Akdeniz Üniversitesi Organ Nakli Günleri 40. Yıl Sempozyumu düzenlendi. Antalya'da birlikte otelde süregelen sempozyumda organ ve nesiç nakli, acemi evlat verici cerrahisi perfüzyon teknikleri, İmmunoloji, böbrek, karaciğer, his nakli kıl payı konuların ele alındı.
“5 bin 216 böbrek, 744 karaciğer, 115 his ve 12 nesiç nakli gerçekleştirildi”
Sempozyumun açım töreninde mütekellim Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan , organ nakillerinde üniversitenin birlikte bellik biçimine geldiğini söyledi. İlk süregelen organ aktarımı dalgasının gayri nakillerle büyüdüğüne ayraç fail Özkan, “40 yılda 5 bin 216 böbrek, 744 karaciğer, 115 his nakli ve 12 adet muhtelit nesiç nakliyle taçlandırıldı. Bu grup işi ve bu birlikte zincir” dedi.
“Treni kaçırırsak, devir bizim yanımızda olmayacak”
1 ay ilkin ABD'ye gittiğini ve oradaki emek harcamaları kıskandığını tabir fail Özkan, “Biz organ naklinde parlak birlikte ülkeyiz ancak hala resourcede olmamız ister yerde değiliz. Bundan ahir proses hayvanlardan kişilere olacak nakillere gidiyor. Bunda az buçuk arka kaldık açıkçası. Ömer ve Bülent hocamızla bu arada birlikte dü projemiz oldu. 2 gündür Ankara'daydık ve en yukarı dozaj görüşmeler yaptık. Sağlık Bakanlığı ve hükümetin desteği olmaksızın gerçekleştirmek belkili değil. Destekleyeceklerini tabir ettiler ve baş döndürücü teşekkürname ediyorum. Evet klinikte muhteşemiz ancak lütfen laboratuvar çalışmalarını hızlandırmamız gerekiyor. Çok geride kalıyoruz ve şayet treni kaçırırsak, devir bizim yanımızda olmayacak” sanarak konuştu.
“Genetik ve immünolojik icraat yapacağız”
Türkiye'nin evvel yüz, ikiz paradigma ve dünyanın evvel ana rahmi nakline imza atan ekibin başındaki Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahı Prof. Dr. Ömer Özkan, sempozyumun önemine özen çekerek, “Alanında uzman, bu mevzuda tecrübeli, dünya içi ve yurtdışından ehemmiyetli şahıslar bu görüşmede toprak aldı. Nakilde bu günlerde ne durumdayız, gelecekte neler yapılacak, geride kalmayalım. Bununla ilgilendiren vurgulamaları hazırlamaya çalıştık” dedi.
Laboratuvar çalışmalarına bedel özgülemek icap ettiğinin altını çizen Özkan, kişilerin organ nakillerine ihtiyacının bulunduğunu ve bunu organ havuzu yahut kadavra kıl payı dü seçenekten yapılabildiğini söyledi. “Organ havuzu az, ya canlıdan gerçekleştirmek zorundayız yahut kadavradan” diyen Özkan, “Bunları nite arttırabiliriz? Organ üretilebilir mi gelecekte? Ya da ayrıksı canlılardan yahut ayrıksı ayrışık bu organların ömürleri uzatılabilir mi? Nakil ettiğiniz dokular düşüncesince de ilaçlar kullanıyorsunuz, bu ilaçların taraf etkilerini azaltabilir miyiz, bunlarla ilgilendiren icraat gerçekleştirmek gerekiyor. Bulduğunuz organı dobra değerlendirmek, bulamıyorsanız da bunların alternatiflerine neler olabilir. Dünyada duyuyoruz, hayvanlardan kişilere organ aktarımı kıl payı mevzular var. Bununla ilgilendiren şimdi baş döndürücü er dönemde. Bu incelemelerde hoppadak cerrahi ve büyük kendisine değil, moleküler kurda tetkikat gerçekleştirmek gerekiyor. Genetik ve immünolojik icraat yapacağız” ifadelerini kullandı.
“Yoğun birlikte biçimde çalışıyoruz”
Son kendisine Sağlık ve Maliye Bakanlığı ile görüştüklerini ve üniversitede Bilim Vadisi meydana getirmeye çalıştıklarını aktaran Ömer Özkan, “Cumhurbaşkanımızın bilgisi kadar desteklerimizi aldık. Hatta ihalesi de oluşturuldu. Bununla ilgilendiren madun çatı oluşturmuşken, bu çalışmanın içinde toprak ilişki kullanmakta olanları da buraya yerleştirmeye çalışıyoruz. Hem yurtiçinden hem yurtdışından destekleri oluşturmamız gerekiyor. Yoğun birlikte biçimde çalışıyoruz. Ana teması araştırı dair olacak. Bir domuzun kalbini alıp nakledemiyorsunuz naşir ancak bunu nite yapacaksınız yahut mevzun sıfır birlikte dokuyu nite mevzun bir duruma getirebilirsiniz kıl payı icraat yapılacak. Bunun düşüncesince madun yapıyı oluşturmamız gerekiyor. Bilimin rastgele etabında bulunduğu kıl payı bunu da boşlama etmemek gerekiyor” dedi.
Suat Metin - Fırat Demir
