Şanlıurfa
Kentte, "hastalık kapmayacakları" ve ya "hastalığı havadan atlatacakları" düşüncesiyle ve ya aykırı görüşlülerin etkisiyle Kovid-19 aşısı yaptırmayan, boşlama fail ve bunun kararında hastalığa yakalananların iri kısmı hastanelere başvuruyor. Kimisi koyu bakımda kimi serviste otama gören bu vatandaşlar, hastalığın ateş tecrübesini yaşıyor.
Sosyal medyadaki aksi paylaşımlara inanarak aşı yaptırmayan, hâlâ sonraları da hastalığa yakalanan 49 yaşındaki Hüseyin Songur, pişmanlığını AA muhabirine anlattı.
Şanlıurfa Eğitim ve Araştırma Hastanesi Pandemi Servisi'nde otama gören Songur, 10 günden buyana Kovid-19 dolayısıyla ateş çektiğini söyledi.
Hastalığı evvel enflüanza sandığını tamlayan Songur, "Gün geçtikçe acılarım, ateşim artıyordu. Kovid-19'dan korktuğum düşüncesince evvel hastaneye gelemedim. Bir keyif kabinine derece derece serum yaptırdım, dert kesiciler kullandım. Ancak hastalığım ortak çeşitli geçmedi. En sonuç titremeler de başlayınca hastaneye başvurdum." dedi.
Çektirdiği tomografinin kararında akciğerinde Kovid-19'un bozukluk bulunduğu tahribatın belirleme edildiğini özetleyen Songur, sonrasında hastanede otama görmeye başladığını dile getirdi.
Songur, hastanede 4. gününü geçirdiğini belirterek, şu halde bitmeme etti:
"Aşı yaptırmadığım düşüncesince pişmanım, bari evvel yapmış olsaydım, bu bir duruma düşecek eş değildim. Astım hastasıyım, koronavirüs yüzünden hâlâ da çöktüm. Aşı yaptırmış olsaydım hakeza olmazdı. O devir 'Aşı nesli tüketiyor, bilmiyorum aşı şu halde yapıyor, falanca filan...' Sosyal medyadan görüyordum. Keşke o paylaşımlara aldırmamış olsaydım. Şimdi otururken üstelik vücudumun hepsi titriyor, ayağa kalkacak gücüm yok. Eskiden yayan yola çıksam dursuz duraksız 10 kilometre kez yürürdüm ancak deminden emektar gücüme kavuşur muyum bilemiyorum. Aşı olsaydım bu derece biçimsiz olmazdım. Şimdi her insana aşı olması düşüncesince tavsiyede bulunuyorum, aşı sıfır kimesne kalmasın. Kim ne derse desin, toplumsal medyada ne yazarsa yazsın, tek kimesne inanmasın yazılanlara, söylenenlere. Onlar, aşı olmasınlar niteleyerek milleti yoldan çıkarıyor. Bizzat bu rahatsızlığı yaşadım. Mutlaka hacısı hocası saat kaybetmeden aşı olsun."
Songur, hastanede tedaviye başladıktan sonraları ailesini arayarak onları aşı yaptırmaya çağırdığını laflarına ekledi.
"Vatandaşlarımız aşı şekilde Kovid-19 ile aralarına ortak engel hâlâ koyabilir"
Hastanenin Başhekim Yardımcısı Halit Binici de 2 yıldan buyana topu topu dünyayı etkileyen Kovid-19'a gönül rahatlığı ellerindeki en ehemmiyetli kozun aşı bulunduğunu söyledi.
Sosyal iletişim araçları ve öteki mecralarda aşıyla ilişik meydana getirilen aksi paylaşım ve açıklamalara öz saygı edilmemesi icap ettiğini tamlayan Binici, şu halde konuştu:
"Elimizdeki veriler aşı olmayıp hastalığa yakalananların semptomları hâlâ ciddi geçirdiğini, koyu bakıma yatışlarının hâlâ çok bulunduğunu ve entübe sayılarının hâlâ faziletkâr bulunduğunu doğrulamaktadır. Özellikle semt popülasyonunun çoğunluğunu yüklü ve füru oluşturmaktadır. Aşı olmayıp hastalığa yakalanan gebelerde sonuç çağda hastaneye yatış ve ölüm sayısında çoğalma şevki görülmektedir. Hem ana hem çocuk ölümlerinin önüne geçebilmek namına hem hamilelik çağında bununla birlikte tevellüt sonrası emzirme çağında aşılamayı kesinlikle yapmalarını öneriyoruz. Ayrıca 12 gözyaşı ve kimlik evlatları da sakıncasız ortak halde aşı yaptırabiliriz. Çocuklarımızın hem okullarını bununla birlikte toplumsal hayatlarını metin sürdürebilmeleri düşüncesince aşı olmalarını istiyoruz. Son şekilde topu topu yurttaşlarımızın aşı şekilde Kovid-19 ile aralarına ortak engel hâlâ koyabileceklerini uyarmak istiyorum."