Kuru'nun yakınları, hastalarına geç karışma edilmiş bulunduğu düşüncesince kolunun enfeksiyon kaparak çürüdüğünü kanıt ederek dikkatsizliği olanlar ilişkin savcılığa kusur duyurusunda bulundu.
Hastane odasında aslında geçenleri özetleyen Avni Kuru (68) 26 Ekim 2021 tarihinde Rize'nin Pazar ilçesinde geçirdiği gidiş geliş kazası hemen sonra ambulansla ilkin Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldığını, oradaki evvel müdahalenin arkası sıra hastanede Plastik Cerrahi Servisi bulunmadığı düşüncesince Trabzon'daki Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Farabi Hastanesi'ne atıf edildiğini söyledi.
Kuru “Rize Pazar'da ilçe yaptık. Kazadan sonradan ambulansa konulup Rize Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürdüler. Alerjim bulunduğunu söyleyerek alerjim bulunan ilaçların listesini cebimden alıp doktorlara verdim. Elimi adamakıllı yıkadılar. ‘Burada plastik ameliyat olmaması sebebiyle seni Trabzon'a göndereceğiz. Senin tedavin Trabzon'da olacak' dediler. 26 Ekim gecesi Trabzon'da cerrahi karışma oldum. Plastik cerrahi ile ortopedi doktorları baş başa ameliyata girdiler. Ameliyattan sonradan devrisi çağ plastik cerrahideki doktoru beni taburcu buyurmak istedi, yapacakları bir nesne olmadığını söylediler. Ameliyat fail Ortopedi doktoru bu biçimde bu hastalanmış taburcu edilemez niteleyerek zat servisine aldı. Pansumanı yaptılar, temizlediler fakat bir vakit sonradan ölmüş etler çürümeye başladı. Apse yaptı. 8. çağ 3 Kasım'da 2. ameliyatı oldum. 2. Ameliyattan sonradan apseleri temizlediler geçersiz etleri kestiler, az buçuk rahatladım. 3 hafta geçti. Kolumda kısmi çürüme ve yoğun bir iltihap oluştu, ağrılarım arttı” niteleyerek konuştu.
“Kol iltihap kaptığı ve bulunan bulunduğu düşüncesince sorumluluktan sebep olmak düşüncesince ayrıksı hastaneye çıkarmak istediler”
Avni Kuru'nun kızı Yasemin Demirci (38) ise babasının başına gelenleri anlatarak “Babam Rize'nin Pazar ilçesinde bir gidiş geliş kazası geçiriyor. Kolu ağırbaşlı biçimde yaralanıyor. Kaza sonrası Rize Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılıyor fakat orada plastik ameliyat servisi bulunmadığı düşüncesince oradan Trabzon'daki Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Farabi Hastanesi'ne atıf ediliyor. Buraya ulaştığında bir 4 vakit sedyede bekletiliyor, tek karışma yapılmıyor. Sonra ameliyata alıyorlar, 4 vakit bir ameliyatı sürüyor. Ertesi çağ Plastik Cerrahi Servisi taburcu buyurmak istiyor fakat sağolsunlar Ortopedi Servisindeki etibba yardımıyla kılıç bu hastanede kalıyoruz. 20 çağ hastamıza onlar baktı. ‘Bu dizi eve gitmez, iltihap kapar bir nesne olur, gönderemeyiz' niteleyerek hastamızla ilgilendiler. Ancak babamın koluna Plastik Cerrahi Servisi'nden bir müdahalede bulunulmadığı düşüncesince dizi enfeksiyon kaptı. Plastik Cerrahi Servisi'ndeki etibba bizim hastamızı Kaşüstü'ndeki Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne atıf buyurmak istedi, göndermeye çalıştı. Kol iltihap kaptığı ve bulunan bulunduğu düşüncesince sorumluluktan sebep olmak düşüncesince ayrıksı hastaneye çıkarmak istediler. Biz bunu şifahane personelinden öğrendik. Duruma itiraz ettik. ‘Bu hastayı burada siz otama edeceksiniz, gitmeyeceğiz' dedik. Savcılığa kusur duyurusunda bulunduktan ve Cumhurbaşkanlığı'na denli mukteza bölgelere başvurduktan sonradan panikleyip ‘Zaten bu hastalanmış bizim hastamız bir yere göndermeyecektik, kılıç otama edeceğiz' niteleyerek Plastik Cerrahi doktorları cerrahi karışma yaptılar” dedi.
“Savcılığa yaşananlar ile ait kusur duyurusunda bulunduk; Sorumluların cezalandırılmasını istiyoruz”
“Hastanın kolunda on paralık et yok. Sadece mızrap var. Kolu geç karışma edilmiş bulunduğu düşüncesince çürüdü” diyen Demirci “Dün böylece bir ameliyata soktular. İlk geldiğimizde ihtimal yüzdelik 15-20 kolda bir cereyan kaybı mümkün demişlerdi fakat şu etapta hastanın on paralık psikolojisi güçlü düşünülmeden hastanın indinde ‘Kolunu bundan sonradan bundan sonradan aksesuar yerine kullanacaksın' dediler. Biz değme tarafa mukteza şikayetlerimizi yaptık, kusur duyurusunda bulunduk, mesul olanların bundan sonradan cezalarını çekmelerini istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Suçlamaları ikrar etmedi, “Covid hasebiyle 1,5 senedir servisimiz kapalı” niteleyerek kendini savundu
Suçlamaların odağında bulunan ve ilişkin savcılığa kusur duyurusunda bulunulan Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. umut Naci Karaçal ise konusu için suçlamaları ikrar etmediğini söyledi.
Prof. Dr. umut Naci Karaçal, meydana getirdiği açıklamada “Hasta Rize'den gidiş geliş kazası sonrası sol dirseğinin altında mızrap kırığı adale tendon zedelenmesi v.s sorunları ile bizlere geldi. Biz geldiği çağ Ortopedi doktorları ile karışma ederek kolunun derisini kapatıyoruz. Ondan sonradan Ortopedi yatırıyor hastayı. Bizden matlup destekleri veriyoruz. Covid hasebiyle 1,5 senedir servisimiz kapalı. Servisimiz bulunmadığı düşüncesince hastayı devralamıyoruz. Ortopedi'de hastanın işi bitince bizlere ‘devralın' diyorlar. Biz de hem hastanın konumu akla yatkın bulunmadığı hem Covid hasebiyle hem hastanın cerrahi karışma düşüncesince akla yatkın olmadığını söylüyoruz. Günlük pansuman yapılması müstelzim bir hastalanmış bu. Hasta yakınları buna karşın ısrar ediyorlar. Bunun ilişkin ego Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde toprak ayarlıyorum. Ancak sonuç anda hastanın bir alerjik sorunu ortaya çıkıyor. Ameliyat esnasında geçer not ilaçlarla ilgili. Alerji ilaçlarının tespiti düşüncesince bir vakit yatırılıyor hasta. Dün ameliyata aldık, mertlik yaptık. Servisimiz bulunmadığı düşüncesince Göğüs Cerrahi Servisi'ne yatırdık. Orada takibini yapıyoruz” halinde konuştu.
“Hasta 10 dakika pansuman olacak niteleyerek 24 vakit hastanede yatmaz”
Hastanın alerjisi bulunan ilaçlar söylenmesine karşın 7-8 çağ alerji testleri ile devir kaybedilmiş bulunduğu ve hastaya geç karışma edilmiş bulunduğu iddialarına da yanıt verici Karaçal “Hastanın ne ilaçlara alerjisi bulunduğunu elindeki listeye uyarınca değil bizim belirleme etmemiz gerekiyordu. Ellerindeki listeye uyarınca kılıç ameliyata alsak ve cerrahi karışma esnasında bir dava yaşasak kabahatli kılıç olurduk. İmmünoloji Servisi'ne yatırıldı ve onlar bizlere kısıtlanmış cerrahi karışma yapabilirsiniz dediler ona uyarınca ameliyata aldık. Suçlamaları ikrar etmiyoruz. Hasta bizim hastamız değil, Ortopedi Servisi'nin hastası. Bizden süreletme isteniyor, kılıç bu desteği veriyoruz. Hasta 10 dakika pansuman olacak niteleyerek 24 vakit hastanede yatmaz” niteleyerek kendini savundu.
Ozan Köse - Bekir Koca
