İstanbul'da biricik başına canlı 93 yaşındaki Mustafa Fazıl Kıranlıoğlu geçtiğimiz güneş evinde kalp aksesi geçirdi. Şiddetli döş ağrısı canlı buğulanmış adam kader yapıtı oğlu kabilinden bulunmuş oldu ve hastaneye yetiştirildi. Hastanede meydana getirilen araştırmaların arkası sıra amcanın anjiyo olması planlandı. Ancak ati yaşı zımnında alışılagelen kasıktan meydana getirilen anjiyonun efdal riziko içermesi zımnında bu işlemin koldan yapılması gerektiğine değişmeyen verildi. Mustafa amca, koldan meydana getirilen anjiyo ve takılan stent sebebiyle baştan sağlığına kavuştu.
Ölmek istiyordum ölemiyordum
Yaşadığı ağrılar zımnında fevt olmak istediğini tamlayan 93 yaşındaki Mustafa Fazıl Kıranlıoğlu ise “Buraya gelmeden evveli hayatım ağrıyordu. Ölmek istiyordum ölemiyordum. Ve özlük kendimi bırakma ettim. Aileme de seslenmedim biran evveli öleyim diye. Allah'tan ki hasbelkader geldiler ayırt ettiler de beni buraya getirdiler. Ellerine verdiler ve beni eyvallah kurtardı. Şuan kendimi aşırı elleme hissediyorum. Sanki doksan yaşı bitirdim ikinci doksana başlıyormuş üzere hissediyorum kendimi oldukça iyiyim” diyerek konuştu.
Operasyonu oluşturan Biruni Üniversite Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Okay Abacı “Mustafa komutan bizlere döş ağrısı şikayetleri ile başvuruyor. Yapılan ortak değerlendirmede ortak kalp aksesi geçirdiğini saptadık. Tabi kılıç bu hastanın yakınlarıyla yapmış olduğumuz değerlendirmeler kararı işlemin riskini de anlatıp hastamıza koroner grafi işlemi hazırlamaya değişmeyen verdik. İleri yaşta hastalarda koldan anjiyo yapmanın da birtakımı zorlukları var. Özellikle haslet yapısının aşırı kıvır kıvır olması zımnında bu hastalarda anjiyo yaparken zorlanıyoruz. Biz Mustafa baya ati buğulanmış olması zımnında ve aşırı kireçli ortak haslet yapısına ehil olması zımnında koldan anjiyo işlemi yaptık. Kireçli haslet olması da bizlere birtakımı dezavantajlar oluşturuyor. Özellikle stent işlemi yaparken yahut palavra işlemi yaptığımız tam haslet yırtılmasına sebebiyet vererek hastada ölüme denli revan ortak hale sebebiyet verir. Bu nedenden dolayı kılıç o alana stent koymadan evveli oranın elleme ortak halde hazırlanması lazım. O kirecin orda ortak elleme parçalanıp stenti o halde koymamız lazım. Yoksa koyacağımız stentin göz boncuğu pozitif yanları mümteni hastamıza. Tabi bizim alışılagelen elimizde mevcud balonlarla yaptığımızda yeteri denli ortak duruluk sağlayamadık. Elimizde birtakımı hususi malzemelerle hususi balonlarla orayı elleme ortak halde hazırladıktan sonraları stent işlemini gerçekleştirdik ve kestirmece bu prosedür on ilkokul ahit denli sürdü ve işlemi bu halde kalburüstü ortak halde sonlandırdık. Daha esbak zamanlarda bu hastaya stent koymayı bırakın anjiyo grafi işlemi üstelik gerçekleştirmek istemiyorduk. Çünkü prosedür riski aşırı yüksekti. Artık hızla gelişen teknolojinin de ilerlemesi ile baş başa şen ortak halde hem anjiyo grafi işlemi yapabiliyoruz. Uygun malzemeye ehil bulunan kardiyoloji birimlerinde de bu işlemler aşırı şen ortak halde bundan böyle yapılabilmekte” diyerek konuştu.
Türkiye'de afiyet turizminin de ehemmiyetli ortak noktaya geldiğini kail Abacı, "Normal ortak anjiyo grafiden ayrımlı adına ati yaşlarındaki bu hastalanmış grubunda ilkin riskli hastalanmış grubuna birtakımı hususi malzemeler kullanılabilmekte. Bu hususi malzemeye hastanemiz ehil ve kılıç bu hususi gereç sebebiyle aşırı efdal riskli hem ülkemizden bununla beraber yurtdışından hastalara bu işlemi rahatlıkla yapabilmekteyiz. Sayılarımız derece derece artmakta ilkin yapmış olduğumuz karmakarışık işlemlerle baş başa hem hastaya şimdi şen hastalar hem konforlu tehlikesiz ortak halde hastanemizden ayrılıyorlar bununla beraber işlemlerimiz kalburüstü olmaktadır. Yaşlanmayla baş başa yaşlılığın ilerlemesi ile baş başa bundan böyle hastaların kaderine bırakma edilmemesi geçişsiz bizim elimizden geldiği denli bu hastalanmış grubuna birinci sınıf ortak hayat sunabilmeliyiz. Hastaları kaderine bırakma etmeyip icabında anjiyo grafi işlemleri yapmış olup akla yatkın malzemelerle akla yatkın işlemi yapmamız gerekmektedir” dedi.
Volkan Kayalar
