Samsun
Kentte hususi müşterek hastanede çalışan, Karadeniz Diyabet Derneği Başkanı Dinççağ, AA muhabirine, 35 senedir dâhiliye uzmanı alegori fariza yaptığını söyledi.
Ailesinde de diyabet hastaları bulunduğuna ayraç fail Dinççağ, 1990'lı yılların başlangıcında katılmış olduğu müşterek toplantıdan etkilenerek "diyabet platformu" adıyla çalışmalara başladığını, bu emekleri 2000'li yılların başlangıcında topluluk kurarak sürdürdüğünü anlattı.
Diyabet hastalarının bilinçlendirilmesi ve yaşadıkları zorlukları bitmek düşüncesince topluluk çatısı altında düzenli halde çalıştıklarını tamlayan Dinççağ, "Diyabetli Yaşam Derneği alegori çalışmalarımızı sürdürdük. Diyabette deva tedavisi, dimdik beslenme, idman derece pedagoji bilimi de tedavinin ehemmiyetli müşterek parçasıdır. Bir insanoğlu ne derece diyabeti biliyorsa otama o derece kalburüstü oluyor. Diyabetlilerin şuurlu olması düşüncesince icraat yürütüyoruz." dedi.
Daha sonraları Karadeniz Diyabet Derneğini kurduklarını ve halen başkanlığını yürüttüğünü aktaran Dinççağ, şöyleki bitmeme etti:
"Sadece hastaları klinikte muayenelerde görüp çare savsamak yetmiyor, hastaların yaşamına da dönüşmek lazım. Diyabet derneklerinin en iri yardımı bu oldu. Ne yedi, ne içti, ilaçları kesinlikle kullandı? Yaşamında karşılaşmış olduğu problemleri kesinlikle çözeceği dair bilgelik edinirlerse şimdi kalburüstü olacaklarını gördük. Diyabet hastası kendiliğinden ayakta durabilirse, dem şekeri düşmüş olduğu devir yahut yükseldiği devir ne yapacağını bilirse, sofrasında neleri yiyeceğini, neleri yememesi icap ettiğini ayırabilirse, arıtılmış yiyeceklerinden kaçınırsa yaşamını şimdi kalburüstü sürdürebiliyor, dirim kalitesi şimdi elleme oluyor. Bunları fakat hastayla olabilirsek görebildik."
Dinççağ, diyabet ile efdal potansiyel farkı kabil hastalıklarda moralin iri önemi olduğunun altını çizerek, "Arkasında dayanak bulunduğunu bilici hastalar şimdi çelimli oluyor. Dernekler bunu aşırı elleme sağlıyor, çelim donanması oluşuyor. Dolayısıyla otama de şimdi kalburüstü olmakta ve hedeflerine şimdi elleme ulaşıyorlar. Hastalar derneğe gelmiş şekilde maneviyat buluyor, verdiğimiz eğitimlerle bilinçleniyor, kuma problemlerini konuşarak rahatlıyorlar." diyerek konuştu.
Hastalarına yarayışlı olabilmek düşüncesince kitaplar da yazdığını vurgulayan Dinççağ, "Bunlardan 3'ü diyabetlilere müteveccih kitaplardı. Kitaplarda diyabetlilerin faydalanacağı detayları paylaştım. Ne yiyip ne yememesi dair bilgiler var. Deneyimlerimi bu kitaplarıma aktardım." dedi.
Dinççağ, hastalarıyla duygudaşlık kurduğunu, onların yaşadıklarını anlamaya çalıştığını dile getirerek, "Kendinizi hastanın adına koymak, hastanın herhangi müşterek faktörünü kıymetlendirmek lazım. Hastalarla duygudaşlık yapmanın, onu kişi adına koymanın, alışkanlıklarını elleme öğrenip ona uyarınca davranmanın muvaffakiyet getireceğine inandığım düşüncesince derneklerde hastaların yaşamına girdik." ifadesini kullandı.