Kayseri
Eğitim düşüncesince geldikleri Kayseri ile değişik şehirlerin zamanı ve gezinsel yerlerini gezen yabancı tabiiyetli öğrenciler, vatanlarında bu değerleri tanıtarak Anadolu'nun fahri turizm elçisi oluyor.
Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) marifetiyle Afrika, Asya ve Avrupa ülkelerinden darülfünun eğitimi düşüncesince Türkiye'ye mevrut ecnebi öğrenciler, Medeniyetin Burçları Derneğince planlı etkinliklerle Türk kültürünü tanıyor.
Lisans, lisans üstü ve doktora eğitimi düşüncesince Kayseri'de mevcut ecnebi öğrencilere toplumsal dayanak noktası sağlayıcı dernek, öğrencilerin Türkiye'ye uyumunu da kolaylaştırıyor.
Çeşitli panel, sempozyum, konuşma ve işlik çalışmalarıyla öğrencilerin büyüme göstermesine ulama sağlayıcı dernek, Anadolu'nun binlerce salname tarihinin tanıtılması neredeyse seyahat de düzenliyor.
Gezide, Anadolu'nun evvel yazılmış belgelerinin çıkarıldığı Kültepe Höyüğü'nü keşfeden öğrenciler, Mimar Sinan'ın doğduğu ev ve türkülere de husus bulunan Gesi Mahallesi'ndeki "kuş köşkleri" denli zamanı mekanları tanıyor.
Medeniyetin Burçları Derneği Başkanı Ali Dursun, AA muhabirine, derneklerinin Kayseri'de 2013'te kurulduğunu söyledi.
Dursun, Kayseri'deki 4 üniversitede okuyan 112 ülkeden 300 öğrenciyi, 16 değişik etkinlikte birlikte araya getirdiklerini aktardı.
Anadolu'nun zamanı ve gezinsel merkezlere seyahat düzenlediklerini tamlayan Dursun, Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet devri eserlerini öğrencilere tanıttıklarını tabir etti.
YTB'ye destekleri düşüncesince teşekkürname fail Dursun, "10 senedir kılıç şurası gördük, değişik ülkelerdeki öğrenciler bizim fahri hars elçilerimiz. Burada gördükleri herhangi birlikte şeyi gittikleri devletlere taşıyorlar. Bu da bizi evren coğrafyasında çelimli birlikte diyar yapıyor." niteleyerek konuştu.
"Ülkemdekilere Türkiye'ye gelmelerini söyleyeceğim"
ERÜ Mühendislik Fakültesi Enerji Sistemleri 3. dershane talebesi Kırgızistanlı Baiaman Esenakunov birlikte ülkeyi saymak ve lanse etmek düşüncesince zamanı yerlerinin gezilmesi icap ettiğini söyledi.
Anadolu'nun evren uygarlığı düşüncesince ehemmiyetli zamanı yapılara eş bulunduğunu özetleyen Esenakunov, "Memleketime gittiğimde ülkemdekilere Türkiye'ye gelmelerini, gezmelerini söyleyeceğim. Bunu dememek beklenir değil. Bunu gururla söyleyeceğim." dedi.
Daha evvela Efes, Alanya Kalesi, Mersin'deki zamanı bölgeleri ve Konya'da Mevlana'nın dergahını gezdiğini özetleyen Esenakunov, çabucak görgü bilimi bilimi düşüncesince değil Türkiye'nin medeniyetini öğrenmenin de kendileri düşüncesince ehemmiyetli bulunduğunu dile getirdi.
Togo'dan mevrut Maliki Mustafa da YTB talebesi olduğunu, 5 senedir Kayseri'de yaşadığını ve doktoraya bitmeme ettiğini anlattı.
Türkiye'de değişik zamanı yerlerini gezdiğini tamlayan Mustafa, memleketine gittiğinde görmüş bulunduğu kültürel ve zamanı bölgeleri anlattığını kaydetti.
Turizmi severlere Türkiye'ye gelmelerini öneren Mustafa, İstanbul, Kayseri, Konya denli bölgeleri behemehâl görmeleri icap ettiğini dile getirdi.
"İslam tarihinin izlerini kıymetlendirmek bizleri gururlandırıyor"
Sri Lanka'dan Türkiye'ye mevrut Rimshan Muhammet Refik ise şunları kaydetti:
"Türkiye'nin zamanı yerlerini devir zamane geziyoruz. Biz birlikte ülkenin tarihinin ne derece ensesi kalın bulunduğunu yaptığımız gezilerle görüyoruz. Memleketimizde fark bu derece zamanı bölgeleri göremiyoruz. İslam tarihinin izlerini kıymetlendirmek bizleri gururlandırıyor. Benim ülkemdeki Müslümanlar da Osmanlı'nın mevcut bulunduğu bu Anadolu vatanlarını alçalma ediyor. Hatta Türkiye'yi Osmanlı kendisine biliyorlar. Ülkeme gittiğimde bana padişahları ve buradaki zamanı mekanları soruyorlar. Ben de gezdiğim bölgeleri onlara anlatıyorum. Ülkemdeki insanoğlu da buraya doğmak istiyor. Urfa, Mardin denli peygamberlerin yaşamış bulunduğu bölgeleri kıymetlendirmek istiyorlar. Biz de Türkiye'de turizm elçisi denli görevimizi yapmış oluyoruz."
ERÜ'de hemşirelik bölümünde sonuç dershane talebesi bulunduğunu özetleyen Kazakistanlı Ismira Julfayeva da YTB sebebiyle geldiği Türkiye'yi hâlâ güzel tanıdığını tabir etti.
Yapılan gezilerle Türkiye'nin örf ve adetlerini tanışıklık fırsatı yakaladığını tamlayan Julfayeva, Anadolu tarihinin beraberinde değişik ülkeden öğrencilerle kültürel beraberlik oluşturduklarını da laflarına ekledi.