Bilecik
Babasının 1925 senesinde Samsun'da başladığı ve 1941'den itibaren İstanbul'da bitmeme ettirdiği bürokrasi mesleğini sürdüren Akar, 1977'den itibaren zat kırtasiye malzemelerini yapım etmeye başladı.
İstanbul'da Kurtköy Organize Sanayi Bölgesi'ndeki 5 bin metrekare büyüklüğündeki fabrikasında üretim önleyen Akar, taşınmazlar zarfında ve taşınmazlar haricinde katıldıkları fuarların yanı esna alıcı ziyaretleriyle devir zarfında işlerini büyüttü.
Yurt haricinde Balkanlar, Afrika ve Avrupa devletleri ağırlıklı kendisine 65 ülkede 117 ecnebi alıcı portföyüne vasıl Akar, bulunan fabrikanın kapasitesini bırakmak düşüncesince Bilecik'in Osmaneli ilçesinde envestisman yaptı.
Bir senedir ilçedeki 50 bin metrekarelik bölgeye erbap fabrikada faaliyete bitmeme fail Akar, herhangi yanında dü fabrikadaki 140'tan yanında tomar çalışanıyla 600'den yanında tomar tür kırtasiye ürünü üretiyor.
Fabrika sahibi Ahmet Akar, AA muhabirine, kırtasiye ürünlerinde Türkiye'deki önceki ihracatçılardan ve kırtasiye sektöründe önceki çizgi im kullanan firmalardan olduklarını söyledi.
Baba mesleği kırtasiyeciliği bu piyasanın önceki yıllarında dış alım kendisine değerlendirdiklerini tamlayan Akar, "Sonradan da kendimiz hazırlamaya çalıştık. 1977'de ego imalata başladım. O güneş bugündür üretime bitmeme ediyoruz. Cetvel, sonsuz kalem, plastikten meful ürünler, çizim takımları, foto paletleri ve şube malzemeleri üretiyoruz. Son 15 yılda şube malzemeleri baş döndürücü hâlâ ağırlıklı olmaya başladı." diyerek konuştu.
65 ülkedeki müşterilerinin yanında kısmının okul, yanında kısmının ise şube kırtasiye ürünleri aldığını dile getiren Akar, "Hem ekol bununla ortak şube kırtasiye ürünleri meydan alıcılarımız de var. Fuarlar sebebiyle taşınmazlar dışına açıldık. TÜYAP'taki fuar, sonuç 4-5 senedir baş döndürücü profesyoneldir. Oranın da baş döndürücü faydası oldu. En önemlisi ulama alıcı ziyaretleri ile oldu." dedi.
Akar, dış satım icra ettikleri yerler ortada Batı Afrika'da baş döndürücü güçlü olduklarını vurgulayarak, "Avrupa pazarında Yunanistan, İsviçre, İtalya, Fransa'da kuvvetliyiz. Balkan devletleri elimizin altında zaten. Batı Afrika'da Gabon ve Nijerya dünya herhangi yanında ülkede varız." ifadelerini kullandı.
İstanbul'daki üretim alanlarının dış satım önleyen iklim sayısındaki artışla beraberce kendilerine yetmediğini özetleyen Akar, laflarını şu şekilde sürdürdü:
"Oradaki fabrikamız bitmeme ediyor. Kapasitesini yüzdelik 20-25'lere düşürdük. Yüzde 75 kapasiteyle burada üretim yapıyoruz. Osmaneli Belediyesi bizlere dayanaklık etmek oldu. Kolaylık gösterdiler. Çalışanlar da burada hâlâ şuurlu ve talimli bulunduğu düşüncesince burayı yeğleme ettik."
"Güney ABD bizim düşüncesince şu anda baş döndürücü önemli"
Akar, dış satım noktasında Güney ABD pazarının kendileri düşüncesince baş döndürücü ehemmiyetli olduğuna değinerek, "Orada yanında yegâne 2 sene evvela Bolivya'ya dış satım yaptık. Oraya gidip orada idman lazım. Bu işi pazarlamak, orada fuara dönüşmek lazım. Brezilya ve Meksika'daki dış alım duvarları baş döndürücü güçlü ancak kırarız. Artık herhangi yanında bilinçlilik yegâne Çin'de değil, kırarız. Nakliye kendisine Türkiye ile Güney Amerika, Çin ile Güney ABD bire yanında fiyatlarda. Onun düşüncesince rahat gireriz." değerlendirmesinde bulundu.
"Osmaneli'nden dünyaya açılacağız"
Fabrika Müdürü Ferit Fırat ise yanında sene evvela faaliyete başladıkları bölgeden mutlu olduklarını tabir etti.
İstanbul'daki alanlarının kendilerine çıtırbom gelmeye başladığını aktaran Fırat, "Hacimli ürünlerimiz var. 5 bin metrekarelik yanında bölgede yanında üretim yapıyorduk. Osmaneli'ndeki fabrikayla beraberce önümüz açıldı. 50 bin metrekare yer üstünde 10 bin metrekare 4 parça boğunuk alandaki çalışkanlık bizim önümüzü açtı, ciromuz arttı. Osmaneli'nden dünyaya açılacağız." dedi.
17 senedir firmada etkin üretim sorumlusu Adem Taşkıran da kaba maddeyi muhtelif kalıplara yerleştirerek uyguladıkları yöntemlerle verim biçimine getirdiklerini anlattı.