Edirne
Ukrayna'da yaşadıkları şehirlerden öz araçlarıyla yolan çıkan Türk vatandaşları, Hamzabeyli Sınır Kapısı'ndan yurda antre yapıyor.
Ukrayna'da mektepli bulunan Erhan Çalıkoğlu, AA muhabirine, Ukrayna'da günlerinin iyi geçtiğini fakat Rusya'nın saldırısıyla korkmaya başladıklarını söyledi.
Bir anda değme yere füzeler düşmeye başladığını özetleyen Çalıkoğlu, "Yakınımızdaki kentler bombalandı. İlk evvel marketlere gidip manca alıp evlere istifa etmek mecburiyetinde kaldık. Çünkü korunaklı olacağını düşündük. Sonradan da Ukrayna'dan çıkmanın yollarını aradık. Biz de öz araçlarımızla çıktık. Her güzeşte zaman Ukrayna'da kötüye gidiyor." dedi.
"Moldova, Romanya ve Bulgaristan üstünden ülkemize vardık"
Rusya'nın baskısından sonradan Belerus'un da Ukrayna'ya girdiğini duyduklarını anlatım fail Çalıkoğlu, şunları kaydetti:
"Daha çok bombalama bulunduğu düşüncesince Ukrayna'nın doğusunu ve Odessa yönlerini şişman ihtimalle obstrüksiyon ettiler ve Kiev'de çatışmalar bitmeme ediyor. İnsanlar Kiev'den kaçamıyor. Biz şimdi batıdaydık ak yazılı olduğumuzu düşünüyorum, Çernivtsi şehrinden geldik. Romanya ve Moldovya sınırına DOĞRU müşterek şehir. Oradan çıktık ve Romanya sınırında 30 kilometre taşıt kuyruğu vardı. Ukrayna'da rical askere gittiler ve hanımlar ülkeyi bırakma ediyorlardı. Bizde Moldova üstünden çıktık. Moldova, Romanya ve Bulgaristan üstünden ülkemize vardık."
"59 zaman içinde ülkemize ulaştık"
Ukrayna'da etkin İbrahim Delalbaşı ise ülkenin batısının şimdi emniyetli bulunduğunu fakat bomba ve tabanca seslerinin oraya denli ulaştığını anlatım etti.
Ailesiyle Türkiye'ye geldiğini dile getiren Dellalbaşı, şunları anlattı:
"59 zaman içinde ülkemize ulaştık. Eşim Ukrayna vatandaşı, 4 senedir orada oturuyorum ve çalışıyorum. Tabii orada insanoğlu ürkü halinde. Herkes marketlere, bankamatiklere koştu ve insanoğlu Ukrayna'dan boşanmak düşüncesince yola çıktı. Sınırlarda 25-30 kilometreye denli pöçük var. Bir sınırda 10 zaman bekledik, başka sınırda 2-3 zaman beledik. Cuma geceleyin 00.00'da çıktık, dinlene dinlene fakat ulaştık. Şimdi ailemin yanına Ankara'ya gidiyorum. Çok şükür sakin salim ulaştık. Geride eşimin ailesini bıraktık. Onları da kabul etmek isterdik fakat onların pasaportu yoktu. İnşallah yaşadıkları yere denli gelmez ve başlarına müşterek nesne gelmez."
