Muş
Muş'un Varto ilçesinde vazifeli dershane öğretmeni Hazal Ateş Özden (26), fariza meydana getirdiği köyde, fahri kendisine okuma yazma bilmeyen hanımlara yetişek veriyor.
Merkeze 48 kilometre uzaklıktaki köyde 3 senedir başmuallim izinli öğretmen bulunan Özden, öğrencilerinin elleme müşterek yetişek alması düşüncesince verdiği mücadelenin beraberinde karye sakinleriyle kurduğu iletişimle her insanın gönlüne dokunuyor.
Köylülere olanakları doğrultusunda araştırma görevlisi olan, hususi günlerinde bekâr bırakmayan Özden, köydeki okuma yazma bilici hanımefendilerin oranının yükselmesi düşüncesince savaşım veriyor.
Boş zamanlarında yanına almış olduğu sahra tahtasıyla evleri dolaşan özverili öğretmen, belirlediği izlence doğrultusunda hanımlara dersler veriyor.
Kimi devir hanımları müşterek araya getiren birtakımı devir zamane da yegâne hiç evlere revan Özden, 11 kadının okuma yazma öğrenmesini sağladı, elan önceki yetişek düzlük onlarcasının da menfaatlerini geliştirmelerine medet sundu.
"Öğrencilerim öğür kabilinden seviniyorum"
Özden, AA muhabirine, ekol çıkışında ve hafta sonları velilerle müşterek araya gelmiş şekilde onlara müşterek şeyler öğretmeye çalıştığını söyledi.
Köyde fariza yapmaktan talih duyduğunu, insanlarla elleme ilgiler kurduğunu özetleyen Özden, şu şekilde konuştu:
"Okuma yazma bilmeyen hanımlara sıfırdan yetişek veriyorum, elan önceki okula gidenlerinde eser okuma seviyesine gelebilmelerini sağlamaya çalışıyorum. Kadınlarla müşterek araya gelmek, onlara müşterek obje özgülemek bana da elleme geliyor. Çay, kahvehane eşliğinde içten müşterek ortamda hem yetişek yapıyoruz aynı zamanda dörtköşe devir geçiriyoruz. Kadınlar evlatlarından ve ev işlerinden ötürü okula gelemiyorlar. Bu nedenle sahra tahtamı alıyorum, kapı kapı dolaşıp onları görüşme ediyorum. Onlar da hamam müşterek karşılamayla beni evlerine çağırma ediyorlar. Bu sürecimiz elleme ilerliyor, ümit ederim elan baş döndürücü hanıma ulaşır ve onların ruhuna dokunabilirim."
Okuma yazma öğrenen hanımefendilerin özgüvenlerinin de namına geldiğini tamlayan Özden, "Bu süreçte 11 hanıma okuma yazma öğrettim. Birine kadın olmaksızın kişi işlerini görebiliyorlar. Kadınlar okuma yazma öğrendiğinde kişi öğrencilerim okumayı sökmüş kabilinden seviniyorum. Çarşıya ve ya hastaneye gittiklerinde hiç kimseye sorgusuz sualsiz kişi başlarının çaresine bakabilmeleri baş döndürücü hoşuma gidiyor. Daha önceki yetişek verdiğim velim, okuyabildiğini ve bundan böyle kişi dönemini yönetebildiğini dile getirmişti, ego de baş döndürücü sevinmiştim. Bir evde toplandığımız hanımlarla hem eser okuyoruz, arada müşterek de birbirimizle dertleşiyoruz. Onlar da bana baş döndürücü elleme geliyorlar." ifadelerini kullandı.
"Hocamız kapımıza denli gelip bizlere ibret veriyor"
Tepe köyünde canlı 45 yaşındaki Ceyhan Baykara ise Hazal öğretmen sebebiyle okuma yazmayı öğrendiğini aktardı.
Yavaş aheste kendini geliştirdiğini ve telefonda ileti yazmaya başladığını dile getiren Baykara, "Çocuklarım bambaşka ilde okumuş olduğu düşüncesince onlara ileti yazamıyordum. Hocamızın sebebiyle değme şeyi öğrendik. Şimdi okuma ve yazmayı ferah ferah yapabiliyorum. Daha elleme eser okuyorum. Hazal hocamızı baş döndürücü seviyorum. Ne devir kapıya geldiyse baş döndürücü seviniyoruz. Çocuklarımızdan ve ev işlerinden ötürü okula gidemiyoruz. Hazal hocamız kapımıza denli gelip bizlere ibret veriyor. Artık eser okurken zorlanmıyorum. Öncesinden bunları yapamıyorduk." sanarak konuştu.
3 bebek anası Yasemin Baykara da "Kimseden iane almadan ferah ferah hastaneye gidebiliyoruz. Öğretmenimiz 3 senedir bu okulda fariza yapıyor ve evimize gelip bizlere ibret veriyor. Biz onu o da bizi aileden birisi sayıyor ve ecnebi kabilinden görmüyor." dedi.
