USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Yaşam

Gaziantep'in 'asırlık çınarları' halas destanını anlattı

Kurtuluş Savaşı çağında imkansızlıklara karşın düşmana için gösterdiği direnişle dayanıklı yayınlanan Gaziantep'teki "asırlık çınarlar", şehrin hasım işgalinden kurtuluşunun 100. yıl dönümünde atalarından kalıt anılarını Anadolu Ajansı'na anlattı.

Gaziantep'in 'asırlık çınarları' halas destanını anlattı
25-12-2021 13:15
Gaziantep

Sanayiden turizme nice bölgede Türkiye'nin ehemmiyetli kentleri ortada arazi düzlük Gaziantep, ulusal savaşım yıllarında gösterdiği kahramanlıkla da dikkati çekiyor. Kurtuluş Savaşı zamanında topu topu olumsuzluklara karşın 2 yıl kabilinden derinliğine birlikte müddet aç ve susuz düşmana göğsünü koruma fail Gaziantepliler, 25 Aralık 1921'deki iri halas gününün 100. yıl dönümünde kendilerine yurt ülkelerini delibozuk fail martir ve gazilerini dualarla anıyor.

Şehrin önde mevrut ailelerine mensup ve şehrin "asırlık çınarları" şekilde aşina isimler, halas gününün yıl dönümünde hissettiklerini anlattı.

Antep harbe gazilerinden Müştak Biçer'in oğlu 85 yaşındaki ışık muhabiri ve edip Halit Ziya Biçer, AA muhabirine, çıplak yurttaşlar düşüncesince kullanılması haram bulunan ve önceki kere şehirde denenen on iptidai buçukluk mermilerle çıplak halkın bombalandığını ve harp suçu işlendiğini söyledi.

Fransızların şehirde iri yıkımlara biçim açtığını anlatım fail Biçer, Ermenilerin de Fransız futbolcu alayına fahri katıldığını ve onlarla Gazianteplilere gönül rahatlığı savaştığını belirtti.

Yaşlıların ve evlatların dışındaki her insanın muharebeye gittiğini aktaran Biçer, Fransızların şehre bilgili bulunan tepelerden halkı vurduğunu, vatandaşların kalenin tarafındaki hanlara sığındığını, önceki şehidin Habba isminde birlikte eş bulunduğunu ve ekmeğini yerken ferde mermisiyle vefat ettiğini kaydetti.

Biçer, Fransızların tel tellerini kesmesinden ötürü Dayı Ahmet Ağa'nın kuşlarıyla yazışma kurulduğuna, kuşları bile öldürüldüğüne ayraç etti.

Anteplilerin Çanakkale'de de savaştığını, onların tepik gazi şekilde anıldığını, gazilerin yaşadıklarını şahsen onlardan dinlediğini, hatırladıkça da duygulandığını dile getiren Biçer, şöyleki konuştu:

"O denli insanoğlu cansız ki cenaze namazları fark kılınamamış. Fransızlar, yaralıların gine savaşmasına, nereden geçtiklerine, gine karşılarına çıkmasına şaşırırmış. Yaralılar tünellerden geçermiş. Bir kolu yok ise öteki koluyla çatışırmış. Kolunda, dizinde kurşunla canlı gaziler vardı. Harpten sonradan olmuş kalıyorsunuz demişler, cerrahi müdahale olamamışlar. Kolunda kurşun olanlara dokunurduk, görürdük. Dizinde kurşun olanların kurşunu, onlar yürüdükçe cereyan ederdi. Eğer Antep düşseydi Yunanlıları denize dökemeyecektik. İstiklal Savaşı'nın ayrıntılı (ayrıntı) zamanı yazılmadı. Ama Antep'inki yazıldı. Lohanizade Mustafa Gaziantep Savunması'nı yazdı. Düşman buraya girebilseydi Ankara'yı, İstanbul'u da kaybedecektik. Onun düşüncesince Mustafa Kemal Atatürk buraya anlamsız yiğitlik unvanı vermemiş. Kendisinden evvela buraya verdi. Hiçbir yerde on iptidai buçuk kurşun atılmamış. Antep'e attıkları bu merminin sesi, gürültüsü yok, tahribatı çok. Düştüğü noktayı kaynatıyor. Sokaklarda oynayan evlatların etleri, butları ağaçlara fırlıyor."

Antep mücadelesinin aynısı benzer yepyeni birlikte görüngü bulunduğunun altını çizen Biçer, şöyleki bitmeme etti:

"Aç ve alçak haldeyken tabanca fabrikası kuruyorlar. O tam öğrenimden de arka tükenmek düşüncesince nısıf kez çalışıyorlar, nısıf kez terbiye alıyorlar. Gazi değilim ama onlarla diz mısra oturdum. Sefaletlerini gördüm, kahramanlıklarını duydum. Çok az mütekellim insanlardı. Savaşı sorduğumuzda 'Susun, size yaramaz, siz tahsilinize bakın. Savaş bitti. Mangalın külünü deşmeyin' derlerdi. Ama bu savaşım evren çapında ele alınamadı. Fransızların ağırbaşlı ödence ödemesi gerekirdi. Fransa'ya revan birlikte arkadaşımdan kütüphanelerine gitmelerini, savaşla ilgilendiren yazılanları öğrenmesini istemiştim. O da araştırmış. Kendilerini günahsız açıklamak düşüncesince kullandıkları mermileri Ermenilerin attığını, 80 bin obüs topunu da sınamak düşüncesince attıklarını yazmışlar."

Emekli mimarın gözü nemli anlatımı

Gaziantep'in müstehap isimlerinden 77 yaşındaki mimar Abdülkadir Evişen ise Antep mücadelesinin anlatmakla bitirilemeyecek iri birlikte epope bulunduğunu belirtti.

İngilizlerin kente gelmesiyle mücadelenin başladığını anlatım fail Evişen, ayrıca önceki geldiklerinde halktan silahlarını istediklerini, saklayanları gözdağı ettiklerini anlattı.

Daha sonradan Fransızların kente girdiğini ve içlerinde Senegalli askerlerin de bulunduğunu aktaran Evişen, şunları kaydetti:

"Bir de Antep'in yerlisi olup Halep'e kaçan Ermeni alayı var. Fransızlar bunlardan faydalanıyor. Ne denli atak etseler de Antep'i doğrulama almaya muvaffak olamıyorlar. Kadınlarımız, çocuklarımız da müdafaanın içerisinde. En böylelikle bombardımana başlıyorlar. Felaket birlikte olay. Anlaşmalara karşıt bulunmasına karşın toplarla bombalama yapıyorlar. İşin ilginç tarafı Antep'teki Ermeni yapılarına birlikte bilinçlilik olmuyor. Bunlarda kurşun izi göremezsiniz, ferde değmemiştir. Kayacak Mahallesi dediğimiz deminden ki Bey Mahallesi'nde Fransızların yıktığı birlikte bina yoktur. Sadece Müslüman mahallelerine, perestiş yerlerine atak yapılmıştır."

Evişen, Fransızların ibadethaneleri, evleri ve hâlâ nice yapıyı bombaladığını, halkın bu bombardımanlardan gizlenilmek düşüncesince mağaraları ve marjinal su yollarını kullandıklarını söyledi.

Gazilerden dinlediği hikayeleri aktarırken gözyaşlarına bilgili olamayan Evişen, bunları anlatmanın namına baş döndürücü dokunduğunu, rastgele andığında duygulandığını dile getirdi.

Şehit Kamil'in annesini arkalamak düşüncesince öldürülmesinin Anteplileri harekete nâkil önceki görüngü olduğuna yer veren Evişen, "Ondan sonradan birlikte eş elinde et satırıyla 'Hiç mi Müslüman yok? Hiç mi arkamdan mevrut yok?' niteleyerek halkı galeyana getiriyor. Şahin Bey Nizip'e atama edilmesine karşın Antep'e geliyor. 'Benim cesedimi çiğnemeden geçemezsiniz' niteleyerek martir ediliyor. O bizim sembolümüzdür. Asıl sorun ondan sonradan başlıyor. Atatürk'ün Antep'e yardımları başlıyor. Mermi imalathanesi kuruluyor, kurşun çinkolarını eriterek kurşun yapıyoruz. Bu halde kendimizi savunma ediyoruz. Antep pimpirik birlikte site şekilde kurtuluyor. Ankara Antlaşmasıyla Türk askeri Antep'e giriyor." niteleyerek konuştu.

Halkı alım çalım yaşıyor

Kent esnafından 80 yaşındaki Mustafa Şahintürk de halkın birlikte aş parçasını bile cephedekilerle paylaştığını, kadını, bayı çocuğuyla cephede savaşım ettiğini hatırlattı.

Gazianteplilerin unvanını aşkla, imanla aldığına dikkati çekici Şahintürk, "Allah birlikte hâlâ bu acıları göstermesin. Antepli olduğumuz, burada yaşadığımız düşüncesince ne bahtiyar bize. Böyle birlikte şehirde yaşadığım düşüncesince baş döndürücü gururluyum." dedi.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE TÜMÜ
PUAN DURUMU TÜMÜ
TAKIMOPuanAV.
1Galatasaray3699+65
2Fenerbahçe3693+61
3Trabzonspor3661+16
4Başakşehir FK3658+11
5Beşiktaş3655+6
6Kasımpaşa3652-4
7Alanyaspor3650+3
8Çaykur Rizespor3649-8
9Sivasspor3648-10
10Antalyaspor3645-6
11Adana Demirspor3644-2
12Samsunspor3642-8
13Kayserispor3641-12
14Konyaspor3640-11
15MKE Ankaragücü3639-4
16Gaziantep FK3638-10
17Fatih Karagümrük3637-3
18Hatayspor3637-9
19Pendikspor3636-30
20İstanbulspor3616-45
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Eski Günler