Trabzon
Cevat Öztürk, 36 sene Almanya'da muallimlik yaptıktan sonraları 2006'da zahmetli olup yurda döndü.
Memleketi Trabzon'a yerleşen Öztürk, çocukluğunda edinmiş olduğu el becerisini geliştirerek atılmış karton parçalarından fotoğraf çerçevesi, kalem kutusu ve kutu kabil bezemeli mahsulat hazırlamaya başladı.
Evinin odasının birlikte bölümünde kartonları biriktiren 6 bebek babası Öztürk, makas, çizelge ve bulaşık kabil malzemeler kullanarak ayrımlı modellerde çerçeveler yapıyor.
"Asıl gayem atıkların değerlendirilmesi"
Öztürk, AA muhabirine, Maçka ilçesinde birlikte müddet muallimlik yaptıktan sonraları Almanya'da mesleğini sürdürdüğünü söyledi.
Çocukluğunda ahşap parçalarından oyuncaklar yaparak el becerisini geliştirdiğini tabir fail 7 torun sahibi Öztürk, "Çok leziz geliyordu, o zamanlarda çağdaş oyuncaklarım yoktu. Okulda el sanatları dersinde de kendimi geliştirdim. Emekli olduktan sonraları kendime birlikte meşguliyet aradım, tahminî 7 aydır kartonlardan fotoğraf çerçeveleri yapıyorum." dedi.
Öztürk, dünya haricinde öğretmenliğin beraberinde meslektaşlarına da el sanatları dair eğitimler verdiğini dile getirerek, "Sokağa atılmış bazısı atıkları görüyordum. 'Boş zamanlarımı nite değerlendirebilirim?' diyerek düşünürken, 'Acaba onlar değerlendirilemez mi?' diyerek de düşündüm. Kartonlardan çerçeveler hazırlamaya başladım." ifadelerini kullandı.
Yaptığı ürünlerin, görenlerin hoşuna gittiğini tamlayan Öztürk, şunları kaydetti:
"Özellikle çocuklarım ve torunlarımın yaptıklarımı beğenmeleri bana inanma verdi. Trabzon'da planlı birlikte zanaat etkinliğine katıldım. Vatandaşlardan mevrut müspet tepkilerden ötürü bu işi bitmeme ettirdim ve gittikçe elan iyi olabileceğini düşündüm. Asıl gayem atıkların değerlendirilmesi. Her bilinçlilik atılmaz, onlar değerlendirilebilir. Almanya'da halis muhlis atıklar değerlendiriliyor, herhangi birlikte bilinçlilik ayrıştırılıyor, ona uyarınca gene üretime gönderiliyor. Oradan edinmiş olduğum alışkanlıkla, 'Acaba burada da yapabilir miyiz?' diyerek fikren bu işlere başladım."
Öztürk, elektronik eşyaların kutularını kullandığını anlatarak, "Bunların kartonlarını atmadım, birlikte kenara yığdım, onları keserek biçim verdim. Resim çerçevesi tahminî 2 haset mü, iri çerçeveler ise 3-4 günümü alıyor. Ne devir akıllıca olursam ürünlerimi yapıyorum. Benim düşüncesince beğeni ve eğlendirici." diyerek konuştu.
"Her aklına geleni atıp, yenisini kabul etmek akıllıcasına değil"
Her çerçevenin modelinin ayrımlı olduğuna ayraç fail Öztürk, "Şekiller düşüncesince birlikte dizayn hazırlıyorum kendime. Neyi, nite yapsam diyerek düşünüyorum. Daha sonraları çerçeve durumuna getiriyorum. Bugüne derece elan aşırı çerçeve yaptım lakin kalemlikle, hulliyat kutuları da yaptım." ifadelerini kullandı.
Öztürk, çerçevelerine hâlâ eder biçemediğini, talip olunca bağış ettiğini belirterek, "Baktığımız devir basbayağı birlikte kartondur, önemsiz birlikte şey. İnsanlar bunları çöpe atıyorlar lakin yaptığım ürünleri görenler, 'Bunlarda kartondan mı yapıldı?' diyorlar. Çoğu ad ahşap sandı, kartondan hakeza birlikte şeyin yapılabileceğini akıllarından caba geçirmiyorlardı. Uzaktan baktıklarında ahşap sanıyorlardı, benimle iletişime geçtiklerinde kartondan söylediğim devir onlar da hayretlerini gizleyemediler." dedi.
Atıkların değerlendirilmesi icap ettiğinin altını çizen Öztürk, şunları kaydetti:
"Ülkemizi bundan sonraları gübürlük durumuna getirmeyelim, herhangi birlikte bilinçlilik değerlendirilebilir. Eskiler, kadük diyerek sokağa atılmaz, onların birlikte bedel taşıdığını bilmemiz lazım. Tasarrufu severim, cimriliğin birlikte ölçüsü bulunmaktadır o da akıllıcasına değildir. Ama herhangi birlikte aklına geleni atıp, yenisini kabul etmek akıllıcasına değil. İnsanlar yaptıklarıyla israfın önüne geçebilirler. İsrafı önlemek, eskiye elan birlikte tomar bedel hasretmek ve ülkemizi, dünyamızı çöplükten kurtarmak. Benim düşüncesince bunlar en iri amaçtır. Bunları en yakınımızdan en uzağa insanlarımıza aşılayabilirsek bahtiyar olacağım."
