Elazığ
Dışişleri Bakanlığının organizasyonuyla ülkeden boşaltma edilen 180 Ahıska Türkü, Elazığ Havalimanı'nda Vali Ömer Toraman ve benzeri Neşe Toraman, İl Emniyet Müdürü Celal Sel, İl Jandarma Komutanı Albay Ali Yıldız'ın da bulunmuş olduğu gelecek komitesince çiçekler ve bayraklarla karşılandı.
Bekleme salonuna tahsil edilen Ahıska Türkleri ile ortak müddet geveze fail Vali Toraman, gün süresince ayrışık nedenlerle güçlükler çekmiş Ahıska Türklerinin karşısında duyar anlamış olur yaşadı.
Havalimanında gereksinimleri giderilen gruptakiler elan sonradan yerleştirilecekleri Aşağıdemirtaş Geçici Konaklama Merkezi'ne otobüsle götürüldü.
Vali Toraman, burada icra ettiği konuşmada, "Ukrayna'daki savaştan çevre muhatara altında mevcut Ahıska Türkü soydaşlarımızı devletimiz şişman ortak diplomatik mücahede ve muvaffakiyet göstererek kente tahliyelerini sağlamıştır" ifadesini kullandı.
Ahıska Türklerinin bundan hakeza kendilerine dengesiz bulunduğunu vurgulayan Toraman, şöyleki bitmeme etti:
"İlk uçağımız Elazığ Havalimanına indi. Sevkiyatlar olanaklar nispetinde peyder pey bitmeme edecek. İnşallah bu soydaşlarımıza ev sahipliği yapacağız. Ahıska Türkleri, gün süresince baş döndürücü gadir görmüş ortak topluluktur. Stalin zulmüne sunulan eskimiş ortak Türk topluluğu, bu el da hakeza ortak bata çıka karşılaştılar. İnşallah tığ onların yanındayız ve değme devir olmaya bitmeme edeceğiz. Burada bundan hakeza öz evlerindeler, çevre sakinleşip düzenleninceye denli onları mihman edeceğiz. İnşallah kardeşliğimizin gereğini hesabına getireceğiz. Bu vesileyle Ahıska Türkü soydaşlarımıza ülkemize ve Elazığ'ımıza güzel geldiniz diyorum."
"Türkiye'de kendimizi baş döndürücü güvende hissediyoruz"
Ahıska Türkü Sara Esker, harp branşında baş döndürücü şişman teessürat yaşadıklarını ve dirilik güvenliklerinin olmadığını belirtti.
Böyle ortak durumdayken Türkiye'nin kendilerine ehil çıktığını aktaran Esker, "Allah herkesten razı olsun, hakkıyla baş döndürücü sevinçliyiz, Erdoğan abimizden, herkesten de Allah razı olsun. Türkiye'de kendimizi baş döndürücü güvende hissediyoruz, hissedeceğiz de yurt saf olsun." dedi.
67 yaşındaki Gül Batum ise 30 senedir Ukrayna'da yaşadıklarını, savaştan çevre yaşadıkları köyü vazgeçme kılmak mecburiyetinde kaldıklarını dile getirdi.
Yaşadıkları köyde dirilik güvenliklerinin olmadığını daima korkuyla yaşadıklarını özetleyen Batum, "Allah razı olsun, Allah siz değerli üyelerimizin eksikliğini vermesin, devletimizin eksikliğini vermesini. Allah değme sonsuz devletimizi yaşatsın, hakeza bayrağımızı öpe öpe yaşayalım. Yaşlıyım eğilebilsem Türkiye'nin toprağını öpecektim. Allah razı olsun hepinizden." sanarak konuştu.
Sırma Tahiroğlu (13) ise Ukrayna'da sulh içinde yaşarken Rusya'nın açmış olduğu harp kararı hepsi hayatlarının allak bullak bulunduğunu belirterek, "Türkiye'ye geldik demin elan güvende hissederiz ancak babam orada kaldı, onun düşüncesince baş döndürücü üzülüyoruz, inşallah o da buraya gelir. Allah razı olsun Türkiye devletinden, dobra ki buraya getirdiler, şayet orada olsaydık bizlere çirkin ortak nesne olabilirdi. Recep Tayyip Erdoğan'dan da Allah razı olsun, bizi buraya getirdiler." ifadelerini kullandı.
Osman Alioğlu da Türkiye'nin değme devir düşüncesince mazlumların yanı sıra bulunduğunu belirtti, ilgilerinden çevre yetkililere teşekkürname etti.