Ankara
Dışişleri Bakanlığından meydana getirilen açıklamada, 70 yıl ilk dakika (18 Şubat 1952) NATO'ya eklenen Türkiye'nin antipatik harp devrinde bulunduğu kabil sonra da ittifakın mesul ve kılavuz kaptan üyelerinden bir tanesi olduğu, NATO’nun sınırlarının korunmasında oynadığı rolün ötesinde, hizmet ve harekatlarına şümullü katkılarda bulunduğu, ittifakın asliye değerleri doğrultusunda prensipli ve vizyoner yaklaşımlarıyla NATO’nun istikametine taraf sağlayan önde mevrut müttefikler ortada toprak almış bulunduğu vurgulandı.
Açıklamada, Türkiye'nin hissedar taraftan 2030’lu yılların NATO’sunun tartışıldığı, öteki taraftan şümullü düzenlilik sınamalarından geçilen bu dönemde, defans ve düzenlilik bağlamında dair düşeni ziyadesiyle yaptığı, NATO'nun değiş ve inkılap sürecine manalı ve ibdai katkılarını sürdürdüğü belirtildi.
Türkiye'nin sadece kendisi düşüncesince değil, Avrupa-Atlantik coğrafyasının geneline yıldırma gerçekleştiren terörizmin tamamı şekil ve tezahürleriyle harp ettiği, güvenliğin ve istikrarın 360 basamak tatlılıkla korunması önünde gayretini kararlılıkla sürdüreceği dökme açıklamada "Bu itibarla müttefiklerimizden de beklentimiz NATO’nun kuma paydasını gerçekleştiren bütünlük ve el birliği ruhunun dört başı mamur sergilenmesidir." ifadesi kullanıldı.