USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Politika

TBMM Başkanı Şentop, kabulünün 102. yıl dönümünde Misak-ı Milli'yi değerlendirdi

Meclis Başkanı Şentop, "Koruyacağımız, adalet kanıt edeceğimiz, sorun edeceğimiz sınırlar Misak-ı Milli sınırlarıdır. Bugün de ulusal egemenliğimizi korumak, ulusal varlığımızı bitmeme yol açmak düşüncesince uğraş ediyoruz." dedi.

TBMM Başkanı Şentop, kabulünün 102. yıl dönümünde Misak-ı Milli'yi değerlendirdi
26-01-2022 11:42
TBMM

Meclis Başkanı Mustafa Şentop, Türkiye'nin koruyacağı, doğruluk tez edeceği ve sorun edeceği sınırların Misak-ı Milli sınırları bulunduğunu vurgulayarak "Bugün de ulusal egemenliğimizi korumak, ulusal varlığımızı bitmeme yol açmak düşüncesince uğraş ediyoruz. 102 yıl evvela meydana getirilen ulusal yeminin hedefine ve ruhuna çağ de sadakatle bağlıyız." dedi.

Şentop, Misak-ı Milli'nin kabulünün 102. yıl dönümünde AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

Misak-ı Milli'nin, Milli Mücadele'nin ortak nevi reçetesi yerine Meclis-i Mebusan'ın cesurluk ve sezgi sahibi milletvekillerinin oy birliğiyle 28 Ocak 1920 tarihinde kabul edildiğini özetleyen Şentop, Meclis'in duyurulmayan oturumunda tahsil edilen kararın 17 Şubat 1920 tarihinde açıklandığını kaydetti.

"Milli Yemin" ile Milli Mücadele'nin gayesi ve gayesinin belirlendiğini kaydeden Şentop, Meclis-i Mebusan üyeleri Misak-ı Milli ile "yemin ettiklerinde" dünyanın ve Anadolu'nun âşık noktayı derece olduğunu, arsıulusal düzenin baştan sıralama edildiğini belirtti. Şentop, bahis konusu devirde yeryüzünde ari ve mutlak yegâne ortak Müslüman büyüklük bulunmadığına, galip ülkelerin amacının da bu olduğuna dikkati çekerek, bu maksat düşüncesince Birinci Dünya Savaşı ondan sonra "kazanan haklıdır" kuralının işletildiğini; 20 milyona DOĞRU sivil, 10 milyona DOĞRU askerin yaşamını kaybetmiş olduğu harp ondan sonra mağluplar üstünde hazzı tasarruflarda bulunulduğunu anlattı.

TBMM Başkanı Şentop, "Zaten eren milletimizle ve İslam dünyasıyla, ismini 'şark meselesi' koydukları öncesiz ortak sorunları vardı. Malazgirt Zaferi ile başlattıkları bu sorun, İstanbul'un fethiyle zirveye ulaşmıştı. Kazandıkları Birinci Dünya Savaşı ile 850 salname ortak hesabı global müşahede olanağı yakaladıklarını düşünüyorlardı." diyerek konuştu.

Galip devletlerin, bunun önceki adımını 30 Ekim 1918'de imzalanan Mondros Ateşkes Antlaşması ile attıklarını kail Şentop, bu devletlerin, Osmanlı'nın "mütareke (ateşkes)" yerine nitelendirdiği antlaşmayı Anadolu'yu uğur boncuğu dirençle karşılaşmadan obstrüksiyon etmenin vesikası yerine kullanmak istediklerine ayraç etti. Milletin hali ayırt ederek doğrudan harekete geçtiğini ve önceki teşkilatlanmaya Trakya'da gidildiğini özetleyen Şentop, bunu Kars İslam Şurası'nın izlediğini; arkası sıra aceleci ortak halde Ardahan, Trabzon, İzmir, Alaşehir, Balıkesir, Nazilli, Muğla kongrelerinin toplandığını belirtti.

"Esasında birlik ortak akbabalar sofrasıydı"

TBMM Başkanı Şentop, Gazi Mustafa Kemal Paşa'nın Milli Mücadele'yi başlatmak düşüncesince Samsun'a fut basmasından evvela başlatılan kongrelerin, bitmeme fail süreçte Erzurum ve Sivas kongrelerinin zeminini hazırladıklarına ayraç ederek Anadolu'da bağımsızlık ve hürriyet savaşı bitmeme ederken 18 Ocak 1919'da birleşen Paris Konferansı'nda ülkelerin ve milletlerin geleceği ile acemi evren düzeninin esaslarının görüşüldüğünü dile getirdi.

Savaştan aşınmış çıkan ülkelerin masaya çağrılmadığına dikkati çekici Şentop, "Onlar, yegâne yönlü kontrat yapar gibi, geçim koşulları belirlenince, yalnızca sonuncu metni imzalamaları düşüncesince çağırma edileceklerdi. Esasında birlik ortak akbabalar sofrasıydı. Galip ülkeler neyi hisse edeceklerini biliyorlardı; yalnızca nite paylaşacakları hususunda uzlaşamıyorlardı. Misak-ı Milli'yi idrak etmek düşüncesince Paris Konferansı ve ondan sonra birleşen Londra Konferansı musahabe ve kararlarını güzel aşina olmak gerekiyor. Milli Mücadele'nin safhaları, aslında Paris Konferansı ile koşut ortak süreci izlem etti." biçiminde konuştu.

Şentop, Mustafa Kemal Paşa'nın Milli Mücadele'yi başlatmak neredeyse Samsun'a gidişini, Amasya'da piyasaya sürülen genelgeyi, Erzurum ve Sivas Kongresi kararlarını Paris Konferansı görüşmeleriyle beraberce kullanmak gerektiğine dikkati çekerek "Milletin istiklalini, milletin azim ve sonucu kurtaracaktır." lafının Amasya Genelgesi'nde toprak almasının, Paris Konferansı'ndan neticeleri bakımından ülkenin lehine ortak meyve çıkmayacağına orgazm getirilmesinden kaynaklandığını belirtti.

Meclis-i Mebusan'ın, Misak-ı Milli'yi anons etmesi düşüncesince ortak müddet hâlâ beklenmesi icap ettiğini tamlayan Şentop, "Çünkü Paris Konferansı, Osmanlı Devleti'ni nite hisse edecekleri hususunu Londra Konferansı'na bırakmıştır. İşte Meclis-i Mebusan da birlik bu noktada Misak-ı Milli'yi kabul etmiştir. Esasında Misak-ı Milli, proses üstünde hızlandırıcı ağırlık yaptı. İşgal altındaki ortak ülkenin Meclis'i çeşidinden tahsil edilen kararlar ortalık kıraat mahiyetindedir. Misak-ı Milli'nin gelişigüzel maddesi ayrımsız sürede arsıulusal obstrüksiyon ve bölü planına ortak karşılık niteliğindedir." değerlendirmesinde bulundu.

"Şerefle anacağımız ortak geçmişten geliyoruz"

TBMM Başkanı Şentop, Misak-ı Milli'nin ulusal hedeflerin manifestosu olduğuna ayraç ederek, Meclis-i Mebusan'ın almış olduğu kararların en önemlisinin de Misak-ı Milli olduğuna dikkati çekti. Misak-ı Milli'nin, ulusal iradenin sonucu bulunduğunu vurgulayan Şentop, Sivas Kongresi ile açılan Heyet-i Temsiliye ile Meclis-i Mebusan ortada ahenkli ortak alışveriş bulunduğunu göstermesinin, kararın en ehemmiyetli boyutu bulunduğunu kaydetti.

Misak-ı Milli kararlarıyla Mustafa Kemal Paşa'nın Samsun'a fut bastıktan sonraları yürüttüğü çalışmaların onaylandığının anons edildiğini tamlayan Şentop, "Amasya Genelgesi, Erzurum ve Sivas kongrelerinde tahsil edilen kararlar, Misak-ı Milli ile tasdik edilmiş ve Milli Mücadeleyi butlanla malül saymak talip kargaşa odakları açığa düşürülmüştür." diyerek konuştu.

Misak-ı Milli'nin ortak öteki ehemmiyetli yanının, Türkiye Cumhuriyeti'nin sınırlarını atama etmesi bulunduğunu kail Şentop, laflarını şöyleki sürdürdü:

"Koruyacağımız, doğruluk tez edeceğimiz, sorun edeceğimiz sınırlar Misak-ı Milli sınırlarıdır. Bugün de ulusal egemenliğimizi korumak, ulusal varlığımızı bitmeme yol açmak düşüncesince uğraş ediyoruz. 102 yıl evvela meydana getirilen ulusal yeminin hedefine ve ruhuna çağ de sadakatle bağlıyız. Bugün de 'bizim olanı, bizlerden olanı, bizimle olanı' korumak, korumak ve yaşatmanın kavgasını veriyoruz. 102 yıl evvela ulusal bekamıza yönelen tehditler, çağ de bitmeme ediyor. Biz de verilen kaldığımız tehditleri bundan sonraları sınırlarımızda karşılamıyoruz. Tehditleri sınırlarımız ötesinde karşılayıp eren milletimizi ve lisan coğrafyamızdaki kardeşlerimizi tehlikesiz ortak halde yaşatmaya çalışıyoruz. Büyük âşık Yahya Kemal'in ifadesiyle kuskunsuz değiliz. Şerefle anacağımız, anlatacağımız ortak geçmişten geliyoruz. Hayalci değiliz, görüntü kurmuyoruz. Real politiğin farkındayız. Ama Türkiye'nin arsıulusal hukuktan meydana gelen haklarını, yasal haklarını korumakta ve savunmakta sonuna derece kararlıyız."

"Emperyalizmin zulmü altında canlı nice millete de dayanıklı olmuştur"

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Misak-ı Milli'nin, milletin, biberli çemberinden kabarmak düşüncesince mücadeleye önceden pusulası bulunduğunu dile getirdi.

"Diğer adıyla Ahdi Milli'yi, kabulünün 102. yılı vesilesiyle ilgi ve titizlikle, derinlikle hatırlamaya, anlamaya ve söylemeye âşıklı olduğumuzu görüyoruz." diyen Şentop, Milli Mücadele zamanı açısından akıbet derecede ehemmiyetli bulunmasına karşın Misak-ı Milli'nin mahiyeti ve zamanı önemi üstünde gerçekten durulmadığını kaydetti. Şentop, şunları kaydetti:

"Oysa Misak-ı Milli, milletimizin DOĞRU mücadelesinin gerekçelerini ve şeklini açık açık ortaya koyduğu, hepsi dünyaya ve başta işgalci emperyal güçlere dirlik anons etmiş olduğu ortak bağımsızlık bildirisidir. Ülkemizin bağımsızlık ve istikbalinin kuruluşunun resmi belgesidir. Milletin egemenliğini şahsında canlanma ettiren Meclis çeşidinden gücenmiş ortak değişmeyen olması dolayısıyla de meşruiyeti tartışmasızdır; benzersizdir. Öyle ki Misak-ı Milli ile ortaya konan esbabımucibe ve yöntemler, milletin varlığını ve bağımsızlığını korumada çizdiği sınırlar, emperyalizmin zulmü altında canlı nice millete de dayanıklı olmuştur. Cezayir'den Hindistan'a ezilenler coğrafyasında hürriyet ve bağımsızlık ateşinin yanmasını sağlamıştır."

Değerli bilgi insanlarının, kabul edilişinin 102. yıl dönümünde Misak-ı Milli'yi yeni baştan ele alarak zamanı önemine reva halde değerlendireceklerine ve öneminin kavranmasına yardım yapacaklarına müteveccih inancını dile getiren Şentop, "Kuruluşunun 100'üncü yılını anıtsal ortak halde tesit etmek düşüncesince sabırsızlandığımız Türkiye Cumhuriyeti'ni, dünyanın en güçlü, güvenli, rahat ve gönençli devleti biçimine gelmek düşüncesince çalışıyor, çaba ediyoruz." dedi.

Mustafa Şentop, Misak-ı Milli'nin hazırlanmasına ve kabul edilmesine önderlik fail Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü, Misak-ı Milli kararlarını ortalık ve etraflı baskılara karşın kararlarının peşinde duran milletvekillerini rahmet, minnettarlık ve nazikâne andı.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE TÜMÜ
PUAN DURUMU TÜMÜ
TAKIMOPuanAV.
1Galatasaray3699+65
2Fenerbahçe3693+61
3Trabzonspor3661+16
4Başakşehir FK3658+11
5Beşiktaş3655+6
6Kasımpaşa3652-4
7Alanyaspor3650+3
8Çaykur Rizespor3649-8
9Sivasspor3648-10
10Antalyaspor3645-6
11Adana Demirspor3644-2
12Samsunspor3642-8
13Kayserispor3641-12
14Konyaspor3640-11
15MKE Ankaragücü3639-4
16Gaziantep FK3638-10
17Fatih Karagümrük3637-3
18Hatayspor3637-9
19Pendikspor3636-30
20İstanbulspor3616-45
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Eski Günler