USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Politika

TBMM Başkanı Şentop: İslamofobiyi oluşturabilmek düşüncesince Batı'da Müslüman yıldırıcı modeli buluş ett

TBMM Başkanı Şentop "İslamofobiyi oluşturabilmek düşüncesince Batı'da, Müslümanların icra ettiği birlikte yıldırı tablosu ortaya ayırmak lazımdı. Onun düşüncesince bunlar Müslüman yıldırıcı modeli buluş ettiler ve bunu destekleyecek parasal, askeri icraat içerisine gi

TBMM Başkanı Şentop: İslamofobiyi oluşturabilmek düşüncesince Batı'da Müslüman yıldırıcı modeli buluş ett
13-12-2021 17:44
TBMM

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, 10 Aralık İnsan Hakları Günü dolasıyla Meclis'te meydana gelen "Avrupa'da İslamofobi: Problemler, Yaklaşımlar, Çözümler" başlıklı panelin açılışında konuştu.

10 Aralık tarihinin İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nin kabulünün 73. sene dönümü bulunduğunu anımsatan Şentop, bu sene dönümü hasebiyle TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu ile programlar gerçekleştirdiklerini ve bu çerçevede meydana getirilen programların yararlı bulunduğunu düşündüğünü kaydetti.

Şentop, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nin 10 Aralık 1948'de ikrar edildiğini hatırlatarak, bunun İkinci Dünya Savaşı'ndan doğrudan sonradan bulunduğunu dile getirdi.

Bu harpte kısaca 100 milyona yaklaşan insanoğlunun öldüğünü, Birinci Dünya Savaşı'nın da Avrupa'nın özlük süresince savaştığı, ekonomilerini, şehirlerini, konutlarını bozma etmiş bulunduğu müşterek devre bulunduğunu özetleyen Şentop, Birinci Dünya Savaşı'nda ölenlerin yüzdelik 95'inin asker, İkinci Dünya Savaşı'nda ise ölenlerin yüzdelik 33'ünün asker, yüzdelik 67'sinin çıplak bulunduğunu aktardı.

İnsan hakkı konusunun, özellikle geçinme hakkı kazanmak kıl payı İkinci Dünya Savaşı'ndan sonradan hukukçuların, siyasetçilerin en ehemmiyetli konusu durumuna geldiğini tamlayan Şentop, Batı'nın da artık adımlar attığını söyledi.

Şentop, "insan" kelimesinin bizim kültürümüzde, inancımızda bulunan bulunduğunu tabir ederek, Batı uygarlığında "insan" yönünde geçer "human" kelimesine literatürde 1680'li zamanlarda rastlandığını dile getirdi. Şentop, o vakte derece Batılıların yalnızca kadın-erkek ayrımı yaptığını, ikisini baş başa tabir edecekleri müşterek kelimeleri bulunmadığını söyledi.

"İnsan dediklerinde Batı'daki siyasetçilerin, akademisyenlerin hakkıyla bizim anladığımız kabil müşterek insanı mı kastettiklerine ilişkin istifham göstergesi var kafamda." diyen Şentop, Hristiyan-Yahudi, parafin Avrupalı değilse, Müslümansa yahut değişik müşterek dine mensupsa insanoğlu haklarıyla ait yaklaşımda mesail ortaya çıktığını kaydetti.

Avrupalıların egoist yaklaşımının tezahürüyle, Avrupa'da ortaya çıkan ve kendilerinin ahlaken, hukuken akilane buldukları ve vasıflandırma bitirdikleri hususların âlemşümul olduğuna inandıklarını tamlayan Şentop, "İnsan diyince dünyada Adem'in Havva'nın evlatları insanı, kuşatıcı şekilde, içeriğini bu halde dolduracak müşterek lügat yerine anlayamıyorlar önce planda." diyerek konuştu.

Din özgürlüğü konusunda, put takmanın Hristiyanlar açısından ücret olabileceğini fakat dini müşterek zaruret olmadığını dile getiren Şentop, "Ama başörtüsü anca değil." dedi. Şentop, "din" kelimesini somutlaştırırken her insanoğlunun özlük kültürünün birikimiyle meseleye baktığını fakat bunu geçmek icap ettiğini vurguladı.

İnsan haklarıyla ait yaklaşımın Avrupa-Batı sınırları dışına çıkıldığında, ahbaplık meselesi olmaktan uzaklaşıp siyasal meseleye dönüştüğünü özetleyen Şentop, "Avrupa dışındaki ülkelerdeki insanoğlu hakları dediklerinde anladıkları nesne siyaseten dava oluşum fail şahısların ve grupların hakları kabil anlıyorlar. Çoğunluğun hakları kabil anlamıyorlar. Nerede müşterek düğümlü husus, kişi, camia yahut bap var ise onun üzerine, büyüterek yaklaşıyorlar." değerlendirmesinde bulundu.

"Küresel buyuru düşüncesince geçişsiz bulunan nesne toptan terördü"

Şentop, 1991'den, Sovyetler Birliği'nin yıkılmasından itibaren, Afganistan'daki gelişmeler, Taliban'ın güçlü olması ve 11 Eylül 2001'den sonradan dünyanın gündemine "İslamofobi"nin girdiğini söyledi.

Bu ifadenin onların bakışı olduğunu, kullanmamak icap ettiğini özetleyen Şentop, İslam kini meselesinin toptan buyuru idealiyle ortaya çıktığını bildirdi.

Şentop, toptan terörle mücadelenin toptan egemenliği meşrulaştıracağını ve İslamofobinin bunun en ehemmiyetli materyali bulunduğunu belirterek, "Küresel buyuru düşüncesince geçişsiz bulunan nesne toptan terördü." dedi.

İstanbul'da 2003'te, 2004'te Madrid'de, 2005'te Londra'da yıldırı olaylarının gerçekleştiğini ve Avrupa'da "Müslüman kıyafetindeki" tiplerin karikatürize edilerek anlatılmaya başlandığını tabir fail Şentop, hususi yerine buluş edilmiş, var edilmiş müşterek Müslüman yıldırıcı modeli var bulunduğunu dile getirdi. Şentop, şunları söyledi:

"Uluslararası terörizmin özellikle El-Kaide ve DEAŞ kazanmak kıl payı filvaki Batı ülkeleri, onların ihsas örgütleri çeşidinden var edilmiş ve desteklenen binalar bulunduğu kanaatindeyim. Adamın bir tanesi geliyor Asya'nın bilmiyorum neresinden, Avrupa'ya geçiyor, Amerika'ya gidiyor, Suriye-Irak'a geliyor. Sıradan müşterek vatandaşın ve baş döndürücü sayıda insanoğlunun bu derece emeksiz dolaşımının olabilmesi muhtemel değil. Bu müşterek hoşgörü ister. Bedava değil bu işler, parayla oluyor. Paranın sirkülasyonu var, tabanca var. Dolayısıyla hakeza müşterek arsıulusal yıldırı örgütünün var olabilmesi, yürüyebilmesi, çalışkanlık gösterebilmesi düşüncesince arsıulusal hoşgörü olması lazım, menfez yumma olması lazım. Bunu da yapabilecek bulunan Batılı devletlerin ihsas örgütleridir. Bunlar çıkıyor mı, çıktı? Mesela Lafarge ile ilgili, DAEŞ'e yardımına, bunun da hükümetin bilgisi dahilinde olduğuna ilişkin müşterek anket yürütülüyor. Hukuki boyuta çevrildi mesele. Bu kimi itiraflarla rastlantısal yerine çıkmak müşterek şey.

İslamofobiyi oluşturabilmek düşüncesince Batı'da, Müslümanların icra ettiği müşterek yıldırı tablosu ortaya ayırmak lazımdı. Bu kendinden ortaya çıkmıyor hakeza müşterek şey, İslam buna filhakika izin etmiyor. Normal Müslümanların hakeza müşterek nesne yapması muhtemel değil. Onun düşüncesince bunlar Müslüman yıldırıcı modeli buluş ettiler ve bunu destekleyecek halde parasal, askeri anlamda, dolaşımını kolaylaştıracak halde icraat içerisine girildi. Dolasıyla arsıulusal terörün esasta hamisi İslamofobiyi buluş fail Batılılar."

Şentop, ideolojik yaklaşımları, engebeli paradigmaları müşterek kenara bırakıp hayattaki eksiksiz insanların, evlerinde rahat süresince terörden, anarşiden ırak şekilde, minimal insani-ekonomik koşullarda yaşayacak müşterek ortamı gerçekleştirme buyurmak icap ettiğini söyledi.

"11 Eylül saldırılarından sonradan İslam'la yıldırı ortada alışveriş kuruldu"

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Hakan Çavuşoğlu da 11 Eylül saldırılarından sonradan İslam'la yıldırı ortada düşüntülü ve dayatmacı alışveriş kurulduğunu, kurulan bu alışveriş hasebiyle Avrupa ve ABD'de canlı Müslümanların yurttaşlık kimliği edinmelerinin zorlaştığını söyledi.

İslami yeğleme ve değerlerini kamusal bölgeye haiz Müslümanların müşterek zılgıt yerine görüldüğünü vurgulayan Çavuşoğlu, bunun kararında da devlet, siyaset, medya, sakatlık ve maşer ayaklarında Müslümanlara çevrik yerine ayırımcı politikaların umumiyet kazanmaya başladığını belirtti.

İslamofobik politikaların hem anadan görme bununla ortak toplumsal medyadaki karşılığının devamlılık yayınlayan müşterek "nefret söylemi" olduğuna dikkati çekici Çavuşoğlu, İslamofobik tiksinme söyleminin şiddete dönüşmesi kararı en akıbet 15 Mart 2019'da cuma esnasında 51 Müslüman'ın katledildiğini anımsattı.

Çavuşoğlu, konuşmasını şöyleki sürdürdü:

"Müslümanları veya İslam'ı kesinlikle yerine kaba, cahil, yabancı, öbürü ve şiddete şev yerine betimleme fail ifadeler açık açık tiksinme söylemidir ve tabir hürriyeti parantezine alınamaz. Avrupa'da İslamofobinin müşterek günce avlu olgusu durumuna gelmesi, burada canlı vatandaşlarımızla öbürü Müslümanların hayatlarını derece derece müşterek işletme içerisine Avrupa üstünde dolaşan İslamofobi hayaletinin ürettiği tehdidi abartmıyoruz lakin bazılarının icra ettiği kabil menfez arkası da etmiyoruz. Temel insanoğlu haklarının Müslümanlar bahis konusu olunca hiçe sayılmasına itiraz ediyoruz."

Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Başkanı Prof. Dr. Muharrem Kılıç ise 11 Eylül sonrası İslamofobi hasebiyle Müslümanlara ve İslam'a hakkında açılan biçimsiz düşüncenin tesirinin eksiksiz İslam coğrafyalarında kan ve yaş yerine yaşandığını tabir etti.

11 Eylül saldırıları sonrası İslamofobi üzerine yaşanmış bulunan müşterek vakası aktararak, "Kitlesel tiksinme şiddeti, farklılık gözetmeksizin eksiksiz kitlesel müşterek yıkıma, eksiksiz kitlesel imha hareketine dönüşüyor." dedi.

İslamofobinin Avrupa'nın değerlerinin ve insanlığın eksiksiz müktesebatının dışa vurumu bulunduğunu dile getiren Kılıç, İslamofobinin müşterek ideolojik davranış olduğunu, ırkçılığa ve ağırbaşlı kuvvet olaylarına dönüştüğünü belirtti.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE TÜMÜ
PUAN DURUMU TÜMÜ
TAKIMOPuanAV.
1Galatasaray3699+65
2Fenerbahçe3693+61
3Trabzonspor3661+16
4Başakşehir FK3658+11
5Beşiktaş3655+6
6Kasımpaşa3652-4
7Alanyaspor3650+3
8Çaykur Rizespor3649-8
9Sivasspor3648-10
10Antalyaspor3645-6
11Adana Demirspor3644-2
12Samsunspor3642-8
13Kayserispor3641-12
14Konyaspor3640-11
15MKE Ankaragücü3639-4
16Gaziantep FK3638-10
17Fatih Karagümrük3637-3
18Hatayspor3637-9
19Pendikspor3636-30
20İstanbulspor3616-45
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Eski Günler