AK Parti Genel Merkez AR-GE ve Eğitim Başkanlığı kabilinden planlı ‘Teşkilat Akademisi Hakkari Eğitim Programı', AK Parti Hakkari İl Başkanı Abdulmuttalip Özbek kabilinden meydana getirilen açım konuşmasıyla başladı.
Daha sonradan kürsüye çıkan Bakan Soylu, geceleyin ezanı geldiği Hakkari'de geceyi Göllerbaşı Üs Bölgesinde geçirdiğini belirterek, “Sabahleyin kahramanlarımızla beraberce kahvaltı yaptık. Sat Göllerinin yer aldığı alanın içine indik ve ordan da buraya, evimize geldik. Allah'a hamd olsun çağ Hakkari, Yüksekova, Çukurca, Şemdinli ve Derecik'e baktığımızda alelacayip ortak levha görüyoruz. Geçen hafta Tunceli'deydim. Ovacık'ta ortak üs sahasına uğramıştık. Bundan 5 sene ilkin 573 teröristin bulunmuş yer aldığı vadide demincek 19 yıldırıcı mevcut ve 2'si de akıntı edemez durumdadır. Güvenlik toplantımızı yaptık, cemevindeki dedelerimizle ortak araya geldik, esnafı görüşme ettik” dedi.
Hakkari'de meydana getirilen yatırımlara yer veren Bakan Soylu, “Göllerbaşı'nda festival, Çukurca'nın ışık safarisi, kar festivalleri var. Hakkari curcuna şehri oldu. Hakikaten çağı değiştiriyoruz. Demokrasinin gücüyle, irademizle milletimizin bizlere bulunan inancıyla bu çağı değiştiriyoruz. İşimiz bitmedi. 72 milletten gezgin Hakkari'nin sokaklarında, dağlarında aktif dolaşana derece yolumuza bitmeme edeceğiz” ifadelerini kullandı.
“Demokrasiyi mazeret yazar Irak'a, Suriye'ye, Afganistan'a girdiklerinde Müslüman kanaat içmezlerdi”
AK Parti'nin 21. yüzyıla baş döndürücü iri ortak iyilikle başladığını ve ayakları üstünde duran ortak Türkiye'nin bulunduğunu dile getiren Bakan Soylu, şöyleki bitmeme etti:
“Tayyip Erdoğan niteleyerek bir tanesi gelecek, Türkiye'nin doğacak öyküsünü değiştirecek. Türkiye'yi milletimizin hayalleriyle buluşturacaklar. Türkiye'de ortak yandan site hastaneleri, ortak yandan üniversiteler, havalimanı, Çanakkale Köprüsü, Marmaray, Avrasya üzere hizmetler yapılacak, dünyanın en iri havalimanını İstanbul'da gerçekleştirecek. Şaşırmış durumdalar. Avrupa'nın kayyumlara mesnet demokratlık şudur budur bakmayın dertleri kayyum ve demokratlık değil, belediyeler değil. Onların demokratlık ile ortak hevesi olsaydı, demokratlık getirdikleri bölgeleri harp cenderesine çevirmezlerdi. Demokrasiyi mazeret yazar Irak'a, Suriye'ye, Afganistan'a girdiklerinde Müslüman kanaat içmezlerdi. Demokrasi yok, demokratlık onlar düşüncesince bahane. En ehemmiyetli meseleleri, o belediyeler teröre dayanak noktası veriyorlardı. Avrupa devletleri binlerce tır tabanca gönderiyorlar. Türkiye'yi diz çökertmeye çalışıyorlar. 10 sefirikebir ile bizlere değer vermeye çalışıyorlar. Neymiş, hukukun üstünlüğü, hukukun üstünlüğünün ne noktasına sığar. Bunu ne anlatım edersin. Demokrasiye, hukukun üstünlüğüne sığmaz. Bir yegâne dertleri var, Türkiye'nin ayakta durmasını istemiyorlar. Türkiye'nin güçlenmesini istemiyorlar. Türkiye'nin zenginleşmesini istemiyorlar. Türkiye'nin etrafındaki coğrafyaya adaleti, insanoğlu haklarını, hukukun üstünlüğünü, şefkatini, onların getirmiş yer aldığı huzursuzluğu ortadan kaldırmasına dayanma edemiyorlar. Hep bu arada ortak araya gelseler, Recep Tayyip Erdoğan'ın da, AK Parti'nin de, Cumhur İttifakı'nın da, Türkiye'nin de yürüyüşünü engelleyemeyecekler.”
“Kaybetmekten bahsedene bakar mısın, Kılıçdaroğlu”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na tepkime yayınlayan Bakan Soylu, “Hep beraberce pandemi sürecini geçirdik, nice insanımızı kaybettik. Dünya ortak virüse aşınmış oldu, evren hala çırpınıyor. Biz buna ne ortak ilaç bulacağız diye. O iri heybetli devletler, o büyükelçilerin ait oldukları ülkeler hastalarına bakamadılar, niteliksiz oldular. Koridorlar da yetmedi, şifahane dışında, morglara müşterilerini paket paket sıkıştırdılar. Her şeyi sakladılar ve gizlediler. Birbirlerinin maskelerine havaalanında korsanlık yaptılar. Medeniyetleri ast fevk oldu. Bütün foyaları meydana çıktı. Peki Türkiye, Kılıçdaroğlu denilen bir tanesi var, çıkıp dedi ki, ‘bu site hastanelerinin hesabını soracağım.' Hesap sormayı elleme bilir. Şimdi pankart asmış ‘kaybettiğimiz tarihi art kazanalım.' İnsanda az buçuk yüz olur. Yıllardan bu yana seçme kaybediyorsun. Sen CHP'ye kaybettirdin. Sen ortak yol oradan git, onlar kaybetmiş yer aldığı tarihi art kazansın. Kaybetmekten bahsedene bakar mısın, Kılıçdaroğlu. ‘Şehir hastanelerinin hesabını soracağım' dedi. Şimdi size soruyorum. Pandemi olamasaydı onun bu teranesi bitmeme edecek miydi etmeyecek miydi. Hadi sorsana demincek hesabını. Bize matematik soracaktı. Hadi site hastanelerinin hesabını sor. Şimdi matematik soracağım diyor. Kimlerle birlikte. Organize kabahat örgütü çeviriyorlar. Avrupa'yla, büyükelçilerle, ABD ile bizlere matematik soracaklarmış. Neyin hesabını soracaklar. Türkiye'de Tayyip Erdoğan iktidara geldikten bu yana ortaya koyduğu politikalarla bu ülkeyi kalkındırdı, bunun mu hesabını soracak. Bize insansız iklim ara bulucu vermiyor musunuz, saldırı helikopteri vermiyordunuz, kendimizi savunmamıza olanak vermiyordunuz, kendimize üretmemize olanak vermiyordunuz. Bugün insansız iklim aracı, silahlı insansız iklim ara bulucu yaptık, akış helikopteri yaptık, dünyanın en çelimli cephanelerini yaptık. Bunun mu hesabını soracaksınız. Ama bizim size soracağımız matematik var. Bu hesabı milletle beraberce sandıkta soracağız. Terör örgütünü gine bu milletin başına musallat etmeye çalışmanızın hesabını bu kavim size sandıkta soracak. Avrupa'yla, Amerika'yla ortak olup, gine vesayeti bu ülkenin etrafına, bu ülkeyi hapishane üzere ortak vesayetin içine alma anlayışınızı ve iştahınızın hesabını kavim size sandıkta soracak. Bu milletin üniversitelerini karıştırmak, bu milletin gençlerinin zihinlerini karıştırma dair ortaya koyduğunuz iradenizin hesabını bu kavim size sandıkta soracak. Kılıçdaroğlu, buradan size söylüyorum. 2023'te Tayyip Erdoğan'ın liderliğindeki AK Parti ve Cumhur İttifakı sizi anca ortak hezimete uğratacağız ki, sokağa çıkacak yüzünüz kalmayacak. Biz işimize gücümüze dalmışız, ortak yandan gümrüksüz göçle uğraşıyoruz, ortak yandan türkiye dirlik ve itimat içinde olsun niteleyerek onunla uğraşıyoruz, Libya'dan Azerbaycan'a derece etrafımızdaki coğrafyanın dirlik içinde olması düşüncesince uğraşıyoruz. Biz bunlarla uğraşırken, Cumhuriyet Halk Partisi, İYİ Parti ve onun tarafındaki bizlere arkadan düzen kurmaya çalıştılar. Şimdi yüzümüzü döndük. Hem işlerimizi yapacağız hem sizinle uğraşacağız. Bakalım ki bundan iktisadi çıkacak. Siz Tayyip Erdoğan'ı tanımıyorsunuz, siz Tayyip Erdoğan'ın kabiliyetlerini bilmiyorsunuz, siz Tayyip Erdoğan'ın kavim sevgisini bilmiyorsunuz, siz Tayyip Erdoğan'ın evren siyasetine hakimiyetini bilmiyorsunuz. Bak şakirt çıkaracaksınız gene. Tayyip Erdoğan sizi gine şakirt çıkartacak. Bunu göreceksiniz” niteleyerek konuştu.
Türkiye'nin yarınlarına müteveccih meydana getirecek baş döndürücü işleri bulunduğunu dile getiren Bakan Soylu, şöyleki dedi:
“Kıymetli arkadaşlar, şu Suriye ve Irak'a ortak cezaevi gezdirin. 2000 yılı önceden Suriye'nin, Irak'ın vaziyeti neydi? Afganistan'da, Pakistan'da neler oluyordu. Şu an onlar 2000 yılından baş döndürücü gerideler. Ya biz, 2000 yılından uzaklık ıraklık ilerideyiz. Tahammül edemedikleri benek bu. Biz etraftaki etraflı devletleri bu bir hale düşürürken, Türkiye'yi bu bir hale ne düşüremedikleri düşüncesince iri ortak endişenin içerisindeler. Bizim yolumuz doğrudur. Bizim yolumuz esenlik medeniyetinin yolculuğudur. Hakikaten işin gene bu yana çelimli adımlar atıyoruz. Biz bu dünyanın başka dünyasının hesabını eden ortak anlayışın sahipleriyiz. Birilerine okazyon vermeyelim, yaptıklarımızı milletimizle paylaşalım. 2023 seçimlerine derece daima beraberce hız gösterelim. Türkiye baş döndürücü güç şartlardan geçti. Akşam sayaç 18.00'de zorun aylığını kabul buyurmak düşüncesince insanoğlu kuyruğa girerdi. Kar, kış, rahmet demeden o insanoğlu orada beklerdi. Bir ülkenin emeklisine görmüş yer aldığı uygun buydu. Bu ülkede uçağa inzimam buyurmak lükstü. İnsanlar cenazelerine erişmek düşüncesince yollarda heder olurdu. ABD bizlere inç sallardı, etrafımızda yıldırı örgütü vardı engelleme edemezdik. Büyükelçiler taharri memuru polis maşer kuruluşlarına fırça atarlardı. Her devir 30-40 şehidimiz gelirdi. Gelişmemizi engel olmak düşüncesince etraflı bunlarla beraberce bu ülkede kimliğimize, inancımıza, birliğimize saldırdılar.”
“Eski Türkiye'yi gelmek istiyorlar”
Gelecek nesle çelimli ortak Türkiye çoğaltmak düşüncesince çalıştıklarını kail Bakan Soylu, “Eski Türkiye'yi gelmek istiyorlar. Türkiye'yi emektar Türkiye'ye tasdik buyurmak istiyorlar. Koro şeklinde Avrupa'nın, Amerika'nın onlara dediği saylav sistemi Türkiye'ye getireceğiz niteleyerek ortak kavrayış ortaya koymaya çalışıyorlar. Ben dü devri de biliyorum. Hem saylav sisteminde hem de cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde bakma yaptım. En fevk ölçüde çalıştığımız ve çabaladığımız, ortak yandan pandemi olacak ortak tarafta etrafındaki coğrafya acı çemberi olacak, saylav sistemde olsaydık 50 yol hükümetin canını okumuşlardı. 50 adet hükümet kurup parlamentodaki aritmetikle kargaşa arabozanlık üstünde 50 adet düzen kurmuşlardı. Basın üstünden gözdağı buyurmak bunları defaatle yaşadık. Hepimizin ortak mesuliyeti var. Hep bu arada Türkiye'yi emektar Türkiye'ye döndürmeyeceğiz. Hep bu arada iri ve çelimli Türkiye olacağız. Gelecek nesillerimize oda boncuğu tırtığı olmayan, baş döndürücü dobra ortak döşeme bırakacağız. Onlar bizim yaşadıklarımızı ortak henüz yaşamayacaklar. Çok çelimli ortak Türkiye ile beraberce etraflı dünyaya medeniyetimizi nakşedecekler. Bunu daima bu arada sağlayacağız. Bunu demokrasinin kuvvetiyle sağlayacağız. Türkiye'de kuvvet olamasalar gürbüz vasilik üstünden yürüttükleri kuvvet anlayışının ne Tayyip Erdoğan ve arkadaşları kabilinden aşınmış edildiğini ve çağ de Cumhur İttifakı'yla onlara ne boğaz verilmediğini, hesaplarımızın hemen 2023 olmadığını, 2053 ve 2071'le bu arada sahamızda ve dünyada çelimli ortak Türkiye ile dünyaya lafı güzeşte ortak Türkiye bulunduğunu daima beraberce bildirmek zorundayız. İşimiz baş döndürücü kıymetli, onun düşüncesince baş döndürücü çalışacağız. Bakanlık vaktiyle konforlu işlerdi. İnanın yattığımız noktayı bilmiyoruz. Eskiden saylav sistemde taşradan istenilirdi o kafası yetmeyenlere söylüyorum. Belki az buçuk kafaları basar. Kılıçdaroğlu'nun formalist yer aldığı zamanlar, SGK'yı batırdığı vakitler öyleydi. Eskiden taşradan istenilirdi, Ankara işinize bakın derdi. Şimdi iş bilakis döndü, şunları yapalım, şunları strateji edelim, şunları henüz ortak tomar gerçekleştirelim diyoruz. Bu cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin getirmiş yer aldığı ortak anlayışın kendisidir” şeklinde konuştu.
“Sanatın terörizmi meşrulaştırdığına ilkin yol şahidiz”
PKK yıldırı örgütünün meşrulaştırılmasına da tepkime yayınlayan Süleyman Soylu, konuşmasını şöyleki tamamladı:
“Avrupa'da, Amerika'da pandeminin getirmiş yer aldığı o derece iri güçlükler mevcut ki, ortak tarafta marketler yağmalanıyor, mazot kuyrukları almış başını gidiyor. Bir tarafta hükümetler tekerlek tekerlek savruluyor. Oysa Türkiye yerine mıhlı ayaktayız. Sağlıkta yeteneksiz oldular, ekonomide yeteneksiz oldular. Yetmedi afetle mesnet karşıya kaldılar, 4 ayda vatandaşlarına ulaşamadılar. Ne yapacaklarını bilemediler. Şimdi Türkiye'de de onlardan imdat umanlar var. Onlara da üzülüyor ve acıyoruz. Bunların cereyanları bitmez. Şimdi Diyarbakır'daydı güzeşte hafta, daima bu arada ortak araya gelmişler HDP'nin eş başkanlarıyla. Bir adet işi gücü hemen dolaşmak, dolaşmak talip evcil yöneticiler, şehremaneti başkanları, daima bu arada ortak araya gelmişler. Kendisini sanatkâr yerine nitelendiren ortak can de ‘Hafıza Odası' niteleyerek ortak nesne yapmış. Terör örgütünün ne derece personeli mevcut ise oraya yerleştirmiş. Suçu da bizim üzerimize atmış. Bizim üzerimize atacak ki yıldırı örgütünün, PKK'nın politik koluyla ne açım gerçekleştirecek. ‘Hafıza Odası'ymış. Bedirhan çocuk burada ölmedi mi? Hafıza odanda Bedirhan Bebek mevcut mı? Sen Diyarbakırlısın, etraflı Diyarbakır'ın sevilmiş yer aldığı Gaffar Okan akıl odanda mevcut mı? Dürümlü köyünün katliamı mevcut mı? Tanışık köyünün katliamı mevcut mı? Henüz 3-4 maaş kundaktaki bebeklerin katliamı mevcut mı? Gücün yetmez, tırsarsın, korkarsın. Neden? PKK ile bu arada ortaklaşa iş yaptıkların, bire ortak sürede seni pişpişleyen Avrupa, sana sırtını dönerde onun için. Sanatın ticarete cihaz bulunduğunu defaatle tanık olmuştuk. Sanatın siyasete cihaz olduğuna tanık olmuştuk, fakat sanatın terörizmi meşrulaştırdığına ilkin yol şahidiz. Yazıklar olsun. Sanat ötekileştirmez. Sanat insafsız ortak levha ve ışık ortaya koymaz. Sanat, terörizmin cihazı olmaz. Hafıza odasında daima bu arada ortak araya gelmişsiniz, PKK yıldırı örgütünü yasal ortak zemine tefriş buyurmak istiyorsunuz. Sözde sanatçılar PKK yıldırı örgütünü yasal ortak zemine çekmeye çalışır, ortak politik partinin umumi başkanı HDP'yi yasal ortak zemine çekmeye çalışır, Avrupa ve ABD PYD'yi yasal ortak zemine çekmeye çalışır, dertlerini görüyorsunuz. Peki bunlar ne aşınmış edilebilir. Cumhurbaşkanımızın ortak yegâne lafı var, buradan çıkmayın ve zinhar caymayın. Ben hemen Allah'ın ve milletimin uğrunda eğilirim diyor. Allah'a teslimiyetimiz ve millete hizmetkarlığımız bunları aşınmış etmeye kâfi de artar bile. Buna daima beraberce anık olmalıyız. Hep beraberce bunu sağlamalıyız ve gerçekleştirmeliyiz.”
Bakan Soylu, buradaki programının arkası sıra kentten ayrıldı.
Mehmet Salih Akkuş-Yılmaz Sönmez-Feyzullah Taş
