İstanbul
Diyarbakır'da imamet eden babası Bekir Tüylü'nün yıldırı örgütü Hizbullah üyelerince 1995'te öldürülmüş bulunduğu nedeni öne sürülerek şehit sayılmasının peşi sıra devlet memuru meydana getirilen Yaşar Tüylü, babasının ölümüne bağlı davada sanıkların tanık yetersizliğinden aklanma etmesi üzerine, ödev malullüğü hükümlerinin uygulanmasının beklenen olmaması zımnında görevinden alınarak kısaca 3,5 sene ödenen aylığı arka istendi. Konuyu yargıya haiz Tüylü'nün memuriyete iadesine değişmeyen verildi.
AA muhabirinin sorun dosyasından derlediği bilgilere göre, Diyarbakır İstasyon Caddesi'ndeki Sümer Camisi'nde imam şekilde fariza eden 48 yaşındaki Bekir Tüylü, 12 Ekim 1995'te tarih ortası namazından çıkarken 3 bireyin bıçaklı saldırısı neticesinde yaşamını kaybetti.
Eylemin yıldırı örgütü Hizbullah çeşidinden gerçekleştiğinin belirlenmesi üstünde imam Bekir Tüylü "şehit" sayılırken, olayın faili bulunduğu kanıt edilen 3 kişioğlu huzur sorun açıldı.
İstanbul Büyükşehir Belediyesinde çoban şekilde etkin Tüylü'nün oğlu Yaşar Tüylü ise babası şehit bulunduğu düşüncesince ilişik anayasa kapsamında mutluluk memuru olmaya doğruluk kazandı.
Yaşar Tüylü, işinden istifa yazar 11 Ocak 2016'da Milli Piyango İdaresi Genel Müdürlüğü Aksaray Şubesinde görevli şekilde işe başladı.
İmam Bekir Tüylü'nün ölümüne bağlı davada yargılanan 3 sanığın aklanma etmesi üzerine, Yaşar Tüylü 3,5 sene süresince gayret yaptıktan sonraları bilmeyerek memuriyete atandığı kanıt edilerek görevine akıbet verildi.
"Yanlışlık neticesinde görevli şekilde ataması yapıldı"
Milli Piyango İdaresi de bunun üstünde Tüylü hakkında, almış bulunduğu maaşların tamamını arka ödemesi düşüncesince sorun açtı.
Milli Piyango İdaresi Genel Müdürlüğünce İstanbul'a yollanmak neredeyse Ankara Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine maruz sorun dilekçesinde, Yaşar Tüylü'nün Şehit Gazi Bilgi Sistemi'ne kaydı esnasındaki döneklik neticesinde ilişik anayasa göre görevli şekilde atamasının yapıldığı anlatıldı.
Dilekçede, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığınca meydana getirilen incelemede, ağababa Bekir Tüylü'nün ödev malulü olduğuna bağlı ilginin 10 Haziran 2016'da reddedildiği, Devlet Personel Başkanlığınca da mahdum Yaşar Tüylü'nün tayin teklifinin bozma edilmiş bulunduğu belirtildi.
Atama işleminin "gerekli koşulları taşımadan hatayla gerçekleşmesi" zımnında mahdum Tüylü'nün işe başladığı 11 Ocak 2016'dan memuriyetine akıbet verildiği 25 Temmuz 2019'a denli toplamda 143 bin 922 liralık 65 kuruş aylık ödendiği kaydedilen dilekçede, bu paranın 15 güneş zarfında arka ödenmesi maksut Tüylü'nün ifa yapmadığı bildirildi.
"4 sene sonraları 'pardon kılıç seni bilmeyerek görevli yaptık' denildi"
Bunun üstünde huzur sorun oluşturulan Tüylü, avukatı Emrullah Gözcü vasıtasıyla mahkemeye karşılık dilekçesi sundu.
Davanın reddi maksut dilekçede, Tüylü'nün memuriyetten atılmasının hukuka karşıt bulunduğu belirtilerek, "Çalışmaya başladıktan 4 sene sonraları müvekkile 'Pardon kılıç seni bilmeyerek görevli yaptık' denerek hukuka karşıt biçimde ilişiği kesilmiştir. Memur şekilde çalışarak emek ürünü döküp çalışmış bulunduğu 4 yılda emek vermek karşılığı ödenen maaşların toplamı kendisinden istem edilmiştir." ifadeleri kullanıldı.
Tüylü'nün, memurluk hakkı zımnında ayrılmış bulunduğu işini de kaybetmiş bulunduğu tamlanan dilekçede, "Memuriyetten ilişiği absürt ortak yüzden ötürü kesilerek bu büyükşehirde çocuklarıyla açıkta kalmıştır. Bu da yetmezmiş kabilinden 4 sene emek ürünü dökerek çalışmasının karşılığını almış bulunduğu eksiksiz maaşları faizleriyle arka istenerek sinir krizi etabına getirilmiştir. Ödenen maaşların arka alınmaya çalışılması akla hayale sığacak ortak gestalt değildir ve bu teşebbüs Anayasadaki yüklenti yasağına karşıt ortak uygulamadır. Müvekkil 4 sene emeksiz mı çalışmıştır? Müvekkilin bu vaziyeti güldürü filmlerine husus olacak ortak durumdur. Yaşadığı hadisat da adıyla uyumludur: 'Yaşar ne Yaşar ne Yaşamaz'. Davanın reddine değişmeyen verilsin." değerlendirmeleri paylaşıldı.
İdare mahkemesi, Yaşar Tüylü'yü DOĞRU buldu
Asliye Hukuk Mahkemesindeki sorun bitmeme ederken, Tüylü, İstanbul 8. yönetim Mahkemesine başvurarak, işlemin iptalini ve mahrum kalmış bulunduğu akçasal hakların kanuni faiziyle namına ödenmesini istedi.
İstanbul 8. yönetim Mahkemesi de Tüylü'yü DOĞRU bularak verdiği kararda, imam Bekir Tüylü'nün 1995'te öldürüldüğünü ve şehit sayıldığını, savlayıcı mahdum Yaşar Tüylü'nün de 2016'da memuriyete doğruluk kazandığını kaydetti.
Baba Tüylü'nün ölümüne bağlı davada sanıkların zamanın Diyarbakır Devlet Güvenlik Mahkemesinde yargılandıktan sonraları tanık yetersizliğinden aklanma ettikleri dökme kararda, mahkemeli gurur çeşidinden maruz dilekçede amme görevlisi Bekir Tüylü'nün yıldırı eylemi neticesinde öldürüldüğüne müteveccih kaza neticesinde bulunmadığından ödev malullüğü hükümlerinin uygulanmasının beklenen olmadığı, mahdum Tüylü'nün de bu yüzden Devlet Personel Başkanlığınca doğruluk sahibi olmaması sebebiyle görevine akıbet verildiğinin bildirildiği hatırlatıldı.
"Öldürülmeden ilkin de Hizbullah üyelerinin satırlı saldırısına uğramış"
Kararda, görüngü tarihinde yıldırı örgütü Hizbullah'ın alanda nice cami imamını erek aldığı, ağababa Tüylü'nün öldürülmeden ilkin 1994'te de ayrımsız teşekkül çalışanları çeşidinden satırlı saldırıya uğramış bulunduğu belirtilerek, bununla ilişik yargılananların da müebbet hapisle cezalandırıldığı bildirildi.
Söz konusu satırlı saldırıyla ahiret yolculuğu vakasında geçer yöntem, örgütün müteveffaya huzur husumeti, ayrıksı ortak dosyada ortak teşekkül üyesince maruz anlatım ile araştırı tutanağındaki tespitler dikkate alındığında ağababa Tüylü'nün rolü zımnında teşekkül saldırısına maruz kalması kararında ölüm etmiş bulunduğu vurgulanan kararda, bu kapsamda da ödev malullüğü hükümlerinin uygulanması gerektiği anlatım edildi.
İdare mahkemesinin neticesinde üstünde Yaşar Tüylü, memurluk görevine ayrıksı ortak mutluluk kurumunda arka döndü fakat almış bulunduğu maaşların iadeli edilmesi ve babasının şehit sayılması düşüncesince oluşturulan davalar sürüyor.
"O davayı da kazanacağız"
AA muhabirine mütekellim Yaşar Tüylü'nün avukatı Emrullah Gözcü, vakası ilkin duyduğunda inanamadığını ve ortak yurttaş şekilde aşırı üzüldüğünü söyledi.
Müvekkilinin babasının şehit edildiğini, bunun peşi sıra "memuriyet hakkın var" denince işini bırakıp görevli bulunduğunu özetleyen Gözcü, şunları kaydetti:
"Müvekkile 4 sene sonraları da 'Pardon senin babanı şehit edenler tanık yetersizliğinden aklanma etti, senin memuriyette gitti.' demişler peşi sıra da o 4 sene çalışarak alnının teriyle almış bulunduğu maaşları faiziyle arka iadeli istemişler. Bir şehit oğlu nite bu biçimde kıygın edilir insanoğlu deme veremiyor. Bu haksızlığa açtığımız davayı kazandık hem ağababa şehit sayıldı bununla birlikte memuriyetini arka kazandık. Aldığı maaşları faiziyle arka kabul etmek düşüncesince açtıkları sorun bitmeme ediyor. İnşallah onu da andıran sürede kazanacağız. Yaşar koca şu anda görevli şekilde çalışmaya bitmeme ediyor.
