Mardin'in-Savur karayolunun 35'inci kilometresinde 4 Kasım 1994'te yıldırı örgütü PKK personelleri sefer keserek araçları durdurup etiket kontrolü yaptı. Bu tam alışverişten dönen Başkavak Köyü İlköğretim Okulu Müdürü Mehmet Zeki Ödük, hoca Mahmut Çatalkaya, Ali Yıldız ve Erol Ercan'ı arabadan indiren teröristler, öğretmenleri otlak ateşine tutarık martir etti.Giresun Eğitim Fakültesi Sınıf Öğretmenliği Bölümü mezunu bulunan ve evvel fariza noktayı bulunan Başkavak Köyü İlköğretim Okuluna tayin edilen 24 yaşındaki Erol Ercan'ın ismi, seneler sonradan mektebindeki kütüphaneye verildi. Olaydan 16 yıl sonradan Mardin'e denetmen adına tayin edilen İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Polat, teftiş düşüncesince gittiği Savur'un Başkavak köyünde okulun kütüphanesine Erol Ercan'ın adının verildiğini görür görmez dershane arkadaşının martir bulunduğunu öğrendi.
"İsmini ve resmini görür görmez tanıdım"Şehit hoca Erol Ercan'ın üniversiteden dershane arkadaşı bulunan Mardin İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Polat, “Erol Ercan rahmetli, Allah yağmur eylesin. Mekanı aşırılmak olsun inşallah. Üniversiteden, Giresun Eğitim Yüksek Okulunda dershane arkadaşımız. Ben kendisini editör 94'lü zamanlardan sonradan görmedim. Yaklaşık 16 yıldan sonradan Mardin'e denetmen adına atanmıştım. 2010 senesinde ego teftiş gibi müşterek okula gittiğimde onun adını gördüm. Resmini de görür görmez tanıdım editör baş döndürücü da üzüldüm. Dört arkadaşıyla bu arada Savur'un Gengi mezrasında martir edilmişlerdi. Bu da bizim düşüncesince baş döndürücü can sıkıcı müşterek olaydı. Hala duygulanıyorum” diyerek konuştu.
"Erol komutan sessiz, mülayim müşterek insandı"Şehit hoca Erol Ercan'ın kişiliğinden bahseden Polat, “Erol komutan üniversitede sessiz, sakin, mülayim biriydi. Kimseye müşterek ziyanı sıfır müşterek arkadaşımızdı. Biz de seviyorduk kendisini. Bartın Ulusluydu. Karadenizli olması nedeniyle kılıç de Karadeniz'de fariza yapıyor ve okuyorduk. Arkadaşımızı da seviyorduk. Yalnız editör o zamanın koşulları içinde kılıç üniversiteden izinli olduktan sonradan kendisi ile tek görüşemedik. Ben okulda gördüm” halinde konuştu.
O zamanlarda Zonguldak'ta fariza yaptığını bildiren Polat, konuşmasını şöyleki sürdürdü:"Onun da memleketi bulunan Bartın'da ayrımsız sürede Zonguldak'a ilişkin müşterek ilçeydi. Oradan duyduk martir haberi adına duyduk. Ama ego 4 yıl geçmişti aradan kendisinden aylıktan sonra. Böyle etraflıca kulak dolgunluğu hemen ceride gelişmeleri halinde izleme edeceğimizi gidiş yoktu. Zaten Güneydoğu'da o zamanlarda baş döndürücü derin martir gelişmeleri ve öğretmenlerin martir bulunduğu gelişmeleri geliyordu. Özellikle 1992-1994 yılları arasında. Bu bölgenin en şişman problemi kişilerin, vatandaşın bilisiz bırakılarak yıldırı eğiklik etmeleri. Biz bu manada hem Milli Eğitim Müdürlüğü adına hem o devirde denetmen eskiden de hoca adına cehaletle savaşıyoruz. Savaşmaya da bitmeme edeceğiz. Allah'a baş döndürücü şükür zaman şu anda yıldırı en örgen indirilmiş durumda. Eğitim faaliyetleri de derin müşterek halde okullarımız da bitmeme ediyor. Bu da bizi bahtiyar ediyor.”
Kübra Nur Atik
"İsmini ve resmini görür görmez tanıdım"Şehit hoca Erol Ercan'ın üniversiteden dershane arkadaşı bulunan Mardin İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Polat, “Erol Ercan rahmetli, Allah yağmur eylesin. Mekanı aşırılmak olsun inşallah. Üniversiteden, Giresun Eğitim Yüksek Okulunda dershane arkadaşımız. Ben kendisini editör 94'lü zamanlardan sonradan görmedim. Yaklaşık 16 yıldan sonradan Mardin'e denetmen adına atanmıştım. 2010 senesinde ego teftiş gibi müşterek okula gittiğimde onun adını gördüm. Resmini de görür görmez tanıdım editör baş döndürücü da üzüldüm. Dört arkadaşıyla bu arada Savur'un Gengi mezrasında martir edilmişlerdi. Bu da bizim düşüncesince baş döndürücü can sıkıcı müşterek olaydı. Hala duygulanıyorum” diyerek konuştu."Erol komutan sessiz, mülayim müşterek insandı"Şehit hoca Erol Ercan'ın kişiliğinden bahseden Polat, “Erol komutan üniversitede sessiz, sakin, mülayim biriydi. Kimseye müşterek ziyanı sıfır müşterek arkadaşımızdı. Biz de seviyorduk kendisini. Bartın Ulusluydu. Karadenizli olması nedeniyle kılıç de Karadeniz'de fariza yapıyor ve okuyorduk. Arkadaşımızı da seviyorduk. Yalnız editör o zamanın koşulları içinde kılıç üniversiteden izinli olduktan sonradan kendisi ile tek görüşemedik. Ben okulda gördüm” halinde konuştu. O zamanlarda Zonguldak'ta fariza yaptığını bildiren Polat, konuşmasını şöyleki sürdürdü:"Onun da memleketi bulunan Bartın'da ayrımsız sürede Zonguldak'a ilişkin müşterek ilçeydi. Oradan duyduk martir haberi adına duyduk. Ama ego 4 yıl geçmişti aradan kendisinden aylıktan sonra. Böyle etraflıca kulak dolgunluğu hemen ceride gelişmeleri halinde izleme edeceğimizi gidiş yoktu. Zaten Güneydoğu'da o zamanlarda baş döndürücü derin martir gelişmeleri ve öğretmenlerin martir bulunduğu gelişmeleri geliyordu. Özellikle 1992-1994 yılları arasında. Bu bölgenin en şişman problemi kişilerin, vatandaşın bilisiz bırakılarak yıldırı eğiklik etmeleri. Biz bu manada hem Milli Eğitim Müdürlüğü adına hem o devirde denetmen eskiden de hoca adına cehaletle savaşıyoruz. Savaşmaya da bitmeme edeceğiz. Allah'a baş döndürücü şükür zaman şu anda yıldırı en örgen indirilmiş durumda. Eğitim faaliyetleri de derin müşterek halde okullarımız da bitmeme ediyor. Bu da bizi bahtiyar ediyor.”Kübra Nur Atik 
