Ankara
Akar başkanlığında, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Musa Avsever, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ve Bakan Yardımcısı Yunus Emre Karaosmanoğlu'nun da katılmış olduğu videoteyp konuşma toplantısı düzenlendi.
Kuvvet ve kargaşa komutanlarının birlikte diyar içi ve dışındaki bütünlük komutanlarının bitmeme fail ameliyat ve sahadaki akıbet vaziyete bağlı bilgelik verdiği toplantıda, savunma ve asayiş mevzuları kapsamında, Doğu Akdeniz'deki gelişmeler, terörle savaşım harekatları ve dünkü yüz koronavirüsle (Kovid-19) mücadelede yaşama geçirilen tedbirler ele alındı.
Talimatlar sağlayan Bakan Akar, Türk Silahlı Kuvvetlerinin dip müşterek dönemden geçtiğini belirterek, "Şu anne derece iri müşterek başarıyla bizlere sunulan görevleri adına getirdiniz. Bundan çevre hepinizi kutluyorum. İnşallah artık da bire müşterek ağırbaşlılık ve samimiyetle, diyalog ve eş güdüm süresince faaliyetleri çalmak yoluyla bizlere sunulan görevleri başaracağız." sanarak konuştu.
Suriye ve Irak'ın kuzeyinde terörle mücadelenin güçlü toprak ve iklim şartlarına karşın kararlılıkla ve kalan müşterek gidişatta bitmeme ettiğini dile getiren Akar, terörle mücadelenin, yandaki devletlerin haklarına ve sınırlarına okkalı biçimde yürütüldüğünü vurguladı. Tek hedeflerinin teröristler olduğuna dikkati çekici Akar, "Terör örgütünde ağır müşterek yıkılış yaşanıyor." laflarını harcama etti.
PKK/KCK'nın kurucularından "Fuat" harf isimli sanlı Ali Haydar Kaytan'ın da operasyonlarda atıl vaziyete getirildiğini anımsatan Akar, "Terör örgütünün elebaşları yegâne hiç atıl vaziyete getiriliyor. Örgütün sanki elebaşları durumun nereye gittiğini anladı. Alttakilerin de bunu anlaması ve adalete doğrulama olmaktan ayrıksı çarelerinin olmadığını bilmeleri lazım." değerlendirmesinde bulundu.
Bakan Akar, 1 Ocak'tan bugüne derece mecmu 2 bin 481 teröristin atıl vaziyete getirildiğini de açıkladı.
"İnsanlık suçu, vicdansızlık"
Ege ve Doğu Akdeniz'deki gelişimleri de yakından izlem ettiklerini vurgulayan Akar, "Biz, uğur boncuğu biçimde agresif müşterek davranış süresince değiliz, oradaki haklarımızı savunuyoruz." ifadesini kullandı.
Türkiye'nin kâffesi faaliyetlerini makul, lojik ve soğukkanlılıkla sürdürdüğünü tamlayan Akar, laflarını şu biçimde sürdürdü:
"Biz bu biçimde davranırken, Yunanistan provokatif, gerilimi artırıcı, agresif söyleyiş ve eylemler süresince bulunuyor. Yunan yetkililer, sanki Türkiye'nin Yunanistan'a için müşterek hamlesi varmış derece ifadeler kullanarak, 'Yunanistan mağdur, Türkiye saldırgan' algısı yapmaya çalışıyor. Fakat esasta saldırganın, yayılmacının kendileri olduğunu, gün de günümüzdeki gelişmeler de bariz müşterek biçimde gösteriyor."
Yunan yetkililer kabilinden tarihe, hukuka ve günce yaşama karşıt söylemlerin ortaya atıldığına ayraç fail Akar, "İnsan haklarından bahsediliyor, fakat Yunan Sahil Güvenliğinin, savunmasız kişilerin botlarını denizin ortasında delmeye adım etmeleri, acı etmeleri iri müşterek adamlık suçu, vicdansızlıktır. Böyle müşterek ortamda iken vakaları çevirip Türkiye'ye için agresif gelir çevirmek anlaşılır, ahlaki, hukuku ve realist değildir. Bu ağız ağıza müşterek riyakarlık, ikiyüzlülüktür." görüşünü paylaştı.
