Lefkoşa
Tatar, Konstantias-Mağusa Metropoliti Vasilios'un Kıbrıs Rum kesimindeki Alfa Televizyonuna meydana getirdiği açıklamalara bağlı Türk Ajansı Kıbrısa (TAK) değerlendirmelerde bulundu.
Kilisenin, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nde (GKRY) siyasete, öğrenime ve ulusal meselelere doğrultu verdiğini, Türk düşmanlığının topluma aşılanmasında ve tahriklerde can alıcı bulunduğunu kaydeden Tatar, "Ülkedeki huzuru, barışı, dü halkın komşuluk ilişkilerini dürten ve bozan kilisedir." dedi.
Tatar, GKRY'de papazların askeri tatbikata katılmasını meydana getirdiği açıklamayla kınadığını ve kilisenin hakeza birlikte işin süresince toprak almasını eleştirdiğini kaydederek "Tespitimiz doğruydu fakat oradaki en fevk düzem papazlardan taşlama ve tehdide varan, işi alelacayip bölgelere götürücü izahat geldi." biçiminde konuştu.
Kıbrıs Türklerine ve seçme liderine müteveccih meydana getirilen açıklamaların bildirme edilemez bulunduğunu tamlayan Tatar, "Kilisenin ve her insanın sınırını bilmesi" icap ettiğini vurguladı.
"Kimse kiliseye namüsait düşmüyor"
Tatar, "Kilisenin Türk düşmanlığının topluma aşılanmasında, tahriklerde, Enosis'te ve Akritas Planı'nda ne denli can alıcı bulunduğunu biliyoruz. Bu hala bitmeme ediyor. Irkçı, baş döndürücü Helenist fikre sahip, Ortodoks dinini meselelerin üstünde gören, sorgulanamaz vaziyette bulunan kilise, Güney'deki herhangi birlikte çeşitli politik erki etkiliyor. Kimse kiliseye namüsait düşmüyor. Bunları sorgulamak önemli." ifadesini kullandı.
Kıbrıs Türk halkının anlayışlı bulunduğunu ve meselelere de bu doğrultuda baktığının altını çizen Tatar, Kıbrıs Türk topluluğunda Rumlardaki kabil tiksinti söylemi olmadığına dikkati çekti.
Tatar, Kıbrıslı Türklerin sulh ve hayat istediğini, barışın da Ada'ya 1974'te geldiğini anımsattı.
