İstanbul
Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanmakta bulunan iddianamede 6 isim ortada yaşanmış bulunan görüngü anlatıldı.
Buna göre, Avcılar Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğünde memur çekimci Ercan Yüksel, fotoğrafhane Hasan Canberk Savaşeri ile sürücü Mevlüt Çalışkan, kar yağışının çarpıcı yer aldığı 28 Ocak'ta ilçedeki aksi hali fotoğraflamak düşüncesince göreve çıktı.
Bu insanların bulunmuş yer aldığı araç, tempo halindeyken kayganlaşan yolda bire müşterek istikamette revan Arslan, Servet ve Deniz Erdem'in bulunmuş yer aldığı vasıtaya arkadan çarptı.
Bunun dair araçtan nazil bu şahıslar ile Avcılar Belediyesinin 3 personeli ortada çıkan ağız dalaşı kavgaya dönüştü. Bu tam yakınan sanıklar Servet ve Deniz Erdem'in yumrukla nice el vurmuş yer aldığı yakınan maznun Ercan Yüksel, bakış açısından dirimlik korku geçirmeyecek ve dümdüz tıbbi müdahaleyle iyileşemeyecek derecede yaralandı.
Kavga esnasında 6 kişi, sumsuk ve tekmeyle birbirlerini de darbetti.
Dava, temel ukubet mahkemesinde görülecek
İddianamede, yakınan maznun Arslan Erdem'in "kamu görevlisini dümdüz yaralama" suçundan 6 aydan 1 sene 6 ayak tabanı kadar, mevkuf bulunan yakınan sanıklar Deniz ile Servet Erdem'in de "basit yaralama" ve "kamu görevlisini düşünülerek yaralama" suçundan 2'şer yıldan 6'şar yıla denli hapisle cezalandırılmaları istendi.
İddianamede, yakınan sanıklar Hasan Canberk Savaşeri, Mevlüt Çalışkan ve Ercan Yüksel'in de "basit yaralama" suçundan 6'şar aydan 1 sene 6'şar ayak tabanı denli dam cezasına çarptırılması istem edildi.
Davanın duruşması, ilerleyici günlerde Küçükçekmece 5. Asliye Ceza Mahkemesinde görülecek.
"Gözüme çarpış almamak düşüncesince uzaklaşmak mecburiyetinde kaldım"
Olayda gözüne çarpış almış yer aldığı düşüncesince müşahede yetisini şişman miktarda kaybeden çekimci Ercan Yüksel, yaşadıklarını AA muhabirine anlattı.
Kar tasfiye çalışmalarını fotoğraflamak düşüncesince göreve çıktıklarını tamlayan Yüksel, iş dönüşü ilçe geçirdiklerini söyledi.
Yüksel, kamyonetten nazil insanların bağırtılarını duyduklarını, "Arkadaşlar, bizde müşterek bilinçlilik yok, sizde de müşterek bilinçlilik yok ise ehemmiyetli değil, kaza, gereği her neyse yapılır." söylediğini anlatım ederek, şunları kaydetti:
"Bu şahıslar üzerimize akilane bağırarak ve taşlama ederek gelip şoförü dövmeye başladı. 'Yapmayın!' diye uyarırken müşterek isim üstüme geldi. 'Bana dokunma, ameliyatlıyım.' dedim. Üzerime gelmeye başlayınca uzaklaşmak mecburiyetinde kaldım. Gözüme çarpış almamam lazım. Kaçma esnasında bu isim beni yakaladı, 'Vurma kardeşim, gözümden ameliyatlıyım.' dedim. Belki vazgeçer dedim. O anda kafamı eğdim, gözümü korumaya çalıştım. Gözüme alttan müşterek sumsuk vurdu. O anda müşahede kaybı yaşadım. Zaten güzeşte sene saydam tabaka nakli olmuştum. Sonrasında hastaneye gittik."
Hastanede saydam tabaka naklini fail profesörün kendisini arama ettiğini ve ondan sonra ameliyata girdiğini tamlayan Yüksel, atık yumrukla gözünün patladığını, ameliyatta korneaya karışma edildiğini söyledi.
Yüksel, likit akması yerinde gözünü ağız ağıza kabul etmek mecburiyetinde kalacaklarını dile getirerek, "Şu anda müşterek başağrısı bulunmayan fakat kontrollerim bitmeme ediyor. Yanılmıyorsam 2-3 cerrahi karışma elan geçireceğim. Doktor derinlemesine müşterek proses olacağını ve gözün eskisi kabil olamayacağını söyledi. Ne denli görüp ne denli görmeyeceğim öteki ameliyatlar ondan sonra muhtemelen olacakmış. Şu anda görmüyorum, flu, karartılar görüyorum o kadar. Tedavilerim bitmeme ediyor. Yapılacak ameliyatlar ondan sonra ne denli göreceğim muhtemelen olacak." ifadelerini kullandı.
Olaydan 9-10 devir sonradan eşinin tevellüt yaptığını tamlayan Yüksel, 3,5 yaşlarında müşterek kızının bulunduğunu laflarına ekledi.
