Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan, partisinin Antalya'da hissedar otelde meydana gelen Aylık Olağan İl Başkanları Toplantısı'ndan iklim ve evren gündemine bağlı ehemmiyetli açıklamalarda bulundu.
6'lı masayı meydana getiren 5 partiye kritik çağrı
‘İktidar hakeza de ihtilaf ne durumda' diyen Erbakan, lafı 28 Şubat'ta meydana getirilen 6'lı masa toplantısına getirerek, 5 ihtilaf partisine şu ehemmiyetli çağrıyı yaptı:
“28 Şubatçılar, Bilderbergçiler, Chatham House'çular, İstanbul Sözleşmesi severler, senelerce ekonomiden mesul nezaret yapmış olup ekonominin bugünkü bir duruma gelmesinde en iri hisse sahibi olanlar, hâlâ şimdiden gelişigüzel hafta İngiliz-Amerikan Büyükelçileriyle hissedar araya gelenler hissedar masada toplanmışlar. Erbakan Hocamızın tabiriyle ‘alt alta mı gelelim yukarı caba mi gelelim, taraf yana mı gelelim' bunu tartışıyorlar. Kim üstteki olsun, ki alttaki olsun, ki yanda olsun bunu tartışıyorlar. Buradan CHP dışındaki partilere çağrıda bulunuyoruz; kadın dört başı mamur bu yanlışlarınızdan dönün ve kadın Milli Görüş prensipleri ve çatısı altında hissedar uyuşma kuralım. Yaşanabilir ve Yeniden iri Türkiye'nin kurulması için, aut politikada Avrupa'nın G20'nin, ABD'nin takiben koşmaktan kurtulup D-60 projesini olmak düşüncesince ve iktisat dalında da namus borcu ve nema ekonomisi hesabına istihsal istihdam hariç satım odaklı hissedar iktisat modeline devredilmek için, paylaşımda ve yönetimde adaleti kasılma kılmak için, geçmiş imtiyazlılar değil geçmiş ulus diyen hissedar iktidarın Türkiye'nin başına gelmesi düşüncesince geliniz acemi hissedar uyuşma kuralım. Geliniz Kılıçdaroğlu'nu Cumhurbaşkanı etme planına, 60 yıl sonradan ülkenin başına CHP'li hissedar cumhur reisi getirme planına eş olmayınız. Gelin evvel imtiyazlılar diyen, paylaşımda ve yönetimde adaleti unutmuş bulunan bu iktidarı değiştirelim.”
Ukrayna ve Rusya cenginde Batı da minimum Rusya derece suçlu
Dünyanın gözünü çevirilmiş olduğu Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin, ülkemizi yakından ilgilendirdiğini kaydeden Erbakan, “En özellikle söylenmesi müstelzim ne iklim olursa olsun yer bütünlüğüne meydana getirilen saldırıları onama etmemiz belkili değildir. Burada da Ukrayna'nın istiklaline egemenliğine yer bütünlüğüne meydana getirilen saldırıyı onama etmemiz belkili değildir. Hiçbir devir savaşın illa de sivillerin öldürülmesini onama etmemiz belkili değildir. Bir an geçmiş savaşın durması, ateşkesin anons edilmesi ve Ukrayna'nın yer bütünlüğüne hürmet duyulması çağrısında bulunuyoruz. Ancak elbette Rusya'nın bu davranışları sergilemesi de durup dururken olmadı. Bu saldırıları gelişigüzel ne derece ikrar etmesek de dört başı mamur dünyanın jandarması ve kaosun, fesadın başı ABD'nin NATO marifetiyle akıbet 15 yıldır Rusya'yı kımıldatma etmekten art durmamıştır. 2009'dan buyana Gürcistan'da meydana getirilen NATO tatbikatları, Kafkasya'dan Rusya'yı abluka planı doğrultusunda Gürcistan ve Ukrayna'yı Avrupa Birliğine namzet iklim biçimine getirilmesi, Turuncu ve Gül devrimleri ile değiştirilen iktidarların NATO yanlısı olması, Ukrayna'ya yerleştirilebilecek ölçülü menzilli füzelerle Moskova'nın vurulabilecek noktaya gelmesi, Ukrayna'nın Odessa Limanı'nın hissedar NATO limanı biçimine gelmesi kabil tehditler bu harbe hastalık olmuştur. 1994 senesinde İngiltere, ABD, Ukrayna ve Rusya arasından meydana getirilen Lizbon ve Budapeşte anlaşmalarına Amerika ve İngiltere, ‘NATO'yu Doğu Avrupa'ya akıllıca genişletmeyeceğiz' laflarını tutmadılar. Özellikle Amerika sözünü tutmuyor ve Gürcistan'a ve Ukrayna'ya varıncaya derece NATO'ya eklemek düşüncesince harekete geçiyor. Yeniden Sovyet düşsel kuran Putin kabil hissedar liderin de NATO'nun bu yayılımcı politikasına dirlik ilgisiz kalması da elbette ki düşünülemez. Ayrıca Rusya'nın doğalgaz silahını da daha kullanmadığını da beyan kılmak lazım. Bu tabela karşısında Türkiye'nin behemehâl Ukrayna'nın yer bütünlüğüne erbap çıkması lazım. NATO, Ukrayna ve Rusya nezdinden bu savaşın durması düşüncesince elinden geleni yapması lazım. Montrö anlaşmasının önemi bu harp vesilesiyle hissedar kere hâlâ öne çıktı. Tavizsiz hissedar biçimde uygulanması lazım” biçiminde konuştu.
Erbakan'dan Batı'nın mürai tavrına kaba tepki
Batı'nın sığınmacı dair dü yüzlü politikasını da eleştiren Erbakan, laflarına şu biçimde bitmeme etti:
“Bu vakalardan çıkartılacak ders, Milli Görüş'ün gelişigüzel devir dediği kabil Batı'nın ve Avrupa Birliği'nin mürai ve tepik standartçı tavrı. 44 milyon lafı geçen Ukrayna'dan minimum 1 milyon sığınmacı geldi. Ne derece sığınmacı gelirse gelsin kapımız bariz deniyor. Suriye'den, Afganistan'dan gelenlere kapıları açmayı bırakın üstlerine pınar su döküyorlar, plastik kurşun sıkıyorlar. Tel örülmüş duvarlar örmeler, denizde şişme botları delip ölüme vazgeçme etmeler Oysa ayrımsız AB üyesi ülkeler; hâlâ biraz ay geçmiş Suriye ve Libya iç savaşından, Afganistan'da Taliban zulmünden kaçarak Belarus sınırına yığılan on binlerce kişiye sınırları kapattılar. Mültecileri kapatmak has sınırlarına kuvvetlendirme askeri çelim gönderdiler. Binlerce insanoğlu soğuktan harap oldu, baş döndürücü sayıda insanoğlu da donarak yaşamını kaybetti. Neden zira bunlar Afganlı, Suriyeli, Iraklı, Afrikalı bunlar Müslüman anca ise bunlar ölsünler ne durumları var ise görsünler. Cesedi Bodrum kıyılarına vuran Aylan bebeğin babasına bile dehalet hakkı verilmedi. Babası Aylan bebeğin naaşını da alarak Kuzey Irak'a hâllenmek durumunda kaldı. Daha güzeşte ay 19 sığınmacı Yunanistan kabilinden art itilerek Meriç sınırında donarak cansız biçimde bulundu. Bütün bu yaşananlar Batı'nın Çifte Standartçı tutumunu ortaya koymakta, Milli Görüş'ün haklılığını göstermekte ve içimizdeki Batı aşıklarına da ibretlik hissedar ibret olmaktadır”.
Engin Yağcı
İLGİLİ HABER
TDP Lideri Mustafa Sarıgül: 'Keşke altılı ganyan masa 28 Şubat Darbesini de konuşsaydı' 
