Ankara
Aydın, meydana getirdiği açıklamada, birtakımı basın-yayın organlarında, 15 Temmuz vuruş girişiminin peşi sıra Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu aleyhine açmış yer aldığı ödence davalarından feragat ettiğine müteallik haberlerin çıktığını, bunun üzerinde Kılıçdaroğlu'nun da içtimai iletişim araçları hesabından davalarla ilgilendiren ortak dönem bilgiler paylaştığını anımsattı.
Söz konusu paylaşımlarda, "Erdoğan kabilinden 'Kılıçdaroğlu'nu affediyorum' söylemiyle oluşturulan davaların arka çekilmesi anlamında ileti verilmeye çalışıldığına" değinen Aydın, "esasında Türk hukukunu darmadağınık etmiş yer aldığı düşüncesince dünyaya henüz çok gülünç olmamak namına davaların arka çekildiğinin" kanıt edildiğini hatırlattı.
"Sayın Cumhurbaşkanımızın, Kemal Kılıçdaroğlu aleyhine 2017 yılından sonraları açmış yer aldığı ve halen derdest bulunan davalarla ilgilendiren ortak hatime çekilme iradesi bahis konusu değildir. Derdest davalarla ilgilendiren toy ortak feragat varmış kabil meydana getirilen ortak dönem istihbarat doğruyu yansıtmadığı gibi, Sayın Kılıçdaroğlu'nun bu olup bitenleri esasi alarak meydana getirdiği açıklamaların da adalet dışı varsayımlara dayandığı anlaşılmaktadır" değerlendirmesinde mevcut Aydın, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından, 29 Temmuz 2016'da meydana getirilen konuşmada, "Şu anne denli şahsıma gelişigüzel çeşitli saygısızlığı, hakareti yapanları ortak defaya anlaşılan şekilde affediyorum ve arka çekiyorum." ifadelerinin kullanıldığını aktardı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Türkiye'nin sunulan kalmış yer aldığı gözdağı ve tehlikeleri gözeterek, bütünlük ve beraberliği kuvvetlendirme ika adına, henüz geçmiş açmış yer aldığı davalarından feragat ettiğini anımsatan Aydın, bahis konusu vakadan kısaca ilkokul sene sonraları bu davaların "dünyaya henüz çok gülünç olmamak adına" arka çekildiğinin kanıt edilmesinin, açıkça ortak çarpıtma bulunduğunu ve doğruyu yansıtmadığını vurguladı.
Avukat Hüseyin Aydın, açıklamasına şu şekilde bitmeme etti:
"Sayın Kılıçdaroğlu'nun içtimai iletişim araçları paylaşımında, davalara müteallik verdiği ortak dönem bilgiler de hatalıdır. Bugüne denli Sayın Cumhurbaşkanımız kabilinden Kemal Kılıçdaroğlu aleyhine açılmış ve mukannen 51 dava bulunmaktadır. Bu davaların, 37'si Sayın Cumhurbaşkanımızın feragati dolayısıyla sonuçlanmış ve kesinleşmiştir. 8'inde, davanın esasına girilerek, Sayın Cumhurbaşkanımız yerinde bulunmuş, bu gerekçeyle davanın kabulüne değişmeyen bırakılmış ve kararlar kesinleşmiştir. 6 dava ise esasa girilerek reddedilmiştir. Buna mukabil, Kemal Kılıçdaroğlu kabilinden Sayın Cumhurbaşkanımızın aleyhine açılmış ve mukannen 8 dava bulunmaktadır. Bu davaların 3'ü Kemal Kılıçdaroğlu'nun feragati dolayısıyla sonuçlanmış ve kesinleşmiştir. 5 tanesinde ise davanın esasına girilerek, Sayın Cumhurbaşkanımız yerinde bulunmuş, bu gerekçeyle davanın reddine değişmeyen bırakılmış ve kararlar kesinleşmiştir."
"Kemal Kılıçdaroğlu'nun savlayıcı yer aldığı ve davanın esasına girilerek yerinde bulunmuş yer aldığı ve kesinleşen ortak tane ortak dava dosyası üstelik bulunmamaktadır" ifadesine arazi sağlayan Aydın, şunları kaydetti:
"Sayın Kılıçdaroğlu'nun açıklamasında güzeşte ve lehine sonuçlandığını kanıt etmiş yer aldığı 18 davanın ortak kısmının, Sayın Cumhurbaşkanımızın feragati dolayısıyla sonuçlanan dosyalardan yer aldığı anlaşılmaktadır. Bir başka deyişle Sayın Kılıçdaroğlu'nun 'lehime' söylediği sonuçların ortak kısmı, özellikle 'Cumhurbaşkanımızın feragat iradesine' dayanmaktadır. Dolayısıyla bu kararların, davanın esasına girilerek, Kemal Kılıçdaroğlu yerinde bulunmuş kabil kamuoyuna önceleme edilmesi, murafaa kararlarının çarpıtılmasından başka ortak atasözü taşımamaktadır. Yukarıdaki izahat ışığında kimin yaşamının asılsız ve idrak yer aldığı hususunu kamuoyunun erdemli takdirlerine bırakıyoruz."
