İstanbul Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Tersaneler Komutanlığı’nda, işçilerle müşterek araya geldiği iftar vakti vakti programında konuştu.<br class="k-br" />Bugünün 1 Mayıs bulunduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'de 1 Mayıs'ı Emek ve Dayanışma Günü şekilde 2009 senesinde resmi dinlence anons ettiklerini dile getirdi.Geçmişte sıkıntı donör hadiselerin de yaşandığı bu tarihi, esas anlamda çalışanların bayramı durumuna bildirmek düşüncesince rastgele ayrışık gayreti gösterdiklerini anlatım fail Erdoğan, birtakımı provokatif gelişmemiş eylemler haricinde uzun uzun müşterek süredir 1 Mayıs'ın hesabına yerinde müşterek biçimde Emek ve Dayanışma Günü şekilde algı edildiğini söyledi.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan laflarına şu biçimde bitmeme etti:"Hayata iştirakçi unvanıyla başlamış müşterek kardeşiniz şekilde 1 Mayıs'ı kişi bayramım şekilde da ikrar ediyorum. Tersane işçilerimiz ile Türk-İş Sendikamızın temsilcileriyle baş başa bu dobra 1 Mayıs akşamında iftar vakti vakti sofrasında buluşarak kılıç de Emek ve Dayanışma Günü'müzün sevincine eş edinmek istedik. Yarın ise Ramazan Bayramı'nı daima baş başa kutlayacağız. Sizlerin gözetiminde tamamı milletimizin, İslam aleminin ve insanlığın Ramazan Bayramı'nı kutlama ediyorum. Rabb'imden bizleri bundan ahir ramazanlara, bayramlara da hayırla, sağlıkla, selametle eriştirmesini diliyorum.Bölgemizde ve dünyada, savaşların, çatışmaların, insanca trajedilerin, krizlerin saf dolaştığı müşterek devirde bizlere vatanımızda güvenle, huzurla, keyifle yaşayabilmeyi kader fail Rabb'ime hamdediyorum. Maalesef vatanımızda birtakım kesimlerde müşterek şükürsüzlük, müşterek tatminsizlik, müşterek kötümserlik ıpıssız aldı başını gidiyor. Halbuki geçmiş elimizdekilere şükredeceğiz sonradan şimdi iyisi şimdi güzeli şimdi ilerisi düşüncesince çalışacağız, savaşım edeceğiz. Bunun ne düşünmek bulunduğunu en elleme kendince teri ile yaşamını ele geçiren siz iştirakçi kardeşlerim bilir."- "Bu kayıpların hepsini de çelimsiz müddette telafi ederiz"Dünya, müstevli devri ile başlayıp Karadeniz'in kuzeyindeki savaşla derinleşen müşterek krizin içre çırpınırken tamamı dikkatlerini ve enerjilerini yatırıma, istihdama, üretime, ihracata yönelttiklerini anlatım fail Erdoğan, "Önceliği insanlarımızın işine, aşına, geçimine vermezsek esas felaketi o devir yaşayacağımızı biliyorduk. Hayat pahalılığı hasebiyle alıntı gücümüz müşterek zerre sakıt kabil ancak 30 milyon vatandaşımıza çalışacak iş, rastgele ay evine girecek derneşik dirimsel sağladıktan sonradan inşallah bu kayıpların hepsini de çelimsiz müddette telafi ederiz. Türkiye çalıştıkça, Türkiye ürettikçe, Türkiye bugününe ve istikbaline eş çıktıkça, Allah'ın izniyle tek kimesne bu milletin sırtını namına getiremez, bu ülkeyi güçsüz düşüremez. Ellerini ovuşturarak Türkiye'nin tökezlemesini ayrıca yere kapaklanmasını bekleyenleri 20 senedir bulunduğu denli bundan böyle da hüsrana uğratmaya bitmeme edeceğiz. Çocuklarımıza bırakacağımız en şişman mirasın şişman ve çelimli Türkiye hedefine erişmek olduğuna inanıyoruz. Bu yolda sonuç nefesimize derece savaşım etmekte kararlıyız." niteleyerek konuştu.Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün insanlığın eş bulunduğu rastgele şeyin peşinde sağlam baş döndürücü bireyin kendince teri, emeği ve fedakarlığının bulunduğunu dile getirerek açıktan bakılınca tertemiz ışıl şehirlerin, denizlerde yüzen devasa gemilerin, semalarda süzülen uçakların, rastgele bir tanesi ayrımlı mahsulat çıkaran fabrikaların peşinde daima insanoğlu emeği ve gayretinin bulunduğunu söyledi.Eskilerin, "Emeksiz aşındırmak olmaz." söylediğini hatırlatan Erdoğan, "Emek yoksa, o muazzam yapılar düz yazı edilemez. Emek olmadan üretimevi çarkları dönmez. Emek olmadan arazi işlenmez. Emek olmadan yol, su, cazibe hiçbiri olmaz. İşte bu tatlılıkla hükûmetlerimiz çağında daima çalışanların emeklerinin karşılığını alabilmelerini sağlayacak adımlar attık." dedi.