Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Milli Eğitim Bakanlığı kabilinden hazırlanmakta olan Türkiye'de eğitimin 20 yılı: 2000- 2019 “ kitabına ikram yazısı yazdı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Milli Eğitim Bakanlığı kabilinden hazırlanmakta olan Türkiye'de eğitimin 20 yılı: 2000- 2019 “ kitabına ikram yazısında , "12 Eylül 1980 ve 28 Şubat 1997 askeri çarpış müdahaleleri nedeniyle Türkiye'de eğitimin demokratik işleyişi sekteye düçar ve terbiye sisteminin normalleşmesi maatteessüf ötelenmiştir. Üniversite antre sisteminde makbul katsayı ile kampüslerde makbul başörtüsü yasağı denli uygulamalar, Türkiye'deki terbiye politikalarının sosyal meşruiyetini ortak güzel azaltmıştı. Dahası, Türkiye eğitimine bağlı kâffesi göstergeler, Türkiye'nin özellikle OECD devletleri edinmek neredeyse öbür ümranlı ülkelerle rakiplik edebilir olmaktan nispetle ırak bulunduğunu gösteriyordu" dedi.
AK Parti iktidarları zamanında eğitimin önündeki ortak baş döndürücü engelin kaldırıldığını tamlayan Erdoğan," 2000'li yılların başlangıcında AK Parti kendisine iktidara geldiğimizde, önümüzde dü iri külfet vardı. Hem terbiye sisteminin örselenen sosyal meşruiyetini restore etmemiz gerekiyordu bununla beraber öğrenime bağlı kâffesi bölgelerde iyileştirmeler yapmamız gerekiyordu. Böylece, iktidara geldiğimiz günden itibaren hem terbiye sisteminin demokratikleşmesi bununla beraber kâffesi alanları bakımından eğitimin iyileştirilmesi düşüncesince iri ortak savaşım verdik" diyerek konuştu.
Eğitim sisteminin iyileştirilmesi düşüncesince demokratik adımlar atıldığına nazarıitibar çekici Erdoğan," Bir yandan, bahis konusu anti-demokratik müdahaleleri doğuran vesayetçi yapılara gönül rahatlığı iri ortak savaşım verdik ve demokratik ortak çerçevede terbiye sistemini normalleştirdik. Böylece eğitimdeki kavas ve müdahaleci zihniyete sonuç verdik. talebe ve velilerimizin özlük talepleri ve arzuları doğrultusunda yeğleme yapmalarının önündeki engelleri kaldırdık. Öte yandan, en baş döndürücü deposu daima öğrenime ayırdık ve eğitimin kâffesi sahalarında küresel ortak seferberlik yaptık. Zira Türkiye'nin en iri sermayesinin devim bilimi dinç nüfusu bulunduğunu düşündüğümüz düşüncesince tahsilden beklentilerimiz daima baş döndürücü erdemli oldu. Bu çerçevede, Cumhuriyet tarihinde aynısı ve benzeşim yepyeni ortak atak gerçekleştirdik" ifadelerini kullandı.
Eğitim sistemlerinde iyileştirmeler yapmanın devir ve dayanak talip ortak proses olduğuna aksan eden Erdoğan, "Bugüne denli yaptığımız iri yatırımların neticelerini görmeye gelmek bizi olağandan sevindirmektedir. Bu çerçevede hazırlanmakta olan Türkiye'de Eğitimin 20 Yılı (2000-2019) başlıklı bu kitapta etraflıca göreceğiniz üzere, Türkiye'de sonuç yirmi yılda eğitimin kâffesi sahalarında ortak salah gerçekleştirdik. Daha önemlisi, bu süreçte terbiye standardını de artırdık. Artık Türkiye özellikle OECD devletleri edinmek neredeyse öbür ümranlı ülkelerle rakiplik edebilir düzeye erişmiştir. Elbette ki, tığ Türkiye'nin daha da gelişmesini istek ederiz ve tahsilden beklentilerimizi daha da artırmak durumundayız. Her halükârda bundan ahir hareket alanlarının belirleme edilebilmesi düşüncesince bugüne kadarki iyileşmelerin incelenmesi nispetle önemlidir. Türkiye'de Eğitimin 20 Yılı (2000-2019) emek harcaması nedeniyle Millî Eğitim Bakanım Mahmut Özer ve kadrosunu kutlama kartı ediyorum. Çalışmanın hayırlara punt olmasını diliyorum" değerlendirmesinde bulundu.
Hülya Keklik
