Ankara
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, sürdürülebilir ve çokbilmiş taşımacılık, yeşil liman, sert yolu taşımacılığının geliştirilmesi, mahrukat tüketimi ve emisyonların azaltılması düşüncesince icraat yürüttüklerini belirterek, "Üst dozaj takip belgelerimizle yeşil kalkınma hedeflerimize çabuk adımlarla ilerliyoruz." dedi.
Küresel hararet artışının bu asrın böylece 1,5 dereceyle sınırlandırılmasını hedefleyen Paris Anlaşması, 10 Kasım bakımından Türkiye'de yürürlüğe girdi. Yeşil dönüşümün hava ve çevreye bulunduğu derece şehir ekonomilerinde de şişman ortak dönüşüme hastalık olması bekleniyor.
Karaismailoğlu, AA muhabirine meydana getirdiği açıklamada, Türkiye'nin yeşil kalkınma devrimi düşüncesince Bakanlık vizyonunu ve bu kapsamdaki takip ve projelerini paylaştı.
Bakanlık olarak, yatırımlarını insan, ağırlık ve data hareketliliğini sağlayacak biçimde mobilite, lojistik, dijitalleşme odağında gerçekleştirdiklerine ayraç fail Karaismailoğlu, bu kapsamda, çevreci, sürdürülebilir ulaşımı degaje ortak perspektiften ele aldıklarını dile getirdi.
Karaismailoğlu, toy teknolojiler, sert yolu yatırımları ve çevreci toy çocuk taşıt kullanımlarının yaygınlaştırılması düşüncesince lazım adımları atmaya bitmeme ettiklerini belirterek, "Sürdürülebilir ve çokbilmiş taşımacılık, yeşil liman, sert yolu taşımacılığının geliştirilmesi, mahrukat tüketimi ve emisyonların azaltılması, dar çabukluk araçlarının yaygınlaştırılması düşüncesince yukarı dozaj takip belgelerimizle yeşil kalkınma hedeflerimize çabuk adımlarla ilerliyoruz." ifadelerini kullandı.
Bu kapsamda, "Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı", "Ulusal Akıllı Ulaşım Sistemleri Stratejisi ve Eylem Planı" ve "Sürdürülebilir, Akıllı Hareketlilik Stratejisi" anne çatıları altında gelişim planlarını hazırladıklarına dikkati çekici Karaismailoğlu, şöyleki konuştu:
"Bakanlığın 2019-2023 Stratejik Planı’nda topu topu muvasala modlarının entegrasyonunu sağlayacak muvasala altyapılarının düzenlenen ortak biçimde yaşama geçirilmesi, millî ve arsıulusal ağırlık taşımacılığında kombine ağırlık taşımacılığı imkanlarının ve site içi muvasala altyapısının geliştirilmesine yardım sağlanmasını hedefliyoruz. Bakanlığımız kabilinden emek harcamaları bitmeme fail 'Sürdürülebilir, Akıllı Hareketlilik Stratejisi ve Eylem Planı' ile muvasala sistemlerinin bulunan ve gelecekte ortaya çıkabilecek ihtiyaçlara akla yatkın duruma getirilmesi, muvasala odaklı karbon emisyonunun azaltılarak sürdürülebilir, çevreci muvasala türlerinin heveslendirme edilmesini teminen takip ve politikalar, DOĞRU sürede sahada uygulamalarını göreceğimiz projelerimiz olacak."
Kentlerde seçenek taşıt kullanımlarına yeşil ışık
Öte yandan, kentsel ortamdan müstehase yakıtlı vasıtaların kademeli namına kaldırılması, petrole bağımlılığın ve limonluk gazı emisyonlarının azaltılmasına yardım sağlayacak mevzuat çalışmalarını da yürüttüklerini vurgulayan Karaismailoğlu, e-scooter'ların kullanımının sakıncasız ortak biçimde yaygınlaştırılması düşüncesince talimatname çıkardıklarını anımsattı.
Karaismailoğlu, mikromobilite araçları dair Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı namına ehemmiyetli ortak atak yaptıklarını, PTT teslimatlarında bundan böyle e-scooter araçlarını da kullanıma aldıklarını dile getirerek, "Bu senenin haziran ayında İstanbul'daki tevzi hizmetlerimizde faaliyete güzeşte 100 elektrikli scooterımızla 3 ayda toplanmış 446 bin 739 gönderi, sahiplerine ulaştırıldı. E-scooter ile tevzi süreci başladıktan sonraları çabucak 1,5 ayda 24 bin 663 kilometre sefer katedildi. Bu girişimin, hassaten İstanbul denli ortak metropolde, tevzi hızını ağır miktarda müspet etkileyeceğini düşünüyorum." niteleyerek konuştu.
Kentlerde kısa, ılımlı ara yolculukların yürüme, scooter, çiftteker ve şişko taşıma, derinlemesine ara yolculukların paylaşımlı, elektrikli vasıtalar ve raylı sistemlerle yapılabileceği ortak eriştirme zehir organizasyon etmeye müteveccih çalışmalarını sürdürdüklerinin altını çizen Karaismailoğlu, elektrikli vasıtaların kullanımının artırılması düşüncesince lazım bulunan fen ve yönetsel altyapıya müteveccih icraat ve elektrikli vasıtalar düşüncesince yükleme istasyonlarının yaygınlaştırılmasına çevrilmiş çalışmaların da bitmeme ettiğini bildirdi.
"İlk ulusal ve elektrikli şimendifer çelimsiz müddet sonraları raylarda"
Karaismailoğlu, yeşil dönüşüm vizyonunda sert yollarının da aşırı ehemmiyetli ortak yere ehil olduğuna ayraç ederek, 2003-2020 yılları ortada sert yolu yatırımları düşüncesince 212 bilyon teklik envestisman yaptıklarını aktardı.
Mevcut sert yolu ağının tamamının yenilendiğini tamlayan Karaismailoğlu, sert yolu uzunluğunu 12 bin 803 kilometreye çıkardıklarına dikkati çekti.
Şu an inşaatı bitmeme fail 3 bin 500 kilometre sert yolu hattının bulunan bulunduğunu tabir fail Karaismailoğlu, "Demir yollarımızın tamamını elektrikli sinyalli duruma bildirmek süresince çalışmalarımız koyu ortak biçimde bitmeme ediyor." dedi.
Karaismailoğlu, Bakanlık olarak, site içi ulaşımda da 312 kilometre raylı dizge yaptıklarını vurgulayarak, "Projelerimiz çabucak site içi muvasala emek harcamaları olmayıp, bire ortak sürede süresince rekreasyon ve dolaşma alanlarının bulunduğu çevreci sürdürülebilir projelerdir." dedi.
Öte yandan, dizayn hızı saatte 176 kilometre, pres hızı ise 160 kilometre olacak biçimde geçmiş ulusal ve domestik elektrikli şimendifer üretimi düşüncesince emek harcamaları da tamamladıklarını özetleyen Karaismailoğlu, "Trenlerimiz aşırı çelimsiz müddet içerisinde yurttaşlarımızın hizmetinde olacak." niteleyerek konuştu.
Karaismailoğlu, muvasala modları süresince sert yollarının, karbon emisyonunun azaltılmasında aşırı ehemmiyetli ortak muvasala sistemi bulunduğunu belirterek, "Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryollarının (TCDD) 2025 yılına derece tükettiği enerjinin yüzdelik 50’yi hayli yönünü yenilenebilir erke kaynaklarından karşılayacağız. 2021 yılı itibarıyla, TCDD hatlarının 5 bin 753 kilometresi kısaca yüzdelik 45'i elektrikli duruma getirildi." bilgisini paylaştı.
"Çevre hassasiyeti dair asrın projesi Kanal İstanbul'dur"
Bakan Karaismailoğlu, Kanal İstanbul Projesi'ne de değinerek, dünyanın en şişman yer yağı ve ağılı atılan haiz gemilerinin, İstanbul Boğazı ve İstanbul düşüncesince dirilik ve dünyalık güvenliğinin birlikte şişman çevresel riskler oluşturduğunu tabir etti.
Karaismailoğlu, şunları kaydetti:
"Çevre hassasiyeti dair hem ülkemizi ve hem de topu topu dünyayı yakından ait ehemmiyetli ve asrın projesi Kanal İstanbul'dur. Dünyadaki benzeşim planlar incelendiğinde, İstanbul Boğazı denli dü yakasında beniz binlerce insanoğlu bulunan ayrıksı ortak su yolu yok. Boğaz, güzeşte sefine trafiğinin oluşturduğu riskler açısından değme güzeşte sene hâlâ da kazalı duruma geliyor. Yüz sene evvela yılda fakat 3-4 bin geminin geçmiş bulunduğu boğazlarımızdan, demincek 50 bine DOĞRU intikal yapılıyor. Bu nicelik 2050'de 78 bin, 2070'te de 86 bine ulaşacak. Kanal İstanbul Projesi, boğazlarımızda yaşanması beklenen ortak mekân faciasının önüne devredilmek düşüncesince zorunludur. Proje tamamlandığında ilkin İstanbul Boğazı ve çevresindeki şahısların dirilik ve dünyalık güvenliğini sağlanacak, Boğaz'ın tarihsel, kültürel ve çevresel dokusu korunurken, bekleme ve intikal süreleri de azaltılacak."
