TBMM
A Milli Futbol Takımı formasını en müşterek tomar giyen adlar ortada arazi düzlük ve yeşil sahalarda Türkiye'yi Avrupa'nın fevk düzem liglerinin yanında Uzak Doğu'da da başarıyla temessül fail Özalan, AA muhabirine, çelimsiz müddet ortamında TBMM Başkanlığına sunulması muhtemel Spor Kulüpleri ve Spor Federasyonları Kanunu Teklifi'nin detaylarını anlattı.
Milli formayı 1992'den 2008'e denli gururla taşıdığını ve A Milli Takım'ın şişman zaferlerinde gururla arazi aldığını hatırlatan Özalan, Premier Lig ve Bundesliga denli dünyanın en şişman ayak topu liglerinde Türkiye'yi sportmen kimliğiyle temessül etmiş olduğu düşüncesince bu ülkelerdeki ayak topu federasyonlarının yapılarını ve kanunları gözlemleme ve etraflıca bilim sahibi olma olanağı bulduğunu belirtti. Özalan, bu konulardaki deneyimleri ve bilim birikimi ile spor düzenlemesine artı ulama sağladığını düşündüğünü dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, spor kulüpleri ve spor federasyonlarının yönetim, denetim, gelir-gider dengesi ile yöneticilerinin sorumlulukları dair şümullü müşterek organizasyon yapılmasına müteveccih iradesi bulunduğunu kail Özalan, Erdoğan'ın, bu kapsamdaki yasalı düzenlemenin müşterek an ilk tamamlanarak Meclis'e sunulması dair emir verdiğini aktardı. Özalan, "Profesyonel ayak topu kariyeri bulunan müşterek Cumhurbaşkanına erbap olmamız, iklim sporu yerine şişman müşterek şans. Spor topluluğu yerine bu şansı aşırı güzel biçimde kullanmamız gerekir." mesajını verdi.
Spor topluluğunun yakından strateji etmiş olduğu anayasa teklifinin konusunun, "ilk bakışta 'Dört Büyükler'e odaklandığını" aktaran Özalan, "Altını çizerek ifşa etmek icap eder ki teklifimiz, tamamı spor dallarındaki spor kulüplerini, federasyonlardan ise Türkiye Futbol Federasyonu dışında, zira bildiğiniz denli ayrı müşterek kanunu bulunuyor, tamamı federasyonları kapsıyor. İçeriğiyle ilişik kapsamı geniş, aşırı boyutlu bu alanın bütün bütün sisteme koyulması ve neticeye bağlanması düşüncesince aşırı ağırbaşlı çalışma harcanıyor ve bu kuvvet çalışmanın bundan sonra sonuna geldik. İnşallah aktarmak üzereyiz." sanarak konuştu.
"Borçlanma sadece 'Dört Büyükler'e katışıksız değil"
Özalan, namına mucibince anayasa teklifinin en ehemmiyetli maddesinin, pakt yöneticilerinin ve başkanlarının, bulundukları dönemdeki borçlardan mesul tutulmasını içerdiğini vurguladı.
Futbolda "Dört Büyükler" şekilde bilinen Galatasaray, Beşiktaş, Fenerbahçe ve Trabzonspor'un bütün borcunun 25 bilyon lirayı aştığını tamlayan Özalan, şöyleki bitmeme etti:
"Borçlanma sadece 'Dört Büyükler'e katışıksız müşterek dava değil. Mesele madun kütle takımlarının 300 milyon liraları bulan borçları bulunuyor. Geçmiş harcamaların kurallara bağlanması ve denetleme noktasında nekais bulunuyordu. Bu eksiklikle bu arada kusur icraat sonucunda içerisinden bundan sonra çıkılması aşırı mütekait müşterek bir hale düşüldü. Diğer yandan spor evrenseldir ve bu bölgede devletlerden ayrı arsıulusal şirketler da bulunuyor. Söz konusu kurumların basar açılarının da dikkate katılması gerekiyor."
Düzenleme ile cemiyet hukuksal kişiliğinden ayrı müşterek hukuksal yabanlık oluşturacaklarını bildiren Özalan, "Spor kulüplerine ilişkin olabilecekleri denli ağız ağıza ticari gayeli kurulan, muvaffakiyet elde yazar konuşu çıkar elde etmeye de olanak tanıyan, hür spor aşırı ortaklı şirketlerinin oluşumunu yasalı zemine kavuşturuyoruz. Spor kulüplerinin mecburi organları neler olacak? seçimlik organları zahir olacak? Tescil evrelerinde neler aranacak? Yöneticilerinde olması müstelzim evsaf neler olacak? Üyelikler ve sona ermeleri zahir olacak denli nice dolambaç ve ayrıntı bu hususun altında bulunuyor." değerlendirmesini yaptı.
Özalan, spor kulüplerinin birleşmesi, mülk varlığının zamanının yasalı zemine kavuşturulması ve kurallara bağlanmasına değinerek, "İki spor aşırı ortaklı şirketinin birleşmesi, bildiğiniz kıl payı Türk Ticaret Kanunu'nun, toplaşma ve ayrılma nizam ve kaideleriyle güdülebilen güçlükle dü spor kulübü de kaynaşmak isterse ne olacak? İşte bunun düşüncesince kökler ve esasların da türel zemine gereksinimi var. İnşallah bunu da yapıyoruz." halinde konuştu.
"Spor kulüpleri ve spor aşırı ortaklı şirketlerine yoğun düzen denetim"
Çok verdikleri ve kâr gördükleri gayrı müşterek mevzunun ise denetleme bulunduğunu anlatım fail Özalan, şöyleki konuştu:
"Eksikliğin ve kurallara maksatlı uymayışın tespiti güçlükle denetimle mümkündür. Bu çerçevede spor kulüplerinin ve spor aşırı ortaklı şirketlerinin denetimini, gerektiğinde serbest denetleme müesseselerinin da devreye alınabilmesine denli yoğun düzen kurallara bağlayacağız. Bütçe ve masraf prensipleri üstünde ağırbaşlı çalışmalarımız var. Alacak dönemi ve istikraz sınırlaması ile iş başındaki yönetimlerin, doğacak yönetimlerin zamanındaki gelirleri bile masrafının önüne geçmeyi düşünüyoruz. Baktığınızda birtakımı kulüplerin doğacak 5 yılının tutu altında bulunduğunu görüyoruz. Bu nedenden dolayı birtakımı yöneticilerin suistimaline uğrayan namus borcu alma, namus borcu ita denli hususlar da yoğun düzen kurallara bağlanıyor. Yapılacak tamamı işlemlerin kasacı ve PTT denli şirketler üstünden yapılmasıyla inşallah pırtı dışılığın da önüne geçeceğiz."
"Kural, duraç koyuldu güçlükle uyulmuyor." eleştirilerine yer veren Özalan, "Bunun tabii ağırbaşlı yaptırımının olması gerekiyor. Bu kapsamda yöneticileri, uğrattıkları zararlardan bizatihi, kişisel malvarlıklarıyla da mesul epilepsi aşırı ortaklı şirketlerde perdenin arkasına saklanma hususunun da önüne geçiyoruz. Mali sorumluluğun yanında birtakımı ihlallerin de cezai sorumlulukları doğacak." bilgisini paylaştı.
"Artık zaferlerle göğsümüzün kabartılması gerekiyor"
Özalan, bu sektörün aktörlerinden menajerlerin ve topçu sözleşmelerinin saydamlık prensibi ışığında düzenlenmesinin, müşterek ayrıksı ehemmiyet verdikleri özellik bulunduğunu anlattı.
Spor federasyonlarının oluşumundan organlarına, denetimine, bütçe ve masraf ilkelerine denli nice ayrıntının da düzenleneceğini bildiren Özalan, şunları kaydetti:
"Federasyonların yönetiminde ulusal sporcularımızı da kıymetlendirmek başta benim en şişman arzum. Bu mevzuda da çalışmalarımız sürüyor. Bu anayasa teklifi yasalaştığında iktiran etmek istediğimiz biricik amaç var; Türk sporunun ileriye, bütün bütün ileriye gitmesi ve takımlarımızın Avrupa'da, dünyada zaferlerle göğsümüzü kabartması. Bu denli parlak tesisler, statlar mevcut bundan sonra hem Avrupa'da bununla birlikte dünyada zaferlerle göğsümüzün kabartılması icap ettiğini düşünüyorum. Tabii kulüplerimizin; aktör yetiştiren, dev kulüplerle hem maddesel imkanlar noktasında bununla birlikte sahadaki savaş noktasında giriş fail ve mihman başarıyı ele geçiren takımlar olması. Futbol devasa müşterek sanayi ve bu endüstrinin akıllıca yönetilmesi gerekiyor. Çünkü ülkeye katacağı imaj, para aktarımı geliri, bellik değerinin çoğalması denli sayamayacağımız nice ulama bu anayasa teklifinin ortamında arazi alıyor."