Canakkale
Türk Dünyası Parlamenterler Vakfı (TDPV) kabilinden "Uluslararası Çanakkale Dayanışması Projesi" kapsamında Sırbistan, Kuzey Makedonya, Karadağ, Bosna Hersek, Kosova, Arnavutluk ve Bulgaristan'dan 50 konuk, müşterek haftalık izlence düşüncesince Türkiye'ye geldi.
Tarihi Gelibolu Yarımadası'ndaki Şehitler Abidesi'ni, 57. Alay Şehitliği'ni ve öteki şehitlikleri, müzeleri ziyaret fail konuklar, şişman dedeleri ve savaşlara kümeli yakınlarının mezarlarını bulup onları andı.
Misafirler, Çanakkale Savaşları ve Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığında vazifeli rehberler eşliğindeki gezide hissî anlamış olur yaşadı.
Kosovalı Enver Aga, AA muhabirine, alım çalım ve hüznü müşterek arada yaşadığını söyledi.
Şehitler Abidesi'nin karşısında mevcut temsili şehitlikte şişman amcası Ahmet Aga'nın adını bulduğunu özetleyen Aga, "Buraya bunun düşüncesince geldim. Amcamın mezarının, olması müstelzim öz durumunda bulunduğunu gördüm. Bu baş döndürücü duygusal. Büyük dedem Samet Çavuş, Yemen Savaşı'ndan gazi adına döndü lakin şişman amcam Ahmet Aga'nın şehadeti burada gerçekleşti. Şu anda titriyorum. Çok mutluyum. Bir manada da hüzünlüyüm." niteleyerek konuştu.
Bosna Hersekli Harun Hodziç ise öz enerjisini baştan kazandığını hissettiği dü yerden birinin Çanakkale'deki şehitlikler, ötekinin "Bilge Kral" Aliya İzzetbegoviç'in kabri bulunduğunu dile getirdi.
Çanakkale'de bulunmaktan şişman cümbüş duyduğunu aktaran Hodziç, şu şekilde bitmeme etti:
"Burada sunulan mücadelede Müslümanların birliğinin ne bulunduğu ortaya çıkmış. Çünkü burada Müslümanlar birleşerek düşmana erinç savaştı ve kazandı. Türkiye'yi korudular, İstanbul'u korudular, Çanakkale'yi korudular. Bizim bu bölgeden öğreneceğimiz baş döndürücü bilinçlilik var. Müslümanların birliğinin ne derece ehemmiyetli bulunduğunu buradan öğreniyoruz ve görüyoruz."
"Şehit bulunduğunu sandığımız dedem 35 sene sonraları art döndü"
Karadağ'ın Sancak sahasından Çanakkale'ye mevrut Moamer Kalaç da bu topraklardaki muharebelere şişman büyükbabası Bahtiyar Darmanin'in katıldığını anlattı.
Büyük dedesinin enteresan müşterek hikayesinin bulunduğunu tabir fail Kalaç, şunları kaydetti:
"Dedem burada 35 sene kalıyor. Sonra memleketine art dönüyor. Tabii hepsi onun martir bulunduğunu zannediyor. Bazıları unutmuş ayrıca onu. Anneannem ve eş kardeşini (çocuklarını) 35 sene göremedi. Ben bugün bu topraklarda olduğum düşüncesince baş döndürücü duygulandım. Bir yandan da baş döndürücü hüzünlüyüm. Biz herhangi müşterek devir Türklerle beraberdik. Her devir da Türkiye'yi ana yurt adına gördük. Türkiye çelimli olursa kılıç de kendimizi çelimli hissederiz. İnşallah imkânsız lakin erte gine ne gerekseme olursa ne ki dedelerimiz geldi, kılıç de Türkiye'nin beraberinde olacağız."
7 yaşındaki oğlu Furkan ile Bulgaristan'dan mevrut Bilal Halil Dardzhan ise senelerdir nikbet yazar özlenti kaldıkları Çanakkale'ye kavuştukları düşüncesince bahtiyar bulunduğunu vurguladı.
Büyüklerinin daim bu toprakları anlattığına yer veren Dardzhan, "Büyüklerimizin savaştığı bu toprakları görme, ziyaret ika şansımız oldu. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne baş döndürücü teşekkürname ederiz." ifadesini kullandı.
"Burada kelimeler yetersiz kaldı"
Proje koordinatörlerinden Feridun Cesur da Çanakkale'yi Balkan coğrafyasından mevrut martir ve gazi yakınları ile buluşturduklarını belirtti.
Bu projenin 2015'te TRT düşüncesince çektikleri müşterek dokümanter ile şekillendiğini aktaran Cesur, şu şekilde konuştu:
"Bir Çanakkale belgeseli yapmıştık. Bize o devir dediler ki 'Siz bu belgeseli çekiyorsunuz lakin bizim dedelerimiz orada kanını döktü, kılıç oraya kullanmak istiyoruz.' Biz daha sonra bu projeyi gerçekleştirebildik. Konuklarımıza geçmiş İstanbul'u gezdirdik. Sonrasında, baş döndürücü giyinmek istedikleri toprak bulunan Çanakkale'ye geldik. Dedelerinin mezarlarını aradılar. Çok hazin müşterek ortam. Hepsi yaş döküyorlar. Burada kelimeler yetersiz kaldı. Ne anlatsak boş. Bu havayı solumaları baş döndürücü önemliydi. Bunu başardığımıza inanıyorum."
Koordinatör Murat Dursun ihtimam ise martir ve gazi yakınlarının kalp meşbu anlarına tanıklık ettiklerini anlatarak, manalı müşterek projeye ulama sundukları düşüncesince görkemli olduklarını tabir etti.